Logo

3. Hukuk Dairesi2023/2446 E. 2024/412 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Geçici su aboneliği nedeniyle tahakkuk ettirilen ölçümleme bedelinin fazla olduğu iddiasıyla açılan istirdat davasında, mahkemece hüküm altına alınan bedelin usul ve yasaya uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Hükme esas alınan bilirkişi raporlarının taraf ve Yargıtay denetimine elverişli olduğu, inşaata kullanılan beton miktarı ve su miktarının ilgili yönetmelikte standart olarak belirlendiği gözetilerek, tarafların temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/767 E., 2022/1569 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2019/315 E., 2020/613 K.

Taraflar arasındaki istirdat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekilleri birlikte sundukları dilekçelerinde; müvekkili şirketlerin kurduğu adi ortaklığın Ankara Etlik Entegre Sağlık Tesislerinin alt yüklenicisi olduğunu, ortak girişim adına geçici su aboneliği tesisinin sağlandığını ancak aboneliğin şantiye aboneliğine dönüştürülmesi işleminin Sağlık Bakanlığı tarafından anılan belgelerin tamamlanıp sunulmaması nedeniyle sağlanamadığını, Etlik Şehir Hastaneleri Projesinin yapı ruhsatının 18.12.2015 tarihinde alındığını, davalı tarafından şantiye aboneliğine 3 aylık süre içinde geçilememesi nedeniyle "ölçümleme bedeli" olarak KDV dahil 4.557.955,37 TL borç tahakkuk ettirildiğini, daha önce gönderilen yazılar ve eklerindeki belgeler gerekçe gösterilerek yapılan şifahi itirazlar üzerine davalı tarafından ölçümleme bedelinin yeniden hesaplandığını ve daha önce yapılan tahakkuk işlemi iptal edilerek KDV dahil 2.086.225,91 TL'ye düşürüldüğünü, bu tutarın vade farkı ve peşinat olarak toplamı 449.773,91 TL'sinin 08.06.2018 tarihli itiraz dilekçesi ekinde ilk taksit olarak ödendiğini ve davalı ile abonelik sözleşmesi imzalandığını, abonelik sağlanması için zorunlu olarak ASKİ'ye verilen bonoların vadelerinde ödendiğini ileri sürerek; Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği'nin 43 üncü maddesinin beşinci fıkrası uyarınca düzenlenen 11.06.2018 tarihli ve 576 makbuz numaralı ölçümleme bedeli gereği tahsil edilen tutarın davalıdan istirdadına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; ASKİ Tarifeler Yönetmeliği'nin 43 üncü maddesinin beşinci fıkrası, "Abone olmadan inşaat yapan yapı müteahhitlerinden su almak için İdare'ye başvurduklarında veya İdarece bu durumun tespiti halinde; inşaat imalatında kaçak su kullanılmamış ise, inşa edilen her bir metrekare imalat için 0,50 m3 sulama suyu kullanılacağından hareketle bulunacak toplam tüketim miktarı tespit tarihindeki kendi abone grubu tarifesi üzerinden tahakkuk ve tahsil edilir." denildiğini, abone olmadan inşaat yapan müteahhitlerin ölçümlemeye tabi tutulacağını, müvekkili idarenin davacıların abone olmaması nedeniyle Yönetmelik hükümleri gereği ölçümleme bedeli tahakkuk ettirdiğini ve bu bedeli tahsil ettiğini, ortada Yönetmeliğe aykırı bir durum bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ASKİ Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği'nin 43 üncü maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları uyarınca, su abonesi olunmadan inşaat yapılması halinde ölçümleme sonucu belirlenen su bedelinin ödenmesi gerektiği, davacıların kendilerinden kaynaklanmayan sebeplerle de olsa inşaat suyu aboneliği olmadan su kullandıkları, hazır beton faturaları, tankerle alınan su miktarları ve inşaat mevsimi itibariyle yapılan imalat gözönüne alınmak suretiyle 930.513,22 TL su bedeli ödenmesi gerektiği halde, davalı tarafından 2.086.225,91 TL su bedeli ile vade farkı olarak 163.548,00 TL'nin tahsil edildiği, fazladan tahsil edilen 1.155.712,69 TL su bedeli ile ödenmesi gereken vade farkı tenzil edildiğinde kalan 105.008,06 TL vade farkının toplam tutarı olan 1.260.720,75 TL'nin iadesinin gerektiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile 1.260.720,75 TL'nin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı ... SPA vekili; bilirkişi raporuna karşı yapılan itirazların giderilmediğini, kullanılan tüm su miktarı tespit edilebilecekken ortalama verilere göre hesap yapıldığını, bilirkişi raporuna göre 1 m² inşaatta 0.82 m³ beton kullanılmış olduğunu, bilirkişilerin ortalama değerleri hesapladığını, yani 0,28 m² beton üzerinden hesaplama yapıldığını, 1 m³ beton için 0.150 m³ su kullanılır hükmüne göre

bilirkişinin hesap yaptığını, oysa daha az su kullanıldığını, 19.579,12 m³ su bedelinin ödenmesi gerektiğini ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davacı Türkerler A.Ş vekili; bilirkişi raporunun itirazlarını karşılamadığını, bilirkişilerin kullanılan su miktarını tespit edebilecek iken ortalama verileri baz aldıklarını, her 1 m² inşaatta 0.82 m³ beton kullanıldığını, oysa hesaplamanın 0,28 m³ üzerinden yapıldığını, 1 m³ beton için 0,150 m³ su hesaplandığını, oysa yazlık beton ve her iki beton için 57.006,33 m³ suyun fazla hesaplandığını, su bedelinin 237.886,31 TL olması gerektiğini, hazır betonun sulama suyu gerektirmediğini, sahada kimyasal kür malzemesi uygulaması yapıldığını, inşaatta kimyasal kür kullanıldığını kanıtlayan belgeler olmasına rağmen bilirkişinin bunu dikkate almadan hesaplama yapılmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

3. Davalı vekili; Yönetmeliğin 43 üncü maddesinin beşinci fıkrasına göre 1 m² inşaat için 0,50 m³ sulama suyu gerektiğini, davacıların 21.12.2016 tarihinde inşaat aboneliği için başvurduğunu, ölçümleme yapıldığını, 158.856,14 m³ için su bedeli 2.086.225,91 TL'nin Yönetmeliğe uygun tahakkuk ettirildiğini, davanın reddi gerektiğini ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; alınan bilirkişi raporlarının, hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, yapılan hesaplamanın Aski Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliğine uygun olduğu, ayrıca inşaata kullanılan beton miktarı ile beton için kullanılan su miktarının standart olarak ilgili Yönetmelikle belirlendiği dikkate alındığında, Mahkemece kurulan hükümde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Taraf vekilleri; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını istemişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, geçici su aboneliği nedeniyle tahakkuk ettirilen ölçümlerine bedelinin fazla olduğundan bahisle istirdat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. ASKİ Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği'nin (Yönetmelik) ''inşaatlarda kullanılan suyun ölçümü ve hesap kesme'' kenar başlıklı 43 üncü maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları.

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçeye, hükme esas alınan kök ve ek bilirkişi raporlarının taraf ve Yargıtay denetimine elverişli olmasına, ayrıca inşaata kullanılan beton miktarı ile beton için kullanılan su miktarının standart olarak Yönetmelik'te belirlendiği dikkate alındığında, tarafların bu yöne ilişen temyiz istemlerinin yerinde bulunmadığının anlaşılmasına göre, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine,

Fazla alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacı ... SPA'ya iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.