Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1899 E. 2023/3617 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı avukatın, vefat eden müvekkilinin mirasçılarından vekalet ücretini talep etmesi üzerine, vekalet ücretinin ödenip ödenmeyeceği ve miktarının ne olacağı hususunda çıkan ihtilaf.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı avukatın, vekalet ücretine konu davanın devamı niteliğinde olmayan vekalet ücreti davasında müvekkilinin mirasçılarını temsil etmesinin Avukatlık Kanunu'nun 38/b maddesindeki menfaat çatışması yasağına aykırı olmadığı ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1636 E., 2022/1791 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Çan Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/465 E., 2020/130 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı ve davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf başvurusunun esastan reddi, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili, davacının bir kısım davalılar murisi ...'ın avukatı olarak 2017/196 E. sayılı dosyada dava açtığını, satışın durdurulmasından sonra arsayı davalı ...'ye devir ettiklerini, taraflarca anlaşılan vekalet ücretinin ödenmeyip 5.000,00 TL teklif edildiğini, ekli sözleşmede yazıldığı üzere 13 parsel nolu taşınmazın mahkemece saptanacak rayiç değerinin %20 sine denk gelen miktardan avukatlık ücreti avansı olarak aldığı 2.000,00 TL ve gider avansı olarak aldığı 8.000,00 TL’den o davada ve tespit dosyasında yaptığı masraflar düşüldükten sonra kalanının (ıslah hakkını saklı tutarak) şimdilik 30.000,00 TL’sinin faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili; müvekkillerinden bir kısmının murisi Halil tarafından yapılan vekalet sözleşmesinin ölüm ile sona erdiğini ve kendilerini bağlamadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; vekalet ücretine konu davanın 24.04.2017 tarihinde açıldığı, murisin 02.07.2017 tarihinde vefat ettiği, muris ile yapılan sözleşmede kararlaştırılan ücretin taşınmazın dava tarihindeki değeri üzerinden hesaplandığı, hesaplanan değer üzerinden emek ve mesaisi dikkate alınarak mirasçılardan 14.494,55 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ..., ... ve ...'den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davalı ... yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili ve davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; dava ile ilgili daha uzun süre ilgilenme imkanı verilmediğini, yazılı sözleşme bulunduğundan takdiren indirim yapılamayacağını, davalıların temlik ederek menfaat elde ettiklerini, davanın uzaması gibi izafi bir ölçüyü alarak hak nefaset değerlendirmesi yapıldığını, ...’nin ilk sözleşmede imzası bulunduğundan sözleşme gereğince sorumlu olduğunu, ...’nin sözleşme imzaladığını, indirim yapılmadan sorumlu olduğunu, sözleşmenin 2 nci maddesi gereğince tamamen sorumlu olduklarını, ...’nin TBK’nın 125 inci maddesi ve temlik sözleşmesinin içeriğine göre avukatlık borçlarından sorumlu olacağını ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalılar vekili; mirasçıların vekaletname vermediklerini, davacının duruşmaya girmediğini, ölümle vekalet ilişkisinin sona ereceğinden eşin sorumluluğu bulunmadığını, boşluklar doldurulduğundan sözleşmenin geçerli olmadığını, sonradan yapılan değişiklikte imza ve parafın bulunmadığını, ...’ye vekalet verildiğinden taraf ve vekil olamayacağını, vekalet ücretine karar verilemeyeceğini, sözleşmenin geçerli imzalandığı düşünülse dahi nispi tarifeye göre yedindeki miktar mahsup edildiğinde alacaklı olacaklarını ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, davacının ve davalılar vekilinin istinaf başvurusunun bu nedenlerle esastan reddine, ancak HMK'nın 355 inci maddesi gereğince istinafa başvuranın sıfatı, istinaf konusu yapılan nedenler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, Avukatlık Meslek Kurallarının 36 ncı maddesi ve Avukatlık Kanunun 38/b maddesine aykırı olarak davacı lehine vekalet ücretine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olmadığından davalılar vekilinin istinaf başvurusunun bu yönden kabulü ile bu durum yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı; istinaf başvuru dilekçesinde yer alan beyanlarına ek olarak Bölge Adliye Mahkemesi tarafından lehine takdir edilen vekalet ücretinin kaldırılmasının doğru olmadığını, Avukatlık Kanunu'nun 38 inci maddesinde yer alan ''aynı işte'' ibaresinin yanlış yorumlandığını, vekil olarak takip edilen Çan Asliye Hukuk Mahkemesinin davası ile eldeki davanın aynı iş niteliğinde olmadığını, bu nedenle menfaat çatışması olmadığını beyan ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı avukat ve davalıların murisi tarafından imzalanan avukatlık sözleşmesinden kaynaklanan akdi vekalet ücretinin mirasçı sıfatı ile davalılardan ve ...'den tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 330 uncu maddesi.

2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 513 üncü maddesi.

3. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 38/b ve 164/4 üncü maddesi.

4. Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 15.01.2020 tarihli ve 2019/6580 E., 2020/205 K. sayılı kararı

3. Degerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesine göre, davalı ...'nin müteveffa ... ya da mirasçıları ile imzalanan sözleşmeler kapsamında sorumluluğunun bulunmadığı, mahkemece sözleşme gereği verilmesi gereken akdi vekalet ücretinden sarf edilen emek ve mesai ile hak ve nesafete göre belirlenecek olan ücrete hükmedilmiş olmasının yukarıda yer verilen 1136 sayılı Kanun'un 164/4 üncü maddesi ve Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin emsal kararına göre uygun olduğu anlaşılmakla davacının, aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2. Temyize konu davada davacı ...'nin vekili Avukat ...'nin, davaya konu vekalet ücreti alacağının talep edildiği Çan Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/196 Esas sayılı dosyasında bir kısım davalıların murisi adına açılan tapu iptali tescil davasında muris vekili olarak görev yapmış olmasının, Avukatlık Kanunu'nun 38/b maddesinde yer alan ''Aynı işte menfaati zıt bir tarafa avukatlık etmiş veya mütalaa vermiş olursa'' hükmü kapsamında yer almadığı, davacının murisin vefatıyla birlikte vekalet görevinin sona ermiş olduğu, eldeki davanın ise menfaat çatışmasına yer vermeyecek şekilde avukatın vekalet ücreti alacağı istemine ilişkin olduğu ve yukarıda yer verilen HMK'nın 330 uncu maddesi gereği vekil ile takip edilen davalarda mahkemece, kanuna göre takdir olunacak vekâlet ücretinin, taraf lehine hükmedileceği anlaşılmakla, Bölge Adliye Mahkemesinin davacı lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek yeniden hüküm kurulması ve davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş olması usul ve kanuna aykırı olup, kararın bozulmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacının, sair temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda ''Değerlendirme'' bölümünün 2 numaralı bendinde yer alan gerekçeyle davacı yararına BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.12.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.