"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/902 E., 2022/601 K.
Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmiş, incelemenin duruşmalı yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 12.03.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde gelen davalı vekili Avukat...'ın sözlü açıklamaları dinlendikten sonra, işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin davalı ile 01.10.2002 başlangıç tarihli ve 01.01.2008 başlangıç tarihli kira sözleşmelerini düzenlediğini, 2008 yılının Eylül ayına kadar kira bedellerinin belirlenmesi ve ödenmesi konusunda taraflar arasında bir ihtilaf yaşanmadığını, davacı ile aynı gruba bağlı bir başka tüzel kişilik olan dava dışı ...Sağlık Kompleksi San. ve Tic. Ltd. Şti.nin davalıdan alacağı bulunduğunu, davalı Vakıf ile aynı gruba bağlı şirketler arasında mahsuplaştırma esnasında ortaya çıkan çekişme nedeniyle müvekkili hakkında Anadolu 12. İcra Müdürlüğünün 2009/24770 ve 2009/24771 sayılı dosyaları ile tahliye talepli icra takibi başlatıldığını, takip konusu yapılan alacağın, gerek müvekkili şirketler arasında alacağın temlikine dayalı olarak takas-mahsup yolu ile gerekse nakten ödendiğini, icra mahkemesinde yargılamalar devam ederken tekrar 38.803,40 USD nakit ödeme yapıldığını, davalıdan takip konusu alacaktan çok daha fazla alacağı olan grup şirketi ...Sağlık Kompleksi San. ve Tic. Ltd. Şti.nin alacağının 50.000,00 USD kısmını takip tarihinden önce 01.09.2008 tarihinde müvekkiline temlik ettiğini ve müvekkilinin takas definde bulunmuş olması nedeniyle davalıya herhangi bir borcu kalmadığını ileri sürerek; temerrüdün oluşmadığının belirlenmesine, Anadolu 12. İcra Müdürlüğünün 2009/24770 ve 2009/24771 sayılı dosyalarından borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; dava dışı ...Sağlık Kompleksi San. ve Tic. Ltd. Şti.nin 580.000 USD alacağının mahsup işleminin dava dışı kiracının ödemesi gereken kiralar için uygulanacağını, davacının ödeyeceği kiralar için uygulanmayacağını, adi senet vasfındaki temliknamenin müvekkiline karşı hüküm ifade etmeyeceğini, temliknamenin sonradan ve üzerine 01.09.2008 tarihi atılarak düzenlendiğinin açık olduğunu, davacının, her iki dosya borcu için 06.10.2010 tarihinde 38.804 USD kısmi ödeme yaptığını, başka ödeme olmadığını savunarak; davanın reddi ile lehine tazminata karar verilmesini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece verilen 15.10.2015 tarihli ve 2013/618 E., 2015/647 K. sayılı kararla; davanın reddine, inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 6. Hukuk Dairesinin 27.09.2016 tarihli ve 2016/2872 E, 2016/5458 K. sayılı ilamıyla; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 183 üncü maddesi gereğince, kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebileceği, dava dışı ...Sağlık Kompleksi San. ve Tic. Ltd. Şti. ile davalı arasında varılan mutabakat ile dava dışı alacaklının kiracı olduğu taşınmazın kira bedelinin bir ay ödenmesi, bir ay ödenmemesi konusunda anlaşmaya varıldığı ve mahsubun sadece dava dışı şirketin kiracı olduğu taşınmazın kira bedellerinden gerçekleştirileceğinin kararlaştırıldığı, Mahkemece 31.12.2008 tarihli bu mutabakat ile temlik edilen alacağın ortadan kalktığı kabul edilmiş ise de dava dışı ...Sağlık Kompleksi San. ve Tic. Ltd. Şti'nin davalıdan alacağının 580.000,00 USD olduğu, bu alacağın yalnızca 50.000,00 USD'lik kısmının davacıya temlik edildiği, söz konusu belgede 01.09.2008 tarihli temliknamenin ortadan kaldırıldığına dair bir ifade bulunmadığı, temlik edilen kısım dışında kalan alacağın belirtilen usulde mahsup edilebileceği gözetildiğinde Mahkemenin değerlendirmesinin somut olaya ve dosya kapsamına uygun düşmediği, bu nedenle 01.09.2008 tarihli temlikname değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle, Mahkeme kararı bozulmuştur.
B. İkinci Bozma Kararı
1. Bozmaya uyan Mahkemece verilen 06.12.2018 tarihli ve 2017/429 E., 2018/1014 K.sayılı kararla; menfi tespit davasının kabulü ile davacının İstanbul Anadolu 12. İcra Müdürlüğünün (Üsküdar 1.İcra Müdürlüğü) 2009/24770 E. ve 2009/24771 E. sayılı icra takiplerinde davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine, yasal şartları oluşmadığından kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine, davacı tarafın istirdat talebinin reddine karar verilmiş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
2. Dairece verilen 17.12.2019 tarihli ve 2019/3189 E, 2019/10221 K. sayılı ilamla; davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, davalı kiraya veren tarafından 01.10.2002 başlangıç tarihli kira sözleşmesine dayanılarak 17.12.2009 tarihinde başlatılan icra takibinde, Eylül, Kasım 2008 ve Şubat 2009 kira bedeli, 43.733,00 USD kira alacağının ve 01.01.2008 başlangıç tarihli kira sözleşmesine dayanılarak 17.12.2009 tarihinde başlattılan icra takibinde de Eylül, Kasım 2008 ve Şubat 2009 kira bedeli, 3.600,00 USD kira alacağının tahsilinin talep edildiği, 01.09.2008 tarihli temlikname ile ...Sağlık Kompleksi San. ve Tic. Ltd. Şti.nin davalı kiraya verenden olan alacağının 50.000 USD'lik kısmını davacı kiracıya temlik ettiği, ayrıca davacı tarafından 06.10.2010 tarihinde dava konusu icra takip dosyaları borcu için 38.804,00 USD ödeme yapıldığı, Mahkemece temlik alınan 50.000,00 USD'nin mahsubu ile davacının, davaya dayanak icra takip dosyalarında borçlu olmadığına karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, davacının istirdat istemi yönünden ise; davacı vekilinin 21.06.2018 tarihinde, yaptıkları ödemelerin Vakfın alacağından daha fazla olduğunu beyanla yapılan fazla ödemeler için istirdat talep ettiklerini beyan ettiği, davacı tarafından yapılan 38.804,00 USD ödemenin, açıklamada davaya konu icra takip dosyaları gösterilmek suretiyle yapılmış olup istirdat davasına konu olması için icra takip dosyasına ödenmesinin zorunlu olmadığı, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 72 nci maddesinin yedinci fıkrası uyarınca, bir yıllık hak düşürücü sürenin başlayabilmesi için borcun tamamının ödenmesi gerektiği, takip konusu borcun tamamı ödenmediğine göre hak düşürücü süre işlemeye başlamadığından davacının istirdat isteminin bir yıllık süre içerisinde yapılmadığından bahisle reddine karar verilmesi doğru olmadığı gerekçesiyle Mahkeme kararı davacı lehine bozulmuştur.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozmaya uyan Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 01.09.2008 tarihli ve 50.000,00 USD bedelli temlikname ile temliknameye konu alacağın dava dışı ...Sağlık Kompleksi San. ve Tic. Ltd. Şti.nin davalı kiraya verenden olan alacağına binaen davacıya temlik edildiği, 01.09.2008 tarihli temliknamenin geçerliliği ile 50.000,00 USD'nin mahsubu sonucunda davacının icra takiplerinde borcunun bulunmadığı, icra dosyalarına ve banka ile yapılan ödemelerin 38.804,00 USD olarak hesap edildiği, borcun tamamının ödenmediği ve hak düşürücü süre içerisinde istirdat talep edildiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, davacının İstanbul Anadolu 12.İcra Müdürlüğünün (Üsküdar 1.İcra Müdürlüğü) 2009/24770 E. ve 2009/24771 E. sayılı icra takiplerinde davalı tarafın borçlu olmadığının tespitine, 38.804,00 USD'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yasal şartları oluşmadığından kötü niyet tazminatı ile faiz taleplerinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili; istirdadına karar verilen 38.804,00 USD için ödeme tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini, tahliye tehdidi ile borçlu bulunulmadığı halde 06.10.2010 tarihinde ödenilmiş bulunan paranın iadesi/istirdadı hususunda davalı/takip alacaklısı tarafça yoğun direnç gösterildiği nazarı dikkate alınarak % 20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesi yönündeki talebin reddedildiğini ileri sürerek kararın bu yönlerden düzeltilerek onanmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili; dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığı yönündeki itirazının Mahkemece değerlendirilmeden hüküm kurulduğunu, davacının borçlu olduğunu kabulle sulhen 06.10.2010 tarihinde ihtirazi kayıtsız ödeme yaptığını, çok daha önceki bir tarihte düzenlendiği iddia olunan 01.09.2008 tarihli temliknameye istinaden esasen alacaklı olduğu ve yapmış olduğu bu ödemenin icra baskısı altında ödenmiş bir tutar olduğu iddiasının hukuken korunamayacağını, temlikname tarihi gerçeğe aykırı olarak yazıldığı gibi dava tarihi itibariyle dava dışı şirketle mahsuplaşmanın bitmiş olup temliğe konu bir tutar kalmadığını ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kira alacağının tahsili için yapılan takipte borçlu olmadığının tespiti ve fazla yapılan ödemenin istirdatı istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.2004 sayılı Kanun'un 72 nci maddesi,
2. 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı ile 09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararları.
3.Değerlendirme
Temyizen incelenen Mahkeme kararının; bozma ilamlarında belirtilen hukuki esaslar gözetilerek verildiği, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmadığı anlaşılmakla, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
Temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine,
1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
12.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.