Logo

3. Hukuk Dairesi2023/2519 E. 2024/229 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İrtifak hakkı kullanım bedelinin uyarlanması talebinin reddi üzerine yapılan temyiz başvurusu.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, önceki bozma kararında belirtilen 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 138. maddesindeki uyarlama davası şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verdiği karar, bozma kararına uygun ve usulüne uygun olduğu gözetilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/189 E., 2022/468 K.

Taraflar arasındaki uyarlama davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan toplam 74.789,65 m² yüzölçümlü dolgu deniz sahası ve iskele alanının davacı şirketin kullanımına tahsis edildiğini, söz konusu alanına kullanım amacının münhasır liman olarak değiştirilmesinin kararlaştırıldığını, bilahare 27.03.2013 tarihli kullanım izni sözleşmesinin imzalandığını, yıllık kira bedelinin davalı idare tarafından tek taraflı olarak 1.682.768,00 TL olarak belirlendiğini, bu bedelin fahiş olduğunu, daha önce hiçbir getirisi olmayan ve belirli süre sonunda da tümü ile hazinenin olacak olan kıyı ve deniz alanının her türlü gideri ve masrafı karşılanıp yapılmak sureti ile gelir getirir hale getirildiğini, kendi imkanları ile inşa edip kullanmakta oldukları yerlerin ellerinden çıkması yahut ekonomik yönden zararlandırıcı sonuçlar doğurabileceği ve ekonomik yıkıma uğrayabilecekleri endişesi ile sözleşmeyi imzalamak zorunda kaldıklarını iddia ederek; anılan kullanım bedelinin günün ekonomik koşullarına ve emsal rayiçlerine uygun olarak 1.075.475,00 TL olarak tespitine ve bu miktara uyarlanmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacının kanunda belirtilen hususları bilerek herhangi bir zorlama olmadan sözleşmeyi imzaladığını, davacının açtığı davanın iyiniyet ve hukuk kuralları ile bağdaşmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Görevsizlik kararın bozulmasına dair ilama uyan Mahkemece verilen 28.03.2019 tarihli ve 2019/25 E., 2019/134 K. sayılı kararla; aslolan ahde vefa ilkesi gereğince taraflar arasında yapılan sözleşmeye sadık kalınması ise de davaya konu sözleşmenin uzun yıllardır yenilenerek devam ettiği, bu süreçte taşınmaza davacı tarafından emek ve para harcanarak liman vasfının kazandırıldığı ve evveliyatında üç parça olarak kullanılan taşınmazın bu sayede münhasır liman olarak yeniden sözleşmeye konu olduğu, itiraza konu meblağın idare tarafından tek taraflı olarak belirlendiği göz önüne alındığında bilirkişilerce tespit edilen meblağ ile idarenin belirlediği meblağ arasında fahiş bir fark olduğu, bu durumun dürüstlük kuralı gereğince korunamayacağı gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile söz konusu yere ait 2013 yılı kira bedelinin, fazla ödenen kullanım bedelinin istirdatı hakkı saklı tutularak, 1.159.239,57 TL olarak tespitine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece verilen 02.06.2021 tarihli ve 2021/3302 E., 2021/5923 K. sayılı ilamla; basiretli davranma yükümlülüğü olan davacı tacirin münhasır limana ilişkin kullanım izni sözleşmesini imzaladığı, talebinin bu kullanım bedelinin uyarlanmasına ilişkin olduğu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (6098 sayılı Kanun) 138 nci maddesinde belirtilen uyarlama davalarında uygulanması gereken şartların davacının iddiası ve mevcut delillere göre oluşmadığı, bu doğrultuda davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle, karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, tacir olan davacının basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğü çerçevesinde münhasır limana ilişkin kullanım izni sözleşmesini imzaladığı, uyarlama şartlarının davacının iddiası ve mevcut delillere göre oluşmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; davalı idarece tek taraflı kullanım bedeli belirlendiğini, uyarlama koşullarının oluştuğunu, bilirkişi raporu ile kullanım bedelinin fahiş olduğunun belirlendiğini, karşı tarafın tacir ve sözleşmenin ticari sözleşme olmadığını, irtifak hakkı sözleşmesi olduğunu, daha önce aynı konuda açılıp kısmen kabul edilen kesinleşmiş uyarlama davası bulunduğunu, uyarlama davası açılabileceği yönünde kesin delil olduğunu, nisbi vekalet ücretinin fazla hesaplandığını ileri sürerek; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, irtifak hakkı kullanım bedelinin uyarlanması istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı Kanun'un 138 inci maddesi

3. Değerlendirme

Temyize konu edilen Mahkeme kararının; uyulan bozma ilamında belirtilen hukuki esaslar gereğince verildiği, bozma ilamının kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan kısımlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine imkan bulunmadığı, karar tarihindeki tarifeye göre vekalet ücreti hesaplanmasının doğru olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi uyarınca karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

17.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.