"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2676 E., 2022/2335 K.
Taraflar arasındaki alacak ve tahliye davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı şirket vekilinin istinaf başvurusundan feragat nedeniyle reddine, davalılar ... ve ...vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın, davalı şirket bakımından kabulüne, davalılar ... ve ...yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 24.05.2022 tarihli ve 2022/3072 E., 2022/4915 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Dairemiz bozma kararına Bölge Adliye Mahkemesince direnilmesi üzerine, karar davacılar ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 373 üncü maddesinin beşinci fıkrası gereğince Dairemizce yapılan incelemede;
Bölge Adliye Mahkemesince; dava dilekçesi içeriğinde davalı şirketin kiracı olduğu yönünde beyanlarda bulunulduğu, hasım olarak sadece şirketten bahsedildiği, yine davaya dayanak yapılan ihtarnamenin sadece davalı şirkete gönderildiği ve kira ödemelerinin de davalı şirket tarafından yapıldığı, taşınmazın ise 11.02.2016 tarihinde ... ve ...'nin ileride kuracakları şirket tarafından kullanılmak üzere kiralandığı ve 17.03.2016 tarihinde bahsi geçen şirketin kurulduğu, dolayısıyla kiracı sıfatının şirkete ait olduğunun kabulü ile davalılar ... ve ...'nin pasif husumet ehliyetlerinin bulunmadığı gerekçesiyle Dairemizin bozma ilamına karşı direnme kararı verilmiştir.
Dairemizin bozma ilamında da vurgulandığı üzere; davacılardan ... ile davalılar ... ve ... arasında imzalanan ve davaya dayanak yapılan "Protokol" başlıklı 11.02.2016 tarihli belge, taşınmazın kullanılmasının devri, kullanım karşılığı olarak kira bedeli ödenmesi ve tarafların bunlar üzerindeki karşılıklı birbirine uygun irade beyanlarını ihtiva etmekle, tüm unsurlarını taşıdığından kira sözleşmesi niteliğinde olup, kira sözleşmesinin sona erdiği davalılarca ispatlanamadığından protokol gereği ... ve ...'nin kiracı sıfatına sahip olduğunun kabulü gerekmektedir. Kaldı ki protokolün 9 uncu maddesinde yer alan "Anahtar tesliminde resmi sözleşme yapılıp ödeme yapılacaktır." hükmü nedeniyle protokolün kira sözleşmesi niteliğinde olmadığı değerlendirilmiş ise de, bu madde gereği başka bir sözleşme yapılmaması, sözleşmenin geçersiz olduğu sonucu doğurmayacağı gibi, protokolün "ön sözleşme" olarak kabulünüde gerektirmez. Yine temerrüt ihtarnamesinin yalnızca davalı şirket adına keşide edilmesi, tahliye davasında gözetilecek bir husus olup, kiracılık sıfatının belirlenmesi yönünden sonuca etkili değildir. Bu nedenlerle 11.02.2016 tarihli protokolün kira sözleşmesi, davalılar ... ve ...'nin bu sözleşme gereği kiracı olduğu göz önünde bulundurularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle Dairemizce verilen bozma ilamının usul ve kanuna uygun olduğu, direnme karanın ise yerinde olmadığı anlaşıldığından, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
KARAR
Açıklanan sebeple;
Dosyanın YARGITAY HUKUK GENEL KURULUNA GÖNDERİLMESİNE,
22.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.