Logo

3. Hukuk Dairesi2023/2837 E. 2024/830 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı kuruma ait sulama tesislerinin davalıya devredilmesinden sonra tesislerde meydana gelen hırsızlık olayları nedeniyle oluşan zararın davalıdan tahsili istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından sulama tesislerinde yeterli güvenlik önlemlerinin alınmaması nedeniyle meydana gelen hırsızlık olayları sonucu oluşan zarardan davalının sorumlu olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kısmen kabulüne dair kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2015/541 E., 2015/858 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; Kozan Pompaj Sulama Tesislerinin işletme, bakım-onarım ve yönetim sorumluluğunun 16.02.2000 tarihli devir protokolü uyarınca davalı ...'ne devredildiğini, yapılan sözlü ve yazılı uyarılara rağmen pompalarda gerekli güvenlik önlemlerinin alınmaması sonucu Ağıllıgeçek 1, Ağıllıgeçek 2 ve Karacaören pompa istasyonlarında beş ayrı hırsızlık olayının gerçekleştiğini, çalınan malzemeler nedeniyle toplam 306,149TL zararın meydana geldiğini, tesislerin noksan ve yetersizliğinden ve güvenliğinin sağlanmamasıdan doğacak tüm zararların sulama birliğine ait olacağına dair sözleşme hükümlerinin bulunduğunu, bu nedenle hırsızlık sonucu meydana gelen zararların olay tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.

Birleşen Kozan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/132 Esas sayılı dosyasında davacı vekili; 02.01.2008 tarihinde Karacaören pompa istasyonunda hırsızlık olayı meydan geldiğini belirterek davanın Kozan 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/355 E.sayılı dosyası ile birleştirilerek zararın tazminini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi dosyaların, birleştirilmesine karar vermiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; mahkemenin yetkili olmadığını, havaların kurak gitmesi nedeniyle sadece çok mevsimlik narenciye fidan bahçelerine dönüşümlü olarak sulama suyu verilmesi amacıyla su ihtiyacının temin edildiğini, yapılan hırsızlık olayında davalı kurumun kusurunun bulunmadığını, birliğin pompalara karşı korunma tedbiri aldığını ve oluşan kamu zararının kuruma yükletilmeye çalışılmasının kanuna aykırı olduğunu belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 28.02.2013 tarihli ve 2007/355 E., 2013/139 K. sayılı kararıyla; davaya konu talepte yargılama görevinin idari yargıya ait bulunduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 14.01.2015 tarihli ve 2014/12829 E., 2015/244 K. sayılı kararında; davada herhangi bir idari işlemin iptali istemi söz konusu olmadığından mahkemece, dava değeri göz önünde bulundurularak işin esasına girilip taraf delilleri toplanarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirmeye dayalı olarak davanın reddi yönünde karar verildiği için bozma kararı vermiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 30.06.2011 tarihli bilirkişi raporunun hükme esas olacak şekilde denetime elverişli olarak düzenlendiği gerekçesiyle asıl davanın 288.692,25 TL üzerinden, birleşen davanın 28.848,28 TL üzerinden kısmen kabullerine karar vermiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm tesis edildiğini, karara esas teşkil eden bilirkişi raporunda malzeme ve montaj bedellerinin hesaplandığını, ancak söz konusu parçaların KDV dahil fiyatlarının hesaplanmadığını, bu sebeple raporda belirtilen parçaların gerçek fiyatlarına ulaşılamadığını, bilirkişi raporunun eksik hazırlandığını ve hüküm kurmaya elverişli olmadığını belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili; İlk Derece Mahkemesince delillerin takdirinde yanılgıya düşüldüğünü, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, yetki itirazının dikkate alınmadığını, dava konusu edilen hırsızlık olaylarında davalıya atfıkabil bir kusur olmadığını, gerekli korunma tedbirlerinin alındığını ve eğer bir kamu zararı var ise bu durumun davalı ile ilgisi olmadığını ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kuruma ait malzemelerin hırsızlık sonucu çalınması neticesinde doğan zararın davalıdan tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49 uncu maddesi; "Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür." şeklindedir.

2. 50 nci maddesi; "Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır."

3. 6200 sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünce Yürütülen Hizmetler Hakkında Kanun'un 2 nci maddesinin (k) fıkrası uyarınca yapılan sulama tesisi işletme devir sözleşmesi.

3. Değerlendirme

Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hakim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere, kararın bozmaya uygun olmasına göre, özellikle 30.06.2011 tarihli bilirkişi raporuna göre davacı tarafından yapılıp davalıya işletme, bakım-onarım ve yönetim sorumluluğu ile devredilen sulama tesisinde davalı tarafından yeterli güvenlik önlemi alınmaması nedeniyle meydana gelen zarardan sorumlu tutulmasına ilişkin davaların kısmen kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanununa uygun olan kararın ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine,

6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

28.02.2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.