Logo

3. Hukuk Dairesi2023/495 E. 2023/1875 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının davalıların taşınmazı üzerine kendi imkanlarıyla yaptığı binanın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre bedelinin davalılardan tahsil edilip edilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava ve keşif tarihi itibariyle taşınmazı kullandığının tespit edilmesi ve sebepsiz zenginleşmenin, taşınmazın davacı tarafından davalılara teslim edildiği tarih itibariyle gerçekleşeceğinin gözetilmesiyle, henüz sebepsiz zenginleşmenin meydana gelmediği gerekçesiyle yerel mahkemenin dava şartı yokluğundan davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2011/555 E., 2012/711 K.

ASIL VE BİRLEŞEN DAVADA

DAVA TARİHİ : 17.08.2011

KARAR : Davanın reddi

Taraflar arasında birleştirilerek görülen alacak davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacı asıl davada; davalılara ait 103 ada 12 parsel sayılı taşınmaz üzerine iyi niyetli olarak malik sıfatıyla 2004 yılında bina yaptığını, binayı yaparken davalıların ve murislerinin haberinin ve rızasının bulunduğunu, taşınmazın tapusunun devri için davalılara başvurduğunu, olumlu cevap alamadığını, iyi niyetli olarak yaptığı binanın değerinin taşınmazın değerinden yüksek olduğunu ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL alacağın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davacı birleşen davada; taşınmazın diğer hissedarları aleyhine aynı vakalara dayanarak alacak isteminde bulunmuştur.

II. CEVAP

1. Davalı ...; davacının kötü niyetli olduğunu, ev yapımına rızası olmadığını, dava konusu evi halen davacının kullandığını, sebepsiz zenginleşmenin gerçekleşmediğini savunarak; davanın reddini istemiştir.

2. Diğer davalılar; davaya cevap vermemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; yapılan keşif, taraf ve tanık beyanlarına göre, dava konusu taşınmaz üzerindeki binada halen davacının oturduğu, sebepsiz zenginleşmenin dava konusu binayı davalılara teslim ettiği tarihten itibaren başlayacağı, buna göre sebepsiz zenginleşmenin gerçekleşmediği gerekçesiyle; asıl ve birleşen davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; taşınmaz üzerinde davalıların ve murislerinin bilgisi ve rızası dahilinde iyiniyetle 2004 yılında bina yaptırdığını, tapuda devrini talep ettiğinde olumsuz cevap aldığını, mahallinde dinlenen tanıkların "tapu maliklerinin binanın yapılmasına rıza gösterdiklerini" beyan ettiklerini, evi yaptırıp tamamladığını, bu süreç içerisinde hiç bir müdahalede bulunulmadığını, iyiniyetle davalıların taşınmazı üzerine yaptırdığı bina yapıldığı tarih itibariyle ana taşınmazın mütemmim cüzü olduğunu, binanın yapımıyla birlikte davalıların zenginleştiklerini, her ne kadar dava tarihi itibariyle taşınmaz üzerindeki binayı kullanıyor olsa da bu durum davalıların sebepsiz zenginleştiği gerçeğini değiştirmediğini, kaldı ki dava 2011 tarihli olup ve halihazırda bu gün için taşınmaz üzerine yaptırdığı bina davalıların kullanımında olduğunu, davalıların mal varlığı binanın yapımıyla birlikte arttığını, kendisinin mal varlığının ise azaldığını, sebepsiz zenginleşmenin şartlarının gerçekleştiğini ileri sürerek; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olması gerekir.

2. 02.02.1991 tarihli ve 1990/1 E., 1991/1 K. sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararında da vurgulandığı üzere, iade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme nedeniyle iade isteminde bulunabilmek için, bir tarafın mal varlığının diğer tarafın mal varlığı aleyhine çoğalması gerekir. Bu azalma ve çoğalmanın, dava konusu taşınmazın davacı tarafından davalılara teslim edildiği tarihte gerçekleştiğinin kabulü zorunludur.

3.Değerlendirme

Somut olayda; davacının yaptırdığını iddia ettiği taşınmazı dava ve keşif tarihi itibariyle kullandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla; Mahkemece sebepsiz zenginleşme olgusunun henüz gerçekleşmediği gözetilerek asıl ve birleşen davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi yerinde olup, davacının temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

08.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.