"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davalı tarafından dava dışı ... Geri Kazanım Metalurji San. ve Tic. A.Ş. nin kamu borçlarından dolayı müvekkili şirket nezdindeki hak ve alacaklara haciz konulduğunun 28.06.2019 tarihinde şirkete bildirildiğini, haciz bildirisi tebliğinin usulsüz olduğunu, tebliğden 15.10.2019 tarihinde haberdar olunması nedeniyle süresinde itiraz edilemediğini, dava dışı şirket ile son ticari ilişkinin 17.10.2018 tarihinde gerçekleştiğini ve borçlu değil alacaklı konumda olduklarını, gönderilen yazıda borcun tahakkuk dönemi 1.2019- 12.2019 dönemi olduğu halde 2019 yılında ticari alış veriş bulunmadığını, davalı kuruma sunulan belgelerden ödemenin yapıldığının belirlenebileceğini ileri sürerek, 30.05.2019 tarihli haciz yazısı nedeniyle davalıya borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; tebliğin usulüne uygun yapıldığını, davacı şirketin süresinde itirazda bulunmadığını, akabinde gönderilen yazı ve ödeme emrine cevap vermeyen davacının davanın açılmasına neden olunduğunu belirterek, haksız davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; hem davacı şirket hem de dava dışı kamu borçlusu şirketin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesiyle düzenlenen bilirkişi raporu ile ticari defter ve kayıtların usulüne uygun ve her iki şirketin kayıt ve belgelerinin birbirleri ile uyumlu olduğunun, davacı şirketin haciz bildirisinin tebliğ edildiği 28.06.2019 tarihi itibariyle dava dışı kamu borçlusu şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığının belirlendiği gerekçesiyle; davanın kabulüne, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davanın açılmasına davacı sebebiyet verdiğinden yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili; kararın eksik incelemeye dayanan rapor esas alınarak verildiğini, davalının dava açılmasına sebebiyet vermediğini, davacının dürüstlük kuralına uygun davranmadığını, davacının davasını ispat etmek zorunda olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla İlk Derece Mahkemesince verilen kararda delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; istinaf dilekçesini tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili; istinaf dilekçesini tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un (6183 sayılı Kanun) 79 uncu maddesine göre menfi tespit istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un "Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczi" başlıklı 79 uncu maddesi,
2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) "Yargılama giderlerinden sorumluluk” başlıklı 326 ncı maddesi,
3. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun (1136 sayılı Kanun) 168 inci maddesinin ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1. 6183 sayılı Kanun'un 79 uncu maddesi kapsamında açılan menfi tespit davalarında, dava dışı mükelleflerin üçüncü şahıslardaki alacaklarının haczi halinde, üçüncü şahıs konumundaki davacının haciz bildiriminin tebliği tarih itibariyle borcunun bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerekmektedir.
2. Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ile haciz bildiriminin tebliğ edildiği tarih itibariyle davacının dava dışı kamu borçlusu şirkete borcunun bulunmadığı anlaşılmakla, davalının temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
3. 6183 sayılı Kanun'un 79 uncu maddesine göre süresinde haciz bildirimine itiraz edilmediği takdirde borcu bulunmadığını iddia eden kişiye menfi tespit davası açabilme imkanı tanınmıştır. Davacı tarafın söz konusu yasal hakkını kullanarak menfi tespit isteminde bulunduğu ve yargılama sonucunda haklı olduğu belirlenmiştir. Bu itibarla; davacı tarafça yapılan yargılama giderleri ile bu giderlere dahil olan maktu vekalet ücretinin aleyhine hüküm verilen davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi, doğru olmayıp bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı tarafın temyiz itirazlarının reddine,
2. Davacı tarafın temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının beşinci bendinde yer alan "Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, davacı vekili lehine vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına," ibaresinin çıkartılarak yerine "Davacı tarafından yapılan 2.803,40 TL yargılama gideri ile 1136 sayılı Kanun'un 168 inci maddesi uyarınca takdir edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine," ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
İstek halinde peşin alınan temyiz harcının davacıya iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.12.2023 tarihinde oy irliğiyle karar verildi.