Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1688 E. 2024/912 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Organize sanayi bölgesindeki arsa tahsisinin iptaline ilişkin genel kurul kararının iptali talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, arsa satış bedelinin taksitlerini ve ek ödeme yükümlülüklerini zamanında yerine getirmemesi ve ilgili Kanun ile Yönetmelikte ayrıca bir ihtar şartı öngörülmemesi gözetilerek, arsa tahsisinin iptaline dair genel kurul kararının hukuka uygun olduğu gerekçesiyle mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1172 E., 2022/479 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kahramanmaraş 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/161 E., 2019/78 K.

Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; Kahramanmaraş Organize Sanayi Bölgesi içindeki 110 ada 8 parsel sayılı arsanın satışı konusunda müvekkili ile davalı tarafın anlaştıklarını, bu işlemin Kahramanmaraş 1.Noterliğince tanzim olunan 19.07.1996 tarihli işlem ile kayıt altına alındığını, anlaşmaya göre satış bedelinin kısmen peşin ve kısmen de taksitli ödenmesinin kararlaştırıldığını, müvekkilinin davalı tarafa vermiş olduğu bir kısım çeklerin ödemelerini yaptığını, bir kısım taksitleri ise ödemediğini, fakat davalı tarafın ödenmeyen çeklerle alakalı herhangi bir yasal işlem başlatmadığını, müvekkil şirketin 06.12.2005 tarihinde alınmış olan karar ile tasfiyeye girdiğini ve 26.12.2007 tarihinde Ticaret Sicilinden kaydının silindiğini, tasfiye sırasında almayı vadettiği Kahramanmaraş Organize Sanayi Bölgesi içindeki 110 ada 8 parsel sayılı arsadaki hak ve alacağını şirketin ortağı ve Yönetim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda tasfiye memuru olan dava dışı Rıfat'a sattığını, ancak yapılan araştırmada 30.09.2002 tarihinde müvekkili ile davalı taraf arasında imzalanan anlaşmanın tek taraflı feshedilerek arsanın başka birine verildiğinin öğrenildiğini, konuya ilişkin adresi ve yeri belli olan müvekkiline herhangi bir tebligat yapılmadığını, tebligat yapılan yerin ise müvekkiline ait olan ya da kullanımında bulunan bir yer olmadığını, konuya ilişkin Kahramanmaraş 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/79 E. sayılı dosyası ile ihraç kararının iptaline ilişkin dava açıldığını, davanın kabulüne dair verilen kararın temyiz incelemesinde dava dışı Rıfat'ın davada taraf sıfatı bulunmadığından bahisle bozulduğunu, bu kez Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1104 E. 2016/844 K. sayılı dosyası ile müvekkil firmanın ihyasına karar verildiğini ileri sürerek; davanın kabulü ile davalı tarafça yapılan usulsüz ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davanın beş yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığını, idari yargının görevli olduğunu, davaya konu kararla ilgili olarak Kahramanmaraş 2. Asliye Hukuk 2013/79 E. sayılı dosyasında verilen kararın kesinleştiğini, devir yapılabilmesi için Organize Sanayi Bölgesi Uygulama Yönetmeliği'nin 109/3 maddesi gereği borcun tamamının ödenmesi gerektiğini, davacı tarafın dava konusu arsaya ilişkin iddia ettiği devir sözleşmesinin borcun tamamının ödenmemesi nedeniyle geçersiz olduğunu, davacı şirketin taksitlerini zamanında ödemediği için tahsis hakkı iptal edilerek katılımcı sıfatını kaybettiğini, Yönetmelik'te arsa tahsis sözleşmesindeki geri alım hakkının kullanılması için ihtarda bulunma zorunluluğunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının, davalı ... Bölgesi içerisindeki üyeliğine 31.05.1996 tarihinde karar verildiği, Organize Sanayi Bölgesinde bulunan 110 ada 8 nolu parsel yönünden 19.07.1996 tarihli düzenleme şeklinde sözleşmenin tanzim edildiği, davacı şirketin sözleşme bedelini kısmen peşin ödediği kalan bakiye borç yönünden çek tanzim ettiği anlaşılmış ise de davalı kurumun 18.02.1997 tarihli ve 27 nolu ek ödemeye ilişkin 15.05.1997 tarihli ve 299.993,000 TL, 30.06.1997 tarihli ve 299.993,000 TL, 30.09.1997 tarihli ve 299.993,000 TL, 30.11.1997 tarihli ve 299.993,000 TL dört adet ek ödeme yükümlülüğü verildiği, dört adet ek ödemenin normal taksitler dışındaki ek ödemeye ilişkin kararın davacı şirkete tahsis dosyasında mevcut adresine ve yerel gazetelerde ilan edildiği, davacı şirketin ek ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediği, her ne kadar tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin iddiada bulunulmuş ise de, davalı kurum ile yapılan sözleşmede davacı tarafından bildirilen adrese usulüne uygun olarak tebligatın yapıldığı ve ilanların verildiği, sözleşmenin 5, 2 ve 7 nci maddeleri çerçevesinde 30.09.2002 tarihli fesih kararının yerinde olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; davalı tarafın 02.05.2019 tarihli cevaba cevap dilekçesinde hükme esas edilen ek ödeme yükümlülüğüne dair herhangi bir savunmanın yapılmadığını, ayrıca feshe ilişkin ihtarnamede ya da başka bir ihtarnamede bu ek ödeme yükümlülüğünün müvekkili firmaya bildirilmediğini, müvekkilinin ek ödeme yükümlülüğünden hiçbir surette haberdar edilmediğini, Mahkemenin savunma dilekçesinde yer almayan hususlarda talebi aşarak yasa ve usule aykırı olarak kendisi yorumladığını, davacının ihtarnamenin gönderildiği adresi davalı tarafa resmi olarak bildirmediğini, davalının bu hususta bir belge ve bilgiye de dayanmadığını, müvekkil firmanın davalı kuruma herhangi bir adres değişikliği bildirimi yapmadığını, davalının soyut çıkarımlardan öte iddia ettiği adres değişikliğine dair başvuru belgesini delilleri arasında sunmadığı gibi bu hususu ispatta edemediğini, müvekkili firmanın davalı kuruma telefon ile bir adres bildirmesi mümkün olmadığını, Mahkemece bu açıklama doğrultusunda verilen usulüne uygun olarak bildirimin yapıldığına dair kararın kabul edilemeyeceğini, müvekkilinin İstanbul'da faaliyet gösteren bir firma olduğu halde, Kahramanmaraş ilinde yerel gazetede yapılan ilan ile ek ödeme yükümlülüğü altında bırakıldığını, sözleşmede tarafların adreslerinin belirtilmiş olduğunu, ayrıca tebliğ adresinin ayrı bir madde altında belirtilmesine gerek olmadığını, müvekkilinin davalı ile yapmış olduğu anlaşmaya göre, 300,00 TL'si peşin, 2.999,92 TL'si ise taksitli bakiye olarak dava konusu taşınmazı satın aldığını, müvekkilinin bakiye ödemeyi bir kısım çek ile davalıya ödediğini, davalının ödenmeyen çeklerin tahsilatı konusunda bir yasal işlem başlatmadığını, süreçten müvekkili firmanın haberdar edilmediğini, ödeme aracı olarak 03.08.1996 tarihinde davalı tarafa teslim edilen çeklere ilişkin davalının işlem başlatıp başlatmadığının da yasal olarak ispat edilmediğini, davalı taksitlere karşı çek ile ödemeyi kabul ettiğini ve müvekkilinin de çek ile yapmış olduğu ödeme neticesinde borcunu ifa ettiğini, çeklerin ödenip ödenmediğini müvekkilinin o tarihlerde hiçbir surette öğrenmediğini, aksine bir bildirim olmadığından müvekkilinin bu çekler ile borcunun ödendiğini düşündüğünü, ek ödeme yükümlülüklerinin müvekkiline bildirilmediğini, müvekkilinin bu hususta temerrüde düşürülmediğini ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Mahkemece taraflarca gösterilen ve hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinafta sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, Genel Kurul Kararının İptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu'nun (4562 sayılı Kanun) 18 nci maddesi,

2. 22.08.2009 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan mülga Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliğinin (Yönetmelik) 98 nci maddesi.

3. Değerlendirme

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarının doğru şekilde belirlendiği, somut olayda davacının davalı ... Bölgesi içerisindeki üyeliğine 31.05.1996 tarihinde karar verildiği ve Organize Sanayi Bölgesinde bulunan 110 ada 8 nolu parsel yönünden 19.07.1996 tarihli düzenleme şeklinde sözleşmenin taraflar arasında akdedildiği, davacı şirketin sözleşme bedelini kısmen peşin, bakiye kısmını ise sözleşmede belirtilen ödeme tarihlerinde taksitler halinde ödenmek üzere anlaştıkları, dosya kapsamında yer alan Kahramanmaraş 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/79 E. 2014/366 K. sayılı dosyasında yer alan belgelerden de anlaşıldığı üzere bakiye kısmın ödenmesine ilişkin tanzim edilen çeklerin davalı muhasebecisine teslim edildiği, ancak davalının 18.02.1997 tarihli ve 27 nolu ek ödemeye ilişkin 15.05.1997 tarihli ve 299.993,000 TL, 30.06.1997 tarihli ve 299.993,000 TL, 30.09.1997 tarihli ve 299.993,000 TL, 30.11.1997 tarihli ve 299.993,000 TL dört adet ek ödeme yükümlülüğüne yer verildiği, söz konusu ek ödeme yükümlülüklerinin davacı şirketçe yerine getirilmediği, yine davacı tarafça söz konusu taksitlerin zamanında ödenmemesi üzerine yapılan arsa tahsisinin davalı tarafça 4562 sayılı Kanun'un 18 ve Yönetmeliğin 98 nci maddesi uyarınca Müteşebbis Heyetinin 09.08.2002 tarihli ve Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulunun 30.09.2002 tarihli kararı ile iptal edildiği, davacı tarafça tebligatın usulsüzlüğü ileri sürülmüş ise de, söz konusu arsa tahsis sözleşmesinde taksitlerin vadelerinin tek tek belirlendiği ve belirtilen vadelerde ödeme yapmayan davacı şirketin temerrüde düştüğü, 4562 sayılı Kanun, mülga Yönetmelik ve taraflarca imzalanan arsa tahsis sözleşmesinde ihtar şartının bulunmadığı, bu yöndeki iddianın sonuca etkisinin bulunmayacağının anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.