"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/365 E., 2023/87 K.
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen uyarı cezası, sözleşmenin süreli feshi, ceza şart ve reçete bedeli tahsili işlemlerinin iptali ile muazaranın giderilmesi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin sahibi olduğu ............, Eczanesinden SGK’ya fatura edilen 2008 ve 2009 yılları arasındaki reçetelerden ..., ..., ... adlarına düzenlenen 5 adet reçetedeki ilaçların hastaların kendisine veya yakınlarına teslim edilmemesi ve reçete arkasındaki imzaların hastalara veya yakınlarına ait olmaması, ayrıca .......,.....,.....,....., adlarına düzenlenen 7 adet reçetenin ......Derneği tarafından yönlendirildiği gerekçesiyle 2012 protokolünün 4.3.6, 5.3.14, 5.3.5, 5.3.2 ve 6.17. maddeleri uyarınca davalı Kurum tarafından hakkında uygulanan 73.338,10 TL reçete bedeli ve 197.802,50 TL cezai şartın tahsili ile üç ay süreli sözleşmesinin feshine ilişkin işlemin haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek davalı Kurum işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Kurum vekili; 22.04.2014 tarihli denetleme raporunda belirtilen usulsüzlükler nedeniyle işlemin yapıldığını, ilaç bedelinin Kurum tarafından ödendiğini ve Kurumun zarara uğratıldığını, işlemin usul ve yasalara uygun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 03.05.2018 tarih ve 2014/498 E., 2018/195 K. sayılı kararıyla; sözleşmenin haklı nedenlerle feshedilebilmesi için eczacının dava dışı usulsüz ve sahte reçete düzenleyen kişiler ile işbirliği içerisinde hareket ettiğinin kanıtlanamadığı, bilirkişi raporunda belirtildiği gibi SGK’nın tek yanlı ve hasta ifadelerine dayanan tespitini teyit eden bir Mahkeme kararı da mevcut olmadığından davalı Kurumun işleminin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, davalı Kurum işleminin yerinde olmadığının tespiti ile çekişmenin giderilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı kurum vekili; Kurum tarafından yapılan inceleme komisyonu raporuyla, ilaçların hastaların kendileri veya yakınları tarafından teslim alınmadığı, reçete arkasındaki imzaların da hastaların kendilerine veya yakınlarına ait olmadığı, ...Derneği tarafından ilaçların davacı eczaneden doğrudan temin edildiği, reçetelerin arkasında dernek başkanın oğlu olduğu beyan edilen ...'ın imzasının ve derneğin telefonun bulunduğu, hususlarının tespit edildiğini, dosyada alınan bilirkişi raporunun objektif kriterlere dayanmadığını, eksik incelemeye dayalı ve yetersiz olduğunu, davacı eczacı tarafından reçete sahibi hastalara teslim edilmeyen ilaçların Kuruma fatura edilmesi nedeniyle Kurum zararının oluştuğunu, işlemin yasal mevzuata uygun olduğunu belirterek kararın kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 14.07.2020 tarihli ve 2018/1636 E., 2020/1048 K. sayılı kararıyla; bilirkişi raporunda 5.3.2 maddesi gereğince kurumun reçete arkasındaki imzanın hasta ve hasta yakınına ait olmadığının tespit edilerek verilen verilen cezai işlem yönünden yapılan değrelendirmede, ilaçların hasta yakınına teslim edildiği, eczacının eczaneye gelen şahsın kendisine ibraz ettiği kimlik bilgilerini doğrulatamayacağından doğru kabul ederek reçeteyi karşılamasında bir usulsüzlük bulunmadığı, ilacı teslim alan kişinin hasta yakını olup olmadığını sorgulayacak bir sistemin bulunmadığı tespitinin yapıldığı, protokolün 5.3.14 maddesine göre yönlendirmeden dolayı uygulanan cezai işlemin ise 6197 sayılı Kanun'un 24 üncü maddesinde yapılan değişiklikle, yönlendirmeye ilişkin düzenlemenin protokolden çıkarılmış olması nazara alındığında bu yönde yapılan işlemin de yerinde olmadığı tespitinin bulunduğu, dosyada toplanan delillerin gerekçede tartışılmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin 14.07.2020 tarihli kararına karşı, süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 04.11.2021 tarihli ve 2020/12127 E., 2021/10849 K. sayılı ilamıyla; davalının sair temyiz itirazları reddedilerek, davalı Kurumca; ..., ... ve ... isimli Kurum mensubu hastaların, davacı tarafından Kuruma fatura edilmiş 5 adet reçeteyi yazdırmadıkları, ilaçları teslim almadıkları ve reçete arkasındaki imzaların hasta ya da yakınına ait olmadığı iddia edildiğinden, soruşturma dosyasında cezai işleme konu hastalar dinlenmemişse, hastalara davetiye çıkartılarak, bu reçeteleri kendilerinin yazdırıp yazdırmadıkları veya kendileri adına.......... Derneği’nce yazdırılıp yazdırılmadığı, reçete arkasındaki isimlerle herhangi bir yakınlıkları olup olmadığı, bu kişileri tanıyıp tanımadıkları, reçete muhteviyatı ilaçları alıp almadıkları sorulduktan sonra dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek cezai işlemin yerinde olup olmadığına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisinin doğru görülmediği gerekçesiyle, .Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Mahkemece dinlenen ..., diğer reçete sahibi hasta ...ile kardeş olup raporlu ilaçları olduğunu, ilaçları babası...'ın aldığını beyan ettiği, reçete sahibi ...'in kardeşi olduğundan ve ......,'in ilaçları babasının aldığını beyan ettiğinden dinlenmesine gerek görülmediği, ...için yazılan talimatların iade gelmesi sebebiyle dinlenemediği, reçete sahiplerinin reçeteleri kendilerinin yazdırdığı, reçete arkasındaki isimlerle yakınlıklarının olduğu, reçete muhteviyatı ilaçları aldıkları, aksinin kabulü halinde dahi ilacı teslim alan kişinin hasta yakını olup olmadığını sorgulayacak bir sistemin bulunmadığı, yönlendirmeye ilişkin düzenlemenin sonraki protokollere alınmadığından bu yönde yapılan işlemin de yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalı Kurum işleminin yerinde olmadığının tespiti ile çekişmenin giderilmesine, Protokol” ün 4.3.6. maddesi gereğince 76.338,10 TL reçete bedelinin kesilmesi ve 5.3.14. maddesi gereğinc üç ay süreli fesih işleminin yerinde olmadığı tespitinin bozmaya konu edilmemesi nedeniyle bu yönlere ilişkin verilen hüküm kesinleştiğinden bu hususlarda yeniden esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili; bozma ilamına uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmeden karar verildiğini, sadece ...'ın beyanının alındığını hastanın, talesemi derneği başkanı Veysi isimli kişi aracılığıyla .......,Eczanesinden ilaçları temin ettiklerini beyan ettiğini, Kurum tarafından yapılan inceleme komisyonu raporuyla, ilaçların hastaların kendileri veya yakınları tarafından teslim alınmadığı, reçete arkasındaki imzaların da hastaların kendilerine veya yakınlarına ait olmadığı, ...Derneği tarafından ilaçların davacı eczaneden doğrudan temin edildiği, reçetelerin arkasında dernek başkanın oğlu olduğu beyan edilen ...'ın imzasının ve derneğin telefonun bulunduğu, hususlarının tespit edildiğini, dosyada alınan bilirkişi raporunun objektif kriterlere dayanmadığını, eksik incelemeye dayalı ve yetersiz olduğunu, davacı eczacı tarafından ilaçların 3. şahıslara teslim edildiğini, reçete sahibi hastalara teslim edilmeyen ilaçların Kuruma fatura edilmesi nedeniyle Kurum zararının oluştuğunu, işlemin hukuka uygun olduğunu belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı Kurum tarafından, davacı eczacı hakkında protokole aykırılık nedeniyle uygulanan, cezai şart, reçete bedeli kesintisi ve sözleşmenin feshi işlemlerinin iptali istemine ilişkindir
2. İlgili Hukuk
1. 2012 yılı SGK Kapsamındaki Kişilerin Türk Eczacılar Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Temine İlişkin Protokol'ün 5.3.2., 4.3.6., 5.3.14., 6.17. maddeleri.
2. 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK.
3. Değerlendirme
Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile yukarıda yer verilen hukuk kurallarına göre, Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilerek bozma doğrultusunda inceleme yapıldığı bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmadığı, kararda ve gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve ilaçların hasta yakınları tarafından yazdırılarak alındığı anlaşılmakla; davalı Kurum vekilin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
21.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.