Logo

3. Hukuk Dairesi2023/2108 E. 2024/61 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin feshi, bedel iadesi ve tazminat istemine ilişkin davada belediyenin güven ilişkisine dayalı sorumluluğunun bulunup bulunmadığı ve davacının ödenen bedelin tamamını talep edip edemeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin sözleşmeye taraf olmamasına rağmen, yarattığı güven nedeniyle sözleşmenin feshinden doğan zarardan sorumlu tutulabileceği ve davacının dava dilekçesinde talep ettiği miktarla sınırlı kalmaksızın, ödenen bedelin tamamını talep etme hakkının bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2012/245 E., 2021/853 K.

Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, bedel iadesi, tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili; davalılar ... ile ... Boyacıoğlu İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasında imzalanan 20.06.2006 tarihli sözleşmeyle ...’na ait Konya ili ......., İlçesi.............., Mahallesinde bulunan 27108 ada 1 nolu parselde kayıtlı taşınmaza 512 daire yapılması ve yapılan dairelerden %25’inin Meram Belediyesine ait olacağının kararlaştırıldığını, sözleşmenin imzalanmasından sonra davalıların yoğun bir şekilde satış kampanyasına başladıklarını, ilgili Belediye Başkanının çeşitli ortamlarda projenin Meram Belediyesinin güvencesi altında yapıldığı ve bu projenin Meram Belediyesinin yüz akı projelerinden biri olduğu konusundaki açıklamaları nedeni ile halkta güven ve inanç oluşturulduğunu, müvekkili tarafından da Meram Belediyesinin güven telkinleri dikkate alınarak Konya ili .........., İlçesi ........... Mahallesi 27108 ada 1 nolu parselden .... Blok ......... Apartmanı 2. kat 5 numaralı bağımsız bölüm sayılı taşınmazın, ........,İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.’den 130.000,00 TL bedel karşılığı satın alındığını ve satış bedelinin ödendiğini, sözleşmede teslim süresi 01.09.2008 tarihi olmasına rağmen davalılarca teslim yükümlülüğünün yerine getirilmediğini, fesih nedeniyle davalı ........, İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin işten el çektirilerek yapılan inşaatlara ... tarafından el konulduğunu belirterek 24.08.2007 tarihli sözleşmenin feshine, ödenen bedelden 10.000,00 TL'sinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, mahrum kalınan rayiç kira bedelinden 1.000,00 TL'nin tahakkuk tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiziyle birlikte, 25.000,00 TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili; davacının ihtilaf konusu talepleri yönünden müvekkiline dava tarihinden önce başvuru yapılmadığını, dolayısıyla temerrütün oluşmadığını, satış sözleşmesinin tarafı olmadığı gibi müvekkiline herhangi bir satış bedelinin de ödenmediğini, müvekkili Belediyenin satış aşamasında herhangi bir imzasının da yer almadığını, buna göre müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacı ile davalı şirket arasındaki sözleşmenin şekil şartlarından yoksun olup geçersiz olduğunu, müvekkili Belediyenin kefalet sorumluluğunun bulunmadığını, sözleşmenin Belediye yönünden bağlayıcılığının bulunmadığını, davacının taleplerinin ancak yüklenici firmanın edimini eksiksiz olarak yerine getirmesi halinde talep edebileceğini, davalı şirketin müvekkili Belediyeye karşı yüklendiği edimleri eksiksiz olarak yerine getirmediğinden gerek yüklenici şirketin ve gerekse de halefi olan davacının müvekkilinden herhangi bir talepte bulunamayacağını, keza yüklenici şirketin müvekkil Belediye ile imzaladığı kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında edimlerini gereği gibi ve zamanda yerine getirmediğinden sözleşmenin 17.08.2011 tarihinde feshedildiğini, yüklenici firmanın gerek kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında ve gerekse de yapılan süre uzatımlardan kaynaklı olarak müvekkili Belediyeye borçlu olduğunu, alacakların tahsili yönünde başlatılan icra takipleri bulunduğunu, davacının müvekkiline yönelttiği taleplerin İdari Yargıda çözümlenmesi gerektiğinden mahkemenin görevli olmadığını, davacı taleplerinin zamanaşımına uğradığını belirterek açılan davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ... Boyacıoğlu İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekili; müvekkili şirket ile diğer davalı ... arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanarak Gedavet Konutlarının inşaatına başlandığını, müvekkili şirketçe sözleşmeye dayanılarak konutların satışına başlandığını, sözleşme gereğince müvekkili şirket tarafından diğer davalı ... Başkanlığına daireler teslim edildikten sonra sözleşmenin Belediyece feshedildiğini, diğer davalının müvekkili şirkete karşı edimlerini yerine getirmediğini, şirkete hak edişlerini ödemediğini, müvekkili şirket ile sözleşme yapanların aleyhlerine dava açtıklarını, Belediyenin edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle müvekkili şirketin zarara uğradığını, müvekkili şirketin dairelerin teslim edilmesindeki gecikmede ve tapu kayıtlarına ilişkin gecikmede herhangi bir kusurunun bulunmadığını, ayrıca müvekkili şirketin de davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, davacının kira bedeli istemesinin de sözleşmeye göre hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

1. Davanın açıldığı Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda 12.12.2011 tarihli ve 2011/631 E., 2011/585 K. sayılı ilamıyla görevsizlik kararı verilmiş, verilen kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 14.03.2012 tarihli ve 2012/4664 E., 2012/6206 K. sayılı ilamıyla kararın onanmasına karar verilerek dosya Mahkemesine gönderilmiştir.

2. Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın dayanağını 24.08.2007 tarihli satış sözleşmesinin oluşturduğu, ancak satışa konu taşınmazın satış tarihinden önce 28.05.2007 tarihinde 3. kişi adına satılarak tapuya tescilinin yapıldığı, dava konusu taşınmazın bir kez temlik edilmekle temlik edenin taşınmaz üzerindeki haklarının ortadan kalktığından ve haklar temlik alana geçtiğinden dolayı şirketin daha sonra taşınmazı davacıya temlik etmesinin herhangi bir hak doğurmayacağı, bu nedenle dava konusu taşınmazın 28.05.2007 tarihinde dava dışı 3 üncü kişi adına temlik edildiğinden, davacıya 24.08.2007 tarihinde yapılan temlikin geçersiz olduğu, güven ilişkisinin ancak geçerli sözleşmelerde uygulama imkanına sahip olup geçersiz sözleşmelerde davalı Belediyenin güven sorumluluğundan bahsedilemeyeceği, davacının dayandığı sözleşme geçersiz olduğundan Belediyenin sorumluluğuna başvurmanın mümkün olmadığı, ancak geçersiz sözleşmelerde sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda herkes aldığını karşılıklı iade ile mükellef olduğu, bu durumda davacının ancak verdiğini sebepsiz zenginleşme kuralları gereğince ancak ... A.Ş.'den talep edebileceği, davacının dava dilekçesiyle ödenen bedelin tahsilini talep ettiği ve dava değeri olarak 10.000,00 TL gösterdiği, davacı vekili tarafından da denkleştirici adalet ilkesi uyarınca ödenen bedelin güncellenmesi yönünden talebinin bulunmadığı gibi belirli olan taşınmaz satış bedeli yönünden açılan kısmi davanın da ıslah ile artırılmadığı, belirtildiği üzere geçersiz sözleşme kapsamında tahsil edilen bedelden, sözleşmenin tarafı olan ... A.Ş.'nin sorumlu olup ancak bu şirketten talep edilebileceği anlaşıldığından Meram Belediyesi yönünden açılan davanın reddine, ... A.Ş yönünden açılan davanın kısmen kabulüne, 10.000,00 TL sözleşme bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan ... A.Ş'den tahsili ile davacıya verilmesine, kira kaybı tazminatı, manevi tazminat ve ödeme tarihinden itibaren faiz istemlerinin reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili, davalı ... Başkanlığının da sorumlu olduğunu, kira kaybının ve manevi tazminatın verilmesi gerektiğini, ıslah dilekçesi sunmak üzere verilen sürenin hukuka aykırı olduğunu belirterek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taşınmaz alımı nedeniyle sözleşmenin feshi, bedel iadesi ve tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 16.05.2019 tarihli ve 2018/13-977 E., 2019/572 K. sayılı kararı.

2. Belediyenin güven teorisi gereği sorumluluğuna dair Dairemizin 01.06.2022 tarihli ve 2022/3200 E., 2022/5289 K. sayılı kararı.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılanmaya hakim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunana kararda belirtilen gerekçelere göre davacılar vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemistir.

2. "İlgili Hukuk" bölümü "1" bendindeki emsal Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararında açıklandığı üzere, davalı ... Belediyesi'sinin sorumluluğu, sözleşmeye dayalı sorumluluk değil, güven teorisi gereği bir sorumluluktur. Davacı sözleşmeyi her ne kadar diğer davalı ... A.Ş. ile akdetmişse de, diğer davalı ...'ye duyduğu güven üzerine, reklam ve afişlere, çeşitli söylemlere inanarak imzaladığını beyan etmiştir. Davacılar vekilinin dava dilekçesiyle ödenen bedelin tahsilini talep ettiği ve dava değeri olarak 10.000,00 TL gösterdiği, denkleştirici adalet ilkesi uyarınca ödenen bedelin güncellenmesi yönünden de talebinin bulunmadığı anlaşılmıştır.

3. Hal böyle olunca, emsal dosyalar da dikkate alınarak, davacılar vekilinin talebi gereği 10.000 TL'den, davalı ... A.Ş. ile birlikte diğer davalı ... Belediyesi'nin de müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu değerlendirilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

1. Davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,

2. Mahkeme kararının davacılar yararına BOZULMASINA,

6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

09.01.2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.