Logo

3. Hukuk Dairesi2023/962 E. 2023/1149 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ayıplı araç nedeniyle açılan davada, araç bedelinin iadesi yerine ayıbın giderim bedelinin ödenmesine karar verilmesi üzerine, davacı vekilinin araçtaki ayıpların giderilemediğini ileri sürerek bedel iadesi talebinde ısrar etmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın bozma ilamında belirtilen hususlar ile dosyadaki bilirkişi raporlarına göre araçtaki ayıbın giderilebilir nitelikte olduğu ve davacı vekilinin karar düzeltme sebeplerinin HMK 527/1. maddede öngörülen karar düzeltme şartlarını oluşturmadığı değerlendirilerek davacı vekilinin karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2021/318 E., 2022/59 K.

DAVA TARİHİ : 22.01.2015

KARAR : Davanın kısmen kabulü

KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davacı vekili

Taraflar arasındaki ayıplı mal davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Davacı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, davalılardan Hastalya Otomotiv Yat. ve Paz. A.Ş.'den 05.04.2013 tarihinde diğer davalının ithalatçısı olduğu dava konusu otomobili satın almış olduğunu, aracın farklı tarihlerde sunroof (açılır tavan), emniyet kemeri ve fren balatalarından kaynaklanan arızalar nedeniyle servise götürülmek zorunda kalındığını, ancak yapılan onarım işlemlerinden de netice alınamadığını, aracın ayıplı olduğunu ileri

sürerek, sözleşmenin iptali ile dava konusu otomobil için ödenmiş olan bedelin iadesine karar verilmesini dilemiştir.

II. CEVAP

Davalılar ilk derece yargılama makamına sunmuş oldukları yanıt dilekçeleri ile usuli ve esasa ilişkin gerekçelere dayanarak davanın reddi gerektiği savunmuşlardır.

III. MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 14.07.2016 tarih ve 2015/55 E. ve 2016/584 K. sayılı kararı ile; araçtaki sunroof arızasının nitelik ve niteliği etkileyen niceliğe aykırı olan yada tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren ayıplı mal olarak tespit edildiği, diğer araçtaki kusurların ise üretim hatasından kaynaklanmadığı ve kullanıma bağlı olarak oluştuğunun belirlendiği, araçtaki sunroof arızasının dava tarihi itibariyle 5.000 TL'ye giderilebileceği anlaşıldığından bilirkişi rapor ve ek raporları doğrultusunda davacının araç bedelinin iadesine yönelik talebinin ispatlanamadığından reddine, davacının sunroof arızası nedeniyle davalılardan talepte bulunma, tüketici hakem heyetine başvurma veya dava açma konusunda muhtariyetine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkeme kararına karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 16.04.2019 tarih ve 2016/24020 E., 2019/4949 K. sayılı ilamıyla; HMK'nın 266 ve devamı maddeleri uyarınca çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde hakim, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Bilirkişi raporunu hazırlarken, raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. Bilirkişi raporu Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde bilgi ve belgelere dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak, bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hükme dayanak yapılabileceğinin gözden uzak tutulmaması gerekir. Bu bağlamda temyiz edilen hüküm incelendiğinde; mahkemece hükme esas alınan kök ve ek raporlarında bilirkişiler, dava konusu aracın açılır tavandan kaynaklı ayıplı olduğunu ve bu ayıbın giderimi için 5.000 TL tüketilmesi gerektiğini bildirmişken ve mahkemece de yukarıda da anlatılan şekilde hüküm gerekçesinde bilirkişinin bu tespitlerine yer verilmiş olmasına rağmen devamında davacının araç bedelinin iadesine yönelik talebinin ispatlanamadığından reddine karar verilmiş olması doğru görülmediğinden bahisle bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, Yargıtay bozma ilamına da uyularak devam edilen yargılama kapsamında, tüm tespitler ve bozma ilamında da açıklandığı şekilde; davaya konu araçtaki açılır tavan arızasının dava tarihi itibariyle 5.000 TL’ye giderilebileceği anlaşıldığından, bilirkişi rapor ve ek raporları doğrultusunda davacının araç bedelinin iadesine yönelik talebi söz konusu bu ayıbın niteliği ve bilirkişi tespitleri kapsamında yerinde görülmemiş, ancak davacının aracındaki açılır tavan arızası nedeniyle davalılardan talepte bulunma hakkının bulunduğu tespit edilmiş ve usul ekonomisi gereği bu kapsamda yargılamaya devam olunarak iş bu maddi zarar bakımından davacının davalılardan alacak talebinde bulunabileceği kanaatine varılmış, tanzim ettirilen bilirkişi heyet raporlarının da Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde hazırlandığı anlaşılmış olup, bozma ilamında da açıklandığı üzere; dava konusu aracın açılır tavandan kaynaklı ayıplı olduğu ve bu ayıbın giderimi için 5.000 TL harcanması gerektiği, araçtaki sunroof arızasının nitelik ve niteliği etkileyen niceliğe aykırı olan yada tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren ayıplı mal olarak tespit edildiği kanaatine varılarak, araçtaki diğer kusurların ise üretim hatasından kaynaklanmadığı ve kullanıma bağlı olarak oluştuğu görülmekle, davaya konu edilen araçtaki sunroof arızasından kaynaklı maddi zarar bedeli olan 5.000 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili, fazlaya ilişkin istemlerin ise reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Dairemizin 23.11.2022 tarihli ve 2022/6908 E., 2022/8863 K. sayılı ile ilamıyla dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan ilk derece mahkemesinin kararının onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri

Davacı vekili, araçtaki arızaların tekrarladığını, giderilemediğini, bu nedenle ayıplı aracın iade alınarak bedelinin ödenmesinin gerektiğini hükmedilen tazminatın da az olduğunu beyan ederek Onama ilamının düzeltilmesini mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ayıp iddiasına dayalı misli ile değişim istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. Usuli kazanılmış hak olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK).

2. Bundan başka, Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş olan bu kısımları lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK).

3. Değerlendirme

Karar düzeltme yoluyla incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle uyulmasına karar verilen bozma ilamı ve dosyadaki bilirkişi raporuna göre davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin reddine karar vermek gerekmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE,

Aşağıda yazılı para cezasının düzeltme isteyene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

12.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.