"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/351 E., 2023/813 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 20. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/441 E., 2018/365 K.
Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin eczacı olduğunu, Kurum tarafından 02.11.2015 tarihli yazı ile sahte reçete fatura edildiği gerekçesiyle 2012 yılı sözleşmenin 5.3.10 maddesi gereğince reçeteler bedelinin 10 katı tutarındaki 1.237.204,90 TL cezai şart ve 1026 adet reçete bedelinin faizi ile birlikte ödenmesinin istendiğini, müvekkilinin kurumu zarara sokmak kastının bulunmadığını, reçeteleri Kuruma fatura etme işleminde üçüncü kişilerin dahli olduğunu, reçeteler bedeli olan 123.720.49 TL'nin Kurum tarafından kesildiğini buna ilişkin haklarının saklı olduğunu ve Kurumun bir zararının kalmadığını, işlemin hukuka aykırı olduğunu belirterek, davalı Kurum işleminin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Kurum vekili; davacının eczanesi tarafından Kuruma fatura edilen reçeteler nedeni ile ifadesi alınan sigortalıların, eczanenin yerini bilmediklerini, reçetede yazılı ilaçları almadıklarını, reçete arkasındaki yazı ve imzaların kendilerine ait olmadığını beyan ettiklerini, Işık Tıbbi Görüntüleme Merkezinde çalışan...ın doktorun şifresini kullanarak kaşe ve imzasını taklit ederek e-reçeteler yazdığını, reçeteleri..........,na verdiğini ve reçetelerin...Eczaneleri tarafından kuruma fatura edildiğini, reçetelerde görüntüleme ilaçlarının yazılı olduğunu, eczacının sözleşme şartlarına bağlı olarak çalışması gerektiğini, Kurum işleminin hukuka uygun olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Haydarpaşa Numune Eğitim Hastanesinde çalışan teknikerin 3 doktorun şifresini elde ederek hastalar adına e-reçete düzenleyerek bu reçeteleri dava dışı Volkan Karabıyıkoğlu adlı kişiye verdiği, bu kişinin de 4 ay gibi kısa bir dönemde toplamda 1026 adet sahte reçeteyi davacı eczaneden karşılamış gibi gösterek Kuruma fatura ettiklerini, reçetelerin yazıldığı Hastanenin Haydarpaşa'da olmasına karşın reçete karşılıklarının tamamının hastanenin uzağında bulunan davacının eczanesinden Kuruma fatura edildiği, emniyet araştırmasında davacı eczanede içi boş ilaç kutuları ile yazılı reçetelerin bulunduğu, 1026 gibi inanılması güç sahte reçetenin tamamının davacı eczaden Kuruma fatura edilmesinin olağan dışı bir durum olduğu, Kurum tarafından adlarına sahte reçete düzenlenen 108 kişinin de reçeteye bağlı ilaçları almadıklarını ve hatta eczanenin yerini dahi bilmediklerini söylediği, davacı eczacının bu olayın bir parçası olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacıya verilen cezanın taraflar arasındaki sözleşmenin 5.3.10 maddesine dayalı olduğunu, kast unsurunun Mahkemece değerlendirilmediğini, davacının eyleminin hatalı tespit edildiğini, reçetenin sahte olup olmadığını eczacı tarafından anlaşılmasının mümkün olmadığını, kararın tek taraflı ve subjektif yorumla verildiğini, fahiş cezai şartın değerlendirilmediğini, davacı hakkında ceza soruşturması bulunup bulunmadığının araştırılmadığını belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 2016 yılı ve 2020 yılı protokollerinde de ilgili maddelerin aynı şekilde düzenlendiği, alınan bilirkişi raporunun denetimine olanak sağlayacak şekilde düzenlendiğinden hükme esas alınmaya yeterli olduğu, davacı hakkında cezai soruşturma bulunup bulunmaması hususunun sonuca etkisinin bulunmadığı, cezai şart miktarının mahkemece hakkaniyet gereğince düşürülmesinin yasa gereğince mümkün olmadığı, Mahkemece verilen kararın yerinde bulunduğu gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerle ve konuyla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca 2014/47 -14 soruşturma numarasıyla soruşturma yapıldığını, ceza soruşturmasının varlığı halinde bunun sonucunun beklenmesi gerektiğinin Yargıtayın istikrarlı kararlarıyla sabit olduğunu belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, Sosyal Güvenlik Kurumu Kapsamındaki Kişilerin Türk Eczacılar Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin 2012 yılı protokolünün 5.3.10 maddesi gereğince Kurum tarafından düzenlenen cezai şart işleminin iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 5510 sayılı kanun'un "Sağlık hizmetlerinin sağlanma yöntemi ve sağlık giderlerinin ödenmesi" başlıklı 73 ncü maddesi,
2. 6643 sayılı Türk Eczacılar Birliği Kanun'un merkez heyetinin görevlerini düzenleyen 39 uncu maddesinin birinci fıkrası,
3. Sosyal Güvenlik Kurumu Kapsamındaki Kişilerin Türk Eczacılar Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin 2012 yılı protokolünün 5.3.10 maddesi.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, özellikle hastanenin radyoloji bölümünden yazılan 1026 adet reçetenin davacı eczaneden kuruma fatura edildiği, adlarına sahte reçete düzenlenen 108 kişinin de reçeteye bağlı ilaçları almadıklarını ve hatta eczanenin yerini dahi bilmediklerini beyan ettikleri ve emniyet araştırmasında davacı eczanede içi boş ilaç kutuları ile yazılı reçetelerin bulunduğu, alınan bilirkişi raporlarında protokolün 5.3.10 maddesine göre cezai şartın 1.237.204,90 TL olduğunun ve davalı Kurum işleminin yerinde olduğunun belirtildiği
hususları birlikte değerlendirildiğinde protokolün 5.3.10 maddesinde tanımı yapılan eylemin davacıya ait eczane tarafından gerçekleştirildiğinin sabit olduğu ceza soruşturmasının sonuca etkili olmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.