"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalının istinaf başvurusunun reddine, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, vekil edeninin sunmuş olduğu sağlık hizmetleri nedeniyle usulüne uygun olarak düzenlenerek davalı kuruma verilen faturalardan, 2012, 2013, 2014, 2015 yıllarına ait faturalarının, avans kapatılması işlemi neticesinde SGK tarafından yapılan muhasebeleştirilme işleminde, avans olarak ödenen tutar ile kesin ödeme tutarı arasındaki fark nedeniyle haksız olarak 3.427.191,91 TL faiz kesintisi yapıldığını, mutabakat tarihinin belirlenmesinde ve mutabakatın sisteme girilerek netleştirilmesinde her hangi bir kusurlarının, müdahalelerinin veya hastanelerinden kaynaklanan bir gecikme olmadığı halde alacaklarından haksız olarak kesilen faiz kesintilerinin geri alınması zaruretinin hasıl olduğunu belirterek, 2012, 2013, 2014, 2015 yıllarına ait faturalardan yapılan 3.427.191,91 TL faiz kesintisinin, kesinti yapılan tarihlerden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; dava konusu 2012, 2013, 2014 ve 2015 yıllarına ait toplam fatura tutarlarının tamamının davacı hastaneye avans olarak ödendiğini, inceleme ve mutabakat işlemleri sonrasında davacının mutabakat sonrasındaki ilk hakedişinden kesildiğini, bu çerçevede 5510 sayılı Kanun'un 103 üncü maddesi gereği sağlık hizmeti sunumu nedeniyle Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesine verilen avansın verildiği tarih ile avansın kapatıldığı tarih arasındaki tutara 5510 sayılı Kanun'un 96 ncı maddesine istinaden çıkarılan fazla veya yersiz ödemelerin tahsiline ilişkin usul ve esaslar hakkında yönetmelik hükümlerine göre faiz tahakkuk ettirildiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasındaki protokol hükümleri gereğince davalı kurumun, yapılan hizmetler nedeniyle davacıya avans ödediği, sonraki muhasebeleştirme işlemleri sonucunda haksız ödeme yapıldığının anlaşılması neticesinde davacı alacağından kesinti yapıldığı davacı tarafın fatura teslim tarihinden sonra davalının bunu 15 gün içinde inceleyerek ödeme yapması gerektiği, davacı tarafın süresinde faturaları teslim ettiği, davalının ise ödemeyi geciktirdiği, davalı tarafından avans olarak ödenen tutar ile kesin ödeme tutarı arasındaki fark nedeniyle davacıdan faiz kesintisi yapılmasında davacıya atfedilebilecek bir kusur bulunmadığı, bu işlemin gecikmesinin davalıdan kaynaklandığından yapılan faiz kesintilerinin haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 3.427.191,91 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin faiz istemlerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; davanın kabulüne ilişkin kararın hukuka uygun olmakla birlikte, dava dilekçelerinde belirtildiği üzere kurum zararı olan ve davalı tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak kesildiğine hükmedilen tutarların, kesinti yapılan tarihlerden itibaren işleyecek faizleriyle birlikte taraflarına ödenmesine karar verilmesi gerekirken, mahkemece faiz istemlerinin reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek; kararın, haksız kesinti yapılan tarihlerden itibaren işlemiş faiziyle birlikte ödenmek üzere, düzeltilerek onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı vekili; 2012, 2013, 2014 ve 2015 yıllarına ait toplam fatura tutarlarının tamamının inceleme ve muatabakat işlemleri tamalanmadığı için davacıya avans olarak ödendiğini, inceleme ve mutabakat işlemleri sonrasında davacının mutabakat tarihinden sonraki ilk hakedişinden kesildiğini, 5510 sayılı Kanun'un 103 üncü maddesi gereği sağlık hizmeti sunumu nedeniyle Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesine verilen avansın verildiği tarih ile avansın kapatıldığı tarih arasındaki tutara 5510 sayılı Kanunun 96 ncı maddesine istinaden çıkarılan fazla veya yersiz Ödemelerin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre faiz tahakkuk ettirildiğini, her ne kadar mahkeme kararında, davacının faturaları zamanında teslim ettiği belirtilmiş ise de, bununla ilgili herhangi bir araştırma yapılmadığını, davacının evrakları zamanında teslim etmediğini, kaldı ki davacı faturaları zamanında teslim etse bile, vekil edeni kurumun avans talep etme hakkının her zaman olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin karar başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının, 2012, 2013, 2014, 2015 yıllarına ait davalı kuruma gönderdiği faturalar istinaden kurumca avans ödemesi yapıldığı, faturaların incelenmesi tamamlandıktan sonra ise mutabık kalınan miktara göre fazla ödenen avansa ilişkin 3.427.191,91 TL tutarındaki faizin davacının hakedişinden kesildiği, Mahkemenin, Kurumun kendi kusuruyla fatura incelemesini geç tamamlamasından ötürü faiz isteyemeyeceği ve bu nedenle davanın kabulüne dair kararının yerinde olduğu ancak, dava dilekçesiyle kesinti tarihlerinden itibaren faiz talep edilmiş olmasına rağmen, mahkemece faiz talebinin reddine karar verildiği, davalı Kurumun haksız işlemi olan kesinti tarihi itibariyle ödenmeyen kısım için temerrüde düştüğünün açık olduğu, hüküm altına alınan miktar için kesinti tarihlerinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerekirken, İlk Derece Mahkemesince faiz talebinin reddine karar verilmiş olmasının hatalı olduğu, davalı kurumun fatura incelemesini geç tamamlamasında davacının kusurunun bulunmadığı, bu nedenle fazla yapılan avans ödemesi için davalı kurumun faiz isteyemeyeceği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin kararı kaldırılarak davanın kabulü ile, 3.427.191,91 TL faiz kesintisine ilişkin alacağın, her bir faiz kesintisi tutarı yönünden, kesintinin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte, davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B.Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü aynı nedenlerle, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı Üniversite ile davalı SGK arasında mevcut hizmet sözleşmesine dayalı olarak davalının, mutabakat faizi adı altında mevzuata aykırı, haksız kesinti yaptığı iddiası ile kesinti bedellerinin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun zamanaşımı, hakkın düşmesi ve avans başlıklı 97 nci maddesinin altı ve yedinci fıkraları.
3. Değerlendirme
1. Taraflar arasında, davacının, davalı kurum sigortalılarına sağlık hizmeti sunulmasına ilişkin sözleşme bulunduğuna ve davalı tarafından dava konusu edilen kesinti işleminin uygulandığına ilişkin ihtilaf bulunmamaktadır.
2. Davalı SGK'nın 60 gün içinde fatura incelemelerini tamamlayamadığı, 90 günlük yasal süresi içinde ise mutabakat sürecinin tamamlanamaması sebebiyle ödeme genelgesine istinaden SHS'ye avans olarak ödenen tutarlar üzerinden avans kapatma esnasında uygulanan avans faiz kesintilerinin davalı Kurum tarafından yayınlanan sağlık mevzuatına ve kanuna dayanmaksızın re'sen yapıldığı dosya kapsamından anlaşılmıştır.
3. Buna göre, tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile yukarıda yer verilen hukuk kurallarına, temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere, taraflar arasında imzalanan Protokol hükümlerine ve davalı Kurumun haksız işlemi olan kesinti tarihi itibariyle temerrüde düştüğü açık olmasına göre, davalı vekili tarafından ileri sürülen temyiz itirazlarının reddi ile, usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,29.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.