"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/42 E., 2020/288 K.
Taraflar arasında, İlk Derece Mahkemesinde birleştirilerek görülen ayıplı mal tesliminden kaynaklı alacak davasında davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince kesin olarak verilen kararın kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı tarafından istenilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Asıl davada davacı ... ve... Sitesi A Blok Yöneticiliği vekili; müvekkili site yönetiminin temsil ettiği kat maliklerinin dava konusu arsa üzerine inşa edilmiş bulunan bağımsız bölümleri müteahhit davalı ...'dan değişik zamanlarda satın ve teslim aldıklarını, tüm kat maliklerinin daireleri satın alırken davalı müteahhitçe çalışır vaziyette, birinci sınıf malzeme ve işçilikle yapılmış asansör mevcut olduğunun beyan edildiğini, kat maliklerinden bir kısmının daireleri teslim alınca davalıdan asansörü çalıştırmalarını istediklerini, ancak davalı müteahhitin tüm dairelerin tesliminden sonra asansörün çalıştırılacağını söylediğini, davalının tüm daireleri satıncaya kadar asansörde bir sorun olmadığını söylediğini, davalının bu şekilde hileli davranışla daireyi satın alanların asansörün standartlarına uygun olmadığını, kullanılmaz halde olduğunu gizlediğini, asansördeki ayıplar nedeni ile davalının ağır kusurlu olduğunu, davalının kat karşılığı yaptığı sitenin arsa maliklerine düşen B blokun asönsörünün sorunsuz şekilde çalıştığını, birinci sınıf malzemeler ile yapıldığını, müvekkillerinin hissesine düşen A blokta ise kaliteli malzeme kullanılmadığını, insan hayatını tehlikeye sokacak nitelikte asansör yapıldığını, asansörün arızalı olduğunun bildiriminin yapıldığını, davalı tarafından yaptırılan tespitte asansörün ruhsat ve yönetmeliklere aykırı ve insan hayatını tehlikeye düşerecek şekilde yapıldığının belirtildiğini, yapılan tespit ile ayıbı ve yapılması gereken işleri davalının tam olarak öğrendiğini, ancak gizli ayıpların kat maliklerinden saklandığını, kat maliklerinin tamamının daireleri müteahhitten satın aldıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla tespit edilen 20.149,35 TL tutarlı eksik ve ayıplı işlerin giderilmesi bedelinin tespit tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; asıl davada davacılar vekili 05.03.2018 tarihli ıslah dilekçesiyle; davayı 39.500,00 TL olarak ıslah ettiğini belirtmiştir.
2. Asıl davada davacılar vekili 09.01.2017 havale tarihli dilekçesiyle; müteahhit firmanın davalı .........,'ın yetkilisi olduğu MS... Mobilya Emlak İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Sanayi Tic. Ltd. Şti. olduğunu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 124 üncü maddesi gereğince tarafta yanıldığından davalı MS... Mobilya Emlak İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Sanayi Tic. Ltd. Şti.nin davaya dahil edilmesini talep etmiştir.
3. Birleşen Ankara Batı 3. Tüketici Mahkemesinin 2018/88 E. sayılı dava dosyasında davacılar vekili; asıl davada bildirilen sebeplerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik; 39.500,00 TL olarak tespit edilen asansördeki ayıp ve eksik iş bedelinin her bir bağımsız bölüm maliki için bilirkişi raporunda belirtilen (2.633,33 TL ve KDV) miktarlarla sınırlı olmak üzere davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili; talebin zamanaşımına uğradığını, dava konusu inşaata ait asansörün müvekkilinin firması olan davalı şirket tarafından yapıldığını, söz konusu teslimin 2011 yılında olduğunu, aradan 5 yıl geçtikten sonra iş bu davanın açılmasının kötü niyetli olduğunu, iskan alındıktan sonra bina yönetiminin asansör firması ile bakım sözleşmesi imzalamadığını, başka bir asansör firması ile anlaştığını, bu firmanın işleri düzgün yapmadığını, yapılan tespitte alınan bilirkişi raporunda belirtilen eksiklikleri kabul etmediklerini, asansörün ruhsat tarihinden sonra asansör ruhsatının tekrar yenilenmediğini, bina yönetiminin asansörü kaçak olarak kullandığını, bu tarihe kadar asansörün garantisinin bittiğini, tek sorumlunun bina yönetimi olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı MS... Mobilya Emlak İnşaat ve İnşaat Malzemeleri San. Tic. Ltd. Şti. vekili; maddi hataya dayalı yanılma olmadığını, müvekkiline husumet düşmediğini, talebin zamanaşımına uğradığını, söz konusu teslimin 2011 yılında olduğunu, aradan 5 yıl geçtikten sonra iş bu davanın açılmasının kötü niyetli olduğunu, iskan alındıktan sonra bina yönetiminin asansör firması ile bakım sözleşmesi imzalamadığını, başka bir asansör firması ile anlaştığını, bu firmanın işleri düzgün yapmadığını, yapılan tespitte alınan bilirkişi raporunda belirtilen eksiklikleri kabul etmediklerini, asansörün ruhsat tarihinden sonra asansör ruhsatının tekrar yenilenmediğini, bina yönetiminin asansörü kaçak olarak kullandığını, bu tarihe kadar asansörün garantisinin bittiğini, tek sorumlunun bina yönetimi olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
3. Birleşen Ankara Batı 3. Tüketici Mahkemesinin 2018/88 E. sayılı dava dosyasında davalı ...ın cevap dilekçesi sunmamış ve yargılamaya katılmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kısa karar açıklanırken sehven davacı... Sitesi Yöneticiliği adına açılan davanın aktif husumet yokluğundan reddine şeklinde karar verilmişse de görevsizlik kararı ile yalnızca davacılar .......,........,.......,......, ...........,....,....,...., ....,....,....,...., yönünden dosyanın geldiği, dosyada... Sitesi Yöneticiliği'nin davacı olmadığı, davacı olmayan... Sitesi Yöneticiliği hakkında hüküm kurulmuş olmasının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 304 üncü maddesinde sayılan açık hata olarak değerlendirildiği ve yapılan açık hatanın hükmün tashihi ile giderilmesine karar verildiği, hüküm kısmından 3 numaralı hükmün çıkartılarak hükmün tashihine karar verildiği, bu durumun hükmün altına şerh edildiği, davacıların taşınmazları ...dan satın aldıkları ve talep edilen bedelden davalı ...ın sorumlu olduğu, davalılar ... ve MS... Mob. Eml. İnş. Malz. San. Tic. Ltd. Şti.ne husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davalılar ... ve MS... Mob. Eml. İnş. Malz. San. Tic. Ltd. Şti. yönünden açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine, her bir davacı yönünden ayrı ayrı 1.316,66 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ...dan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, karara karşı davacılar vekili ve davalı ......., vekili istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 11.05.2022 tarihli ve 2021/707 E., 2022/1214 K. sayılı ilamıyla; tarafların istinaf başvurusunun miktar itibariyle kesinlik sınırı altından kaldığından tarafların istinaf başvuru dilekçelerinin kesinlik nedeniyle reddine karar verilmiştir.
IV. KANUN YARARINA TEMYİZ
A. Kanun Yararına Temyiz Yoluna Başvuran
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı tarafından istenilmiştir.
B. Temyiz Sebepleri
Adalet Bakanlığınca; Mahkemece, davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu ve eldeki davanın asıl ve birleşen dosyaların daha sonra davacılar nezdinde tefrikiyle vücut bulduğu, bu nedenle her bir davacı yönünden ve asıl ve birleşen davalar özelinde bir inceleme yapılması gerektiği, asıl dava yönünden ...'nın asıl davasının müteahhide karşı imalat kusuru vakıasına dayanılarak açıldığı ancak ...'nın taşınmazını müteahhitten satın almadığı, müteahhit ile arasında bir sözleşme bulunmadığı gözetilerek anılanın asıl davasının reddine; yine ayıplı satım vakıasına dayanılarak açılmış olan birleşen davada ise davacılar ........, ve ......,'un davalarının taşınmazların davalılardan satın alınmamış olması gerekçesiyle aktif husumet nedeniyle reddine, birleşen davada da davacı olarak yer alan ... ve diğer davacıların davalarının ise ayıbın hileyle gizlendiği iddiası da gözetilerek ayıbın süresinde ihbar edilip edilmediği hususu üzerinde de durulup yapılacak inceleme ve değerlendirmenin sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek, kararın kanun yararına bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazda bulunan asansörün ayıplı olmasından kaynaklı alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 363 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemelerinin kesin olarak verdikleri kararlar ile istinaf incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlarına karşı, yürürlükteki hukuka aykırı bulunduğu ileri sürülerek, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına temyiz yoluna başvurulur.
2. Temyiz talebi Yargıtayca yerinde görüldüğü takdirde, 6100 sayılı Kanun’un 363 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca karar kanun yararına bozulur ve bu bozma, kararın hukuki sonuçlarını ortadan kaldırmaz.
3. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 207 nci maddesi.
4. Aynı Kanun'un "Ayıptan Sorumluluk" başlıklı 219 uncu maddesi.
5. Aynı Kanun'un 223 üncü maddesi.
6. Aynı Kanun'un "Satıcının ağır kusurunun sonuçları" başlıklı 225 inci maddesi.
7. Aynı Kanun'un "Sorumluluk" başlıklı 244 üncü maddesinin üçüncü fıkrası.
8. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) “İhtiyari dava arkadaşlığı” başlığı altında düzenlenen 57 nci maddesi
9. 6100 sayılı Kanun'un 58 inci maddesi.
10. 6100 sayılı Kanun'un 297 ve devamı maddeleri.
3. Değerlendirme
1. 6100 sayılı Kanun'un 297 ve devamı maddeleri gereğince bir davada istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenilen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekli olup, davaların birleştirilmesi durumunda da, asıl ve birleşen davaların birbirinden bağımsız, müstakil davalar olması nedeniyle, hüküm kısmında her bir dava hakkında o davaya ilişkin vekalet ücretleri ve mahkeme masraflarıyla birlikte ayrı ayrı hüküm kurulması zorunludur (Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 28.01.2021 tarihli ve 2020/5013 E., 2021/610 K. sayılı ilamı).
2. Dava dosyasının incelenmesinde; dava dosyasının Ankara Batı 3. Tüketici Mahkemesinin 2018/88 E. sayılı dava dosyasının Ankara Batı 1. Tüketici Mahkemesinin 2017/197 E. sayılı dava dosyası ile birleştirilmesi sonrasında oluştuğu, görevsizlik sonucu dosyanın Ankara Batı 5. Asliye Hukuk Mahkemesine kaydı yapıldığı ve iş bu dava dosyasında asıl ve birleşen davanın söz konusu olduğu, davacı kat malikleri arasında ise ihtiyari dava arkadaşlığı olduğu anlaşıldığından asıl ve birleşen dava ve yine her bir davacı açısından ayrı ayrı hüküm tesisi gerekirken davanın kısmen kabulü yönünden tek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmektedir.
O halde, Adalet Bakanlığının bu yöne ilişen kanun yararına temyiz talebinin kabulü gerekmiştir.
3.Yine dava dosyasının incelenmesinde; asıl davanın açıldığı Ankara Batı 1. Tüketici Mahkemesinin 2017/197 E. sayılı dava dosyasında davacıların ... ve... Sitesi A Blok Yöneticiliği olduğu, davalıların ise ... ve MS... Mobilya Emlak İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Sanayi Tic. Ltd. Şti. olduğu, görevsizlikle gelen davacı ...'nın dosyasının ise iş bu dava dosyasında yer aldığı, davacı ... ile müteahhit davalı MS... Mobilya Emlak İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Sanayi Tic. Ltd. Şti. arasında sözleşme olmadığı, davacı ...'nın arsa sahibine düşen 7 no.lu bağımsız bölümü birleşen davalı arsa sahibi olan ...dan tapuda 19.03.2013 tarihinde satın aldığı anlaşıldığından davacı ... yönünden asıl davanın husumetten reddine ilişkin hüküm tesis edilmesi gerekirken bu hususta ayrı bir hüküm kurulmaması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmektedir.
O halde, Adalet Bakanlığının bu yöne ilişen kanun yararına temyiz talebinin kabulü gerekmiştir.
4. Diğer bir kanun yararına temyiz sebebi olarak bildirilen hususta dava dosyasının incelenmesinde; dava konusu taşınmaz için 13.04.2009 tarihinde dava dışı arsa sahibi Murat Bayram ile davalı MS... Mobilya Emlak İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Sanayi Tic. Ltd. Şti. arasında noterde düzenleme şeklinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve satış vaadi sözleşmesi başlıklı sözleşme düzenlendiği, bağımsız bölümlerin yarısı arsa sahibine, yarısı müteahhite ait olacağı düzenlendiği, 06.10.2010 tarihli noterde düzenlenen ek sözleşme ile B blok 1,2,3,6,9,12,13,15 no.lu bağımsız bölümler ile A blok 5,7,11,12,13,14,15 no.lu bağımsız bölümlerin arsa sahibi ...a ait olduğu belirtildiği, binada davacı ... A blok 2. kat 7 no.lu bağımsız bölümü arsa sahibi olan ...dan 19.03.2013 tarihinde satın aldığı, davacı ......., 12 no.lu bağımsız bölümü ......,'dan 14.06.2016 tarihinde satın aldığı, davacı ......,A blok 4. kat 14 no.lu bağımsız bölümü .........,'ndan 10.10.2012 tarihinde satın aldığı, davacı........, ....., A blok 1. kat 5 no.lu bağımsız bölümü arsa sahibi olan ...dan 20.07.2012 tarihinde satın aldığı, davacı ........, A blok 4. kat 15 no.lu bağımsız bölümü arsa sahibi olan ...dan 21.11.2011 tarihinde satın aldığı, davacı......, A blok 4. kat 13 no.lu bağımsız bölümü arsa sahibi olan ...dan 12.10.2011 tarihinde satın aldığı, davacı ....., A blok 3. kat 11 no.lu bağımsız bölümü arsa sahibi olan ...dan 27.10.2011 tarihinde satın aldığı, davacılar ......,........,.........,...........,...........,.........., ..., .......,......,un 13.03.2018 tarihinde açtığı birleşen dava (Ankara Batı 2. Tüketici Mahkemesinin 2018/88 E.) ile davalılar MS... Mobilya Emlak İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Sanayi Tic. Ltd. Şti. ve ...dan talepte bulunduğu, davacılar ........,......,......, ile davalılar arasında sözleşme ilişkisi olmadığı ve tapunun da davalılardan alınmadığı, davacılar .........,ve ..........,'un aktif husumetinin bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmektedir.
O halde, Adalet Bakanlığının bu yöne ilişen kanun yararına temyiz talebinin kabulü gerekmiştir.
5. Birleşen dava dosyasının ........, ve .......,dışında kalan diğer davacılar yönünden incelenmesinde; .............., ve ..........., dışında kalan davacıların diğer davalı MS... Mobilya Emlak İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Sanayi Tic. Ltd. Şti. ile arasında sözleşmesel ilişki olmadığı,..........,ve ..........., dışında kalan davacıların arsa sahibi ...a düşen daireleri arsa sahibi olan ...dan tapuda satın aldığı, davalı ...ın davaya cevap dilekçesi sunmadığı anlaşıldığından ayıbın satıcının ağır kusuru ve hilesi ile gizlenip gizlenmediği hususuna ilişkin davalı ...ın savunması bulunmadığı,.......,ve ............ dışında kalan diğer davacıların talepleri yönünden davalı ...ın sorumlu tutulması usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilmekle Adalet Bakanlığının bu yöne ilişen kanun yararına temyiz talebinin reddi gerekmiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Değerlendirme başlığının birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü bendinde yer alan sebeplerle Adalet Bakanlığının 6100 sayılı Kanun’un 363 üncü maddesinin birinci fıkrasına dayalı kanun yararına temyiz istemlerinin kabulü ile kararın sonuca etkili olmamak üzere KANUN YARARINA BOZULMASINA,
2. Değerlendirme başlığının beşinci bendinde yer alan sebeplerle Adalet Bakanlığının kanun yararına temyiz talebinin REDDİNE,
Dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına gönderilmesine,
22.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.