"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 21.05.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde gelen olmaması nedeniyle, işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davalı şirketin, 2018 yılı içerisinde Pınarcık pompaj 80 dönüm, Pınarcık pompaj 60 dönüm, Pinarcık pompaj 70 dönüm, Pınarcık pompaj 20 dönüm çim sahaları ve Pınarcık pompaj 4 dönüm meyve ile Çandır Pompaj 53 dönüm çim sahasını müvekkil birliğin sulama sisteminden faydalanarak suladığını ancak 140.220,78 TL'lik sulama bedelini ödemediğini, bunun üzerine davalı şirket hakkında 110.821,20 TL asıl alacak ve 29.399,58 TL faiz olmak üzere toplam 140.220,78 TL tahsili için takip başlatıldığını, davalı tarafın önceki yıllara ilişkin itirazları gibi bu yılın sulama bedellerine de itiraz ettiğini itirazın takibi sürüncemede bırakmak için kötü niyetle yapıldığını beyan ederek; itirazın iptaline, takibin devamına, davalının tazminat ödemesine mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; icra takibinin yetkili icra dairesinde başlatılmadığını, Mahkemeninde davaya bakmakla yetkili olmadığını, müvekkilinin davacının iddia ettiği miktarda sulama suyu kullanmadığını, müvekkilinin fiili kullanımının tespitinin gerektiğini, davacının 2016 yılı fiyat listesinin iptali talebiyle Antalya 4. İdare Mahkemesinde dava açtığını ve halen derdest olduğunu, takip öncesi gelen ödeme emrinde açıklama olarak çim - golf futbol sahasının göründüğünü ancak müvekkilinin böyle bir tesisinin bulunmadığını, müvekkilinin süs bitkisi yetiştirdiğini, ruhsatta da böyle göründüğünü, davacının müvekkiline herhangi bir fiyat listesi yahut ihtar göndermediğini, ayrıca sulama kanalından ne kadar su kullandığı yönünde tespit yapmadığını, müvekkilinin kiracısı olduğu alanın yalnızca 50 dekarlık kısmı için davacının sulama suyunu kullandığını, ödeme emrinde dekar başına 412,00 TL sulama fiyatlaması yapıldığının anlaşıldığını, faiz talebinin de haksız olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; sözleşmenin ifa edildiği yerin Serik sınırlarında kalması nedeniyle icra dairesinin ve buna bağlı olarak Mahkemenin davaya bakmakla yetkili olduğu, davacının meclis kararı ile kabul edilen 2018 yılı Bütçe Uygulama Talimatı ile 2018 yılllarına ait sulama ücret tarifesinin dosyaya sunulduğu, ayrıca davacı Birlikten davalıya ait 2018 yılı tespit tutanakları ile sulama beyannamelerinin getirtildiği, yapılan keşif sonrasında alınan bilirkişi raporu ile asıl alacak yönünden davanın ispatlandığı, çim sahalar için 7.284,00 TL, nar bahçesi için 13,00 TL olmak üzere toplam 7.297,00 TL işlemiş yasal faiz hesaplandığı, davalı tarafın delil olarak dayandığı Antalya 4. İdare Mahkemesinin 2017/238 E. sayılı dosyasının UYAP üzerinden alınan sureti incelendiğinde; farklı döneme ilişkin tarifeye yönelik dava olduğundan bekletici mesele yapılmadığı gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile davalının yapmış olduğu itirazın 110.821,20 TL asıl alacak, 7.297,00 TL işlemiş yasal faiz olmak üzere toplam 118.118,20 TL üzerinden iptaline, takibin bu miktar üzerinden kaldığı yerden devamına, yasal koşullar oluşmadığından tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili; işlemiş ve işleyecek dönem için yasal faiz üzerinden hesaplama yapılması ve inkar tazminatı isteminin reddinin doğru olmadığını ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2.Davalı vekili; yetki itirazının reddedilmesinin doğru olmadığını, kararın sadece bilirkişi raporunda yazılan hususlarla sınırlı kaldığını, müvekkilinin 2018 yılında ekim yaptığı alanın tespit edilmediğini, davacının bölgesinde bulunan müvekkiline ait arazilerin tümünde ekim yapılmadığını, senelik satış gerçekleştirilen yaklaşık olarak 100 dekarlık alanda çim üretimi gerçekleştirildiğini, kalan alanlarda ise üretim yapılmadığını, davacının müvekkiline sözleşme yapması konusunda bir bildirimde bulunmadığını, yine birlik fiyatlandırmasına ilişkin herhangi bir fiyat listesi yahut ihtar göndermediğini, bu kapsamda tahakkuk ettirilen toplam 18.470,20 TL cezanın da yasal dayanağı olmadığını, benzer nitelikte sulama birlikleri fiyat listeleri incelendiğinde, davacının talep ettiği sulama bedeli rayiçlerinin neredeyse 3 katı tutarda olduğunu, dosyaya sunulan Bitki Yetiştirme Ruhsatında müvekkilinin yetiştirdiği bitkilerin süs bitkisi sınıfında olduğunun belirtildiğini, nitekim ruhsatta ve yapılan tespitte de golf sahası yahut futbol sahası gibi bir kullanımın olmadığının açıkça görüldüğünü, buna rağmen golf sahası fiyat tarifesi üzerinden sulama ücreti hesaplanmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, alınan bilirkişi raporuna ilişkin 02.06.2021 tarihli uydu görüntülerini de içerir ve müvekkilinin 2018 yılında kullandığı alanı net bir şekilde gösterir itirazları değerlendirilmeksizin karar verildiğini, temerrüt söz konusu olmadığından icra takibi öncesi faize hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Mahkemece uzman bilirkişiler eşliğinde taşınmazlar başında icra edilen keşif sonucu sulanan alanın belirlendiği, sulama bedelinin tanık beyanları da gözetilerek usulünce tespit edildiği, davalı şirketin sulamayı kendi sondaj kuyularından yaptığını ispat edemediğini, hükme esas alınan raporda jeoloji mühendisi bilirkişi tarafından davalı şirket yetkililerinin göstermiş olduğu sondaj kuyularının sulamaya elverişsiz olduğunun belirlendiği, takip konusu alacağın likit olmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurularının oy çokluğu ile esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf sebeplerini tekrar etmiş, ayrıca Bölge Adliye Mahkemesi kararında yer alan muhalefet şerhine tamamıyla iştirak ettiklerini, bilirkişinin dosyaya 2018 yılı uydu görüntüsünü koyduğunu ancak keşif günü yapılan ölçümler ile dava konusu alanın 2021 yılındaki büyüklüğünü ölçmeye çalıştıklarını, böyle bir tespitin mümkün olmadığını, 2021 yılında arazide ölçüm yaparak 2018 yılının ekim alanının tespit edilmesinin mümkün olmadığını, kaldı ki, bilirkişi tarafından dosyaya konulan uydu görüntülerinin tarihi ile hangi parsele ilişkin olduğunun belli olmadığını, dolayısıyla bilirkişi raporunun karşılaştırılabilme niteliği olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, sulama bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6172 sayılı Sulama Birlikleri Kanunu'nun (6172 sayılı Kanun) 2-j ile 6/15-ı maddeleri.
3. Değerlendirme
Derece Mahkemelerince hükme esas alınan raporun; taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli olduğu, yukarıda yer verilen 6172 sayılı Kanun'un 6/15-ı maddesi gereği; su kullanım hizmet bedelinin Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan sulama ve kurutma tesisleri işletme ve bakım ücret tarifelerinde dekar başına tespit edilen en düşük ücret tarifesinden aşağı olmamak üzere belirlenmesinin sulama birliklerine ait bulunduğu, bu hükme göre belirlenen Su Kullanım Hizmet Bedeli Tarifesi uyarınca davalının sulama yaptığı çim alan ile meyve bahçesi için davacı Birlik tarafından belirlenen tarife hükümlerinin esas alınarak hesaplama yapıldığı, davalının süresi içinde sulama beyannamesi vermediği, bu nedenle Bütçe Uygulama Talimatı uyarınca su kullanım hizmet bedelinin zamlı uygulanmasının usul ve kanuna uygun olduğu, aynı talimatta su kullanım hizmet bedellerinin ödeme tarihlerinin de kararlaştırıldığı anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.