"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki misli ile değişim ve tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalılar tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalıların başvurularının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, vekil edeninin ... marka ... ..., 2015 model... plakalı aracı 01.06.2015 tarihinde davalı ... şirketinden 0 km araç olarak 114.504,27 TL bedelle ÖTV muafiyetinden faydalanarak satın aldığını, vekil edeninin aracı kullanmaya başladıktan kısa bir süre sonra göstergelerde sürekli olarak motor yağ ikaz lambasının yanmaya başladığını, yetkili servis başvurulduğunu, ancak her seferinde yapılan tamirat işlemlerinin ardından aynı arızanın devam ettiğini, söz konusu arızanın bir türlü giderilemediğini, aracın ayıplı olarak vekil edenine satışının yapıldığını, satılan ayıplı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi için davalılara ihtarname keşide edildiğini, ancak herhangi bir cevap verilmediğini belirterek, davalı ... Tic. Türk A.Ş. tarafından satılan aracın ayıplı çıkması nedeni ile 6502 sayılı yasanın 11 inci maddesi gereğince aynı model ve özelliklere sahip araçla değiştirilmesini, vekil edeninin aracı satın alımı sırasında ÖTV muafiyetinden de yararlandığı göz önüne alındığında ayıplı yenisi ile değiştirilmesi nedeni ile (5 yıllık süre dolmadığından) kendisine herhangi bir verginin ayrıca yükletilmemesine, aksi durumda ÖTV den doğan mali yükümün maddi zarar kapsamında değerlendirilerek, davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... şirket vekili, araçta herhangi bir imalat hatası olmadığını parça değişimi ile arızanın tamamen giderildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı Mercedes -Benz şirket vekili, imalat hatası bulunmadığını, araçta herhangi bir arızanın bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu aracı davacının ... Tic. Türk A.Ş.den 114.504,27 TL bedelle satın aldığı, dava konusu aracın ilk tescil tarihinin 02.06.2015 olduğu, dosya kapsamında düzenlenen bilirkişi kök ve ek raporunda araçta motor yağ ikazı yanması sonucu motorun sökülerek arızanın teşhis edilmeye çalışılması ve basınç sıcaklık sensörü DS yağ ayırıcısı turbo şarj yüksek basınç hattının değiştirilmesinin aracın ilk alımı sırasında belli olmayan ancak kullanımla ortaya çıkan bir sorun olduğu, bu sorunun araçtan sorunsuz bir şekilde fayadalanmayı etkilediği, sürekliliğin olduğu, kullanıcı kaynaklı olmayan üretimden kaynaklı bir sorun olduğu, davacının her ne kadar seçimlik hakkını her seferinde aracın tamiri yönünde kullanmasına rağmen hali hazırda aracın sorununun devam ettiği saptandığından arızanın tekrarlanması nedeniyle sürekliliğin olduğu için gizli ayıp niteliği taşıdığı, araçtaki gizli ayıptan her iki davalının birlikte sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı ... vekili ve davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davalı ... şirket vekili, dava konusu alacağın zaman aşımına uğradığını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını, araçta meydana gelen arızanın üretim kaynaklı olduğu ve onarımının tam anlamıyla sağlanamadığı ve arızanın sürekli tekrarladığı yönündeki tespitlerin hatalı olduğunu, mahkemenin araçta meydana gelen arızanın araçtan sürekli faydalanmayı etkilediği yönündeki değerlendirmesinin hatalı olduğunu, araçta arıza meydana geldiğini kabul anlamına gelmemekle birlikte dosya kapsamında alınan 06.08.2018 tarihli bilirkişi raporu, aracın incelemesi sırasında yağının eksik olduğu tespitinde bulunulduğunu, yağ ve motor arızası nedeniyle ayıp iddiası ile açılan davada, doğrudan eksik yağ ile aracın incelenmeye tabi tutulmasının abesle iştigal olduğunu, eksik yağ tamamlanıp ve sonrasında eksiltme yapıp yapmadığı irdelenip ve buna göre görüş bildirilmesi gerektiğini, rapora itirazlarında bu husus ısrarla dile getirilmiş olmasına rağmen bilirkişinin, yeniden inceleme yapmak, eksikliği tamamlamak yerine hatalı başlangıç noktası üzerinden tespitlerini gerekçelendirmeye çalıştığını, dava konusu aracın bir kaç kez servise girmesi müşterinin ondan beklediği faydadan yararlanmamanın süreklilik arz ettiği anlamını taşımayacağını, bu hususta ... Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmeliğin lafzi olarak yorumlanmasının mümkün olmadığını, dava dilekçesinde de ifade edildiği üzere, davacı kanunun kendisine tanıdığı seçimlik haklardan "ücretsiz onarım" hakkını birden çok kez kullanmış olduğundan, tekrardan aracın ayıpsız misliyle değişimine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, yine aracın ayıplı olduğunu kabul anlamına gelmemekle birlikte Türk Borçlar Kanunu 227 nci maddesi hükmü uyarınca semenin tenzili yoluna gidilmesi gerektiğini, mahkemenin davacının taleplerinin kabulü yönündeki kararı tüketicinin açıkça sebepsiz zenginleşmesi sonucunu doğurduğunu beyan ederek verilen kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... şirket vekili, dava konusu alacağın zaman aşımına uğradığını, hükme esas alınan bilirkişi raporu bilimsel dayanak ve gerekçelere yer verilmeden hazırlanmış ve bilirkişilerin mücerret kanaatini, varsayımlarını ve hatalı değerlendirmelerini ihtiva ettiğini, özellikle araçtaki şikayetin sadece yağ eksiltmeden ibaret olduğu nazara alındığında bu şikayetin tespiti talimatlardan öngörülen usullerde bir test yapılmadan hüküm kurulduğunu, tespite konu aracın işletme talimatında her 1.000 km’de 0.8 Lt motor yağı tüketimi gerçekleşebileceği hususunda uyarı bulunduğunu, bunun yanı sıra Heyeti oluşturan Bilirkişiler yerleşik içtihatlarla uygun olarak ... Üniversitelerin Otomotiv Anabilim dalından seçilmemiş olup konu ile ilgili uzmanlıklarının tartışılır olduğunu, eksik ve hatalı olarak istihsal edilen ve denetime elverişli olmayan bilirkişi kök ve ek raporuna dayanılarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğunu, diğer taraftan mahkemece dava konusu aracın davacının uhdesindeki defalarca kaza yaptığını ve bu sebeple araçta bir değer kaybı meydana geldiğini göz ardı edildiğini ve bu hususta ileri sürülen talep ve itirazların dikkate alınmadığını, aracın tramer kayıtları ile sabit olan kaza ve hasarların dikkate alınarak değer kaybı hesaplaması yapılması ve değişim kararı verilirken bu değer kaybının da davalı şirkete iadesi gerekirken; bu husus göz ardı edilerek hüküm kurulmuş olmasının da usule ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece 14.02.2019 tarihli ara kararında bilirkişilerden araçta kaza sebebiyle meydana gelen değer kaybının hesaplanması istenmiş ise de 15.04.2019 tarihli ek bilirkişi raporunda bu hususta hiçbir inceleme yapılmadığını beyan ederek verilen kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 6502 sayılı Kanun'un 56 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereği tüketici davacının aynı Kanun'un 11 inci maddesinde yer alan seçimlik haklarını kullanabileceği açık olmakla, davanın kabulüne karar verilmesinde hukuka aykırı bir durum bulunmadığı gerekçesiyle, davalı vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı ... vekili ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı ... şirket vekili, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü aynı nedenlerle; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... şirket vekili, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü aynı nedenlerle; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık satın alınan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı misli ile değişim istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (6502 sayılı Kanun); ''Ayıplı Mal'' başlıklı 8 inci maddesi,
2. 6502 sayılı Kanun'un ''Tüketicinin Seçimlik Hakları'' başlıklı 11 inci maddesi,
3.13.06.2014 tarihli 29029 sayılı ... Belgesi Yönetmeliği'nin 9 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre; araçtaki motor yağı probleminin devam ettiği, arızanın halen giderilmediği ve gizli ayıplı olduğu anlaşıldığından ve verilen karar yerinde olduğundan davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.