"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
SAYISI : 2021/307 E., 2022/49 K.
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen ayıplı malın misli ile değişimi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı taraflar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin, davalı ...Ş. bayisi olan diğer davalı ... Oto A.Ş.'den 2013 model Ford Focus model otomobili 19.11.2013 tarihinde 59.300,01 TL bedelle sıfır olarak satın aldığını, 15.000 km bakımından sonra aracın defalarca motor arızası verdiğini, çeşitli parçaların değiştirildiğini, buna rağmen aracın motorundaki sorunun yetkili servis tarafından giderilemediğini, arızası devam eden aracın can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürdüğünü, ayrıca daha sonra aracın ikinci sahibi olduğunu ve kaportada boya sorunu olduğunu öğrendiğini, bu durumun kendisinden gizlendiğini, ihtarname ile aracın yenisi ile değiştirilmesinin talep edildiğini, ancak talebinin yerine getirilmediğini ileri sürerek; dava konusu aracın yenisi ile değiştirilmesine, mümkün olmaması halinde aynı özellikleri bulunan ve güncel olarak satılan modelinin satış bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili; araçta üretimden kaynaklı ayıp bulunmadığını, düşük kaliteli yakıttan kaynaklı olan arıza için enjektör değişimine davacı tarafından izin verilmediğini, boya ölçümünde standart değerler arasında olduğunun tespit edildiğini, boyalı olduğuna dair iddiların doğru olmadığını, aracın ikinci el satıldığı iddiasının da gerçeği yansıtmadığını, aracın 24.09.2013 tarihinde dava dışı Giray Ağören’e satıldığını, vazgeçmesi üzerine işlemin iptal edildiğini, aracın servisten dahi çıkmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III.İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 31.05.2018 tarihli ve 2017/187 E., 2018/447 K. sayılı kararıyla; mevcut sorunların davacının seçimlik ücretsiz onarım hakkını kullanması ile giderildiği, araçta ayıp olarak nitelendirilebilecek bir bulgunun mevcut olmadığı, aracın davacıdan önce dava dışı kişiye satışının yapılıp 12.09.2013 tarihinde online olarak tescil kaydının yapıldığı, ancak alıcının vazgeçmesi üzerine yine aynı tarihte kaydın kapatıldığı, bu kişi tarafından aracın fiilen kullanıldığına ilişkin davacı tarafın iddiasının somut bir dayanağının bulunmadığı, bilirkişi raporu ile aracın boyasının fabrika standartlarında olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 28.02.2019 tarihli ve 2018/1437 E., 2019/378 K. sayılı kararıyla; dava konusu araçta servis kayıtlarına konu olan ve bilirkişi raporlarında nitelikleri belirtilen arızaların davacının onarım hakkını kullanması ile giderildiği, onarım hakkını kullanmasından sonra araçta ortaya çıkan bir arıza bulunmadığının tespit edildiği, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 09.06.2021 tarihli ve 2020/5857 E., 2021/6250 K. sayılı ilamıyla; dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının 19.11.2013 tarihli faturayla sıfır olarak dava konusu aracı satın aldığı, ancak öncesinden aracın, 12.09.2013 tarihli faturayla dava dışı kişiye satıldığı ve adına tescil kaydı yapıldığı, Trafik Tescil Müdürlüğü tarafından 17.09.2013 tarihinde tescil kaydının ayıplı mal kapsamında kapatıldığı, 22.11.2013 tarihinde ise yine ayıplı mal nedeniyle plakasının iptal edildiği, ayıplı mal kapsamında iade edildiği alıcıya bildirilmeden, davacıya sıfır olarak satıldığı anlaşılmakla aracın; satıcı tarafından belirtilmesi gereken sıfır niteliğine aykırı, tüketicinin beklediği faydayı azaltan, hukuki ve ekonomik eksiklik teşkil eden ayıplı mal olarak kabul edilerek karar verilmesi gerektiğinden bahisle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayılı belirtilen kararıyla; bozma ilamına uyularak aynı doğrultuda aracın ayıplı olduğu, araçtaki ayıbın tüketicinin duyduğu güvenin sarsılmasına neden olduğu, araçtan beklediği faydayı azalttığı bu nedenle aracın misli ile değişim koşulları oluştuğu kanaatine varıldığı gerekçesiyle, dava konusu Ford Focus III marka, 2013 model WF0MXXGCBMDR15195 şase nolu 06 AY2940 yakalı aracın davalılar tarafından ayıpsız misli ile değiştirilmesine aynen infaz mümkün olmadığı takdirde İİK'nın 24 üncü maddesinin dikkate alınmasına karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; aracın 04.01.2021 tarihinde trafik kazası geçirdiğini, müvekkilinin karar tarihinden sonra aracın perte çıkarıldığını öğrendiğini, kararın bu haliyle infazının mümkün olmayacağını, dava konusu aracın ayıplı değeri ile güncel olarak satılan ayıpsız modelinin değeri arasındaki farkın bilirkişi aracılığı ile belirlenerek ödenmesi gerektiğini ileri sürerek, hükmün bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalılar vekili;davacıya satılan aracın ikinci el olmadığını, daha önce satılan kişinin vazgeçtiğini, aracın bayiden hiç çıkmadığını, aracın boyasının fabrika standarlarına uygun olduğunun bilirkişi tarafından tespit edildiğini, araçta üretimden kaynaklı bir ayıbın bulunmadığını, 20.08.2010 tarihinde 15.000 bakımın yapıldığını, vites ses şikayeti nedeniylle 15.10.2014 tarihinde her hangi bir proplem görülmediğini, 22.12.2014 tarihinde silkeleme şikayeti nedeniyle araç saç akis lalesinin değiştirildiğini, 3.09.2015 tarihinde titreme ve gaz kesme şikayeti nedeniyle, 3 enjektörün arızalı olduğunun tespit edildiğini, düşük kaliteli yakıt tüketimi nedeniyle arızalanan enjektörlerin değişimine müşteri tarafından izin verilmediğini, araçta gizli ayıp bulunmadığını, kullanıcı hatasından kaynaklı onarımla giderilecek enjektör arızasının gizli ayıp olarak nitelendirilemeyeceğini, misli ile değişimin hakkaniyet ilkesine uygun olmadığını ileri sürerek, hükmün bozumasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, aracın ayıplı olduğu iddiasıyla seçimlik haklardan ayıpsız misli ile değişim istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.09.05.1960 tarihli ve 21/9, 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararları,
2. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un (THKK) 4 üncü maddesi,
3. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun ilamların icrasında "Taşınır teslimi" kenar başlıklı 24 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun ilamların icrasında "Taşınır teslimi" kenar başlıklı 24 üncü maddesi; " ...Borçlu, bu emri hiç tutmaz veya eksik bırakır ve hükmolunan taşınır veya misli yedinde bulunursa elinden zorla alınıp alacaklıya verilir. Yedinde bulunmazsa ilamda yazılı değeri alınır. Vermezse ayrıca icra emri tebliğine hacet kalmaksızın haciz yoliyle tahsil olunur. Taşınır malın değeri, ilamda yazılı olmadığı veya ihtilaflı bulunduğu takdirde, icra memuru tarafından haczin yapıldığı tarihteki rayice göre takdir olunur. Hükmolunan taşınırın değeri, borsa veya ticaret odalarından, olmıyan yerlerde icra memuru tarafından seçilecek bilirkişiden sorulup alınacak cevaba göre tayin edilir." hükmünü havidir.
2. Davacı vekili tarafından, aracın 04.01.2021 tarihinde kaza yaptığı ve karar tarihinden sonra pert total işlemi uygulandığından kararın infazı kabil olmadığı sebepleriyle hüküm temyiz edilmiş ise de, kararda misli ile değişimin mümkün olmaması halinde İİK'nın 24 üncü maddesinin uygulanmasına karar verilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
3. Temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere, kararın bozmaya uygun olmasına, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşen ve usuli kazanılmış hak oluşturan kısımlara yönelik temyiz itirazlarının yeniden incelenemeyeceğinin anlaşılmasına ve özellikle aracın satın alındığı 19.11.2013 tarihinde fatura bedelinin 59.300,01 TL olduğundan, bu bedelden, davacıya sigorta tarafından pert total işlemi sonucu ödenen bedel düşülerek aradaki farkın davalılardan tahsil edileceği hususunun İİK'nın 24 üncü maddesine göre kararın infazı aşamasında icra müdürlüğünce resen gözetilmesi gerektiğinin anlaşılmasına göre, davacı vekili ve davalılar vekilinin temyiz itirazlarının ayrı ayrı reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesin kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davalılara yükletilmesine,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine,
30.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.