"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1729 E., 2024/189 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Mersin 3. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/1365 E., 2021/724 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; mülkiyeti davacıya ait otogarda bulunan 81 adet bağımsız bölümün 11.02.2015 tarihli sözleşmeyle davalıya kiralandığını, aynı tarihli yer teslim tutanakları ile davalı kiracıya teslim edildiğini, sözleşme gereği davalı kiracı şirket tarafından elektrik aboneliğinin alınması gerektiğini ancak 2015 yılı boyunca abonelik alınmadığını ve elektrik bedellerinin de ödenmediğini, bir kamu hizmeti olan otogar hizmetinin aksamaması adına teslim tarihinden 2015 yılı sonuna kadar 81 adet bağımsız bölüme ait elektrik borçlarının Belediye tarafından ödenmek zorunda kalındığı, Belediye tarafından ödenmiş olan toplam 542.711,33 TL elektrik faturası bedelinin tahsili amacıyla davalı aleyhine takip başlatıldığını ancak davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek; itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili;kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin encümen kararı ile 17.04.2015 olarak revize edildiğini, bu tarihten önceki elektrik kullanımlarından davalı şirketin bir sorumluluğu bulunmadığını, davalı şirketin işletmecilik haklarının kullanılmasına izin vermeyen, dolayısıyla kendi edimini yerine getirmeyen davacının kira sözleşmesine dayanarak davalı şirketten elektrik bedelini talep etmesinin haksız ve kötüniyetli olduğunu, davacının takibe konu edilen elektrik bedelleri ile ilgili iş yerlerinden aidat topladığını, davalı şirketin temerrüdü olmadığından faiz talebinin de haksız olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalının, davacı tarafından ödenen elektrik bedeli borcunun 17.04.2015 tarihinden itibaren yapılan tahsilatların mahsubundan sonra 441.696,00 TL olduğu, bilirkişi raporuyla faturaların ödeme tarihlerinden itibaren işlemiş faizin hesaplandığı gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, itirazın kısmen iptali ile takibin 441.696,00 TL asıl alacak ve 8.062,77 TL işlemiş faiz alacağı üzerinden devamına, davacının icra inkar tazminatı talebinin ile davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı, taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayılı belirtilen kararıyla; istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; yargılama sırasında Danıştayca ihalenin iptaline karar verildiğini, bu nedenle yok hükmünde olan kira sözleşmesine dayalı olarak yapılan icra takibinin ve alacağın geçersiz hale geldiğini, davacının kira sözleşmesinden kaynaklanan haklarını kullanmalarını engellemesine, kendi edimlerini yerine getirmemesine rağmen yapmış olduğu takibin haksız ve kötü niyetli olduğunu, keşif yapılmaksızın elektrik kullanımı yönünden kimin ve hangi miktarda sorumlu olması gerektiği tespit edilmeden kurulan hüküm eksik incelemeye dayalı olduğunu, müvekkilim lehine kötü niyet tazminatının reddedilmesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, kiralanana ait kiraya verene tarafından ödenen elektrik tüketim bedellerinin kiracıdan tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Temyiz olunan kararda belirtilen gerekçeye, kira sözleşmesinde elektrik tüketim bedellerinden kiracının sorumlu olacağının düzenlenmesine, davalının kullanımda olan kiralananın elektrik tüketim bedellerini ödeyen davacının bu bedelleri davalıdan talep etmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, davacının kötü niyetli takip yaptığı ispatlanamadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370/1 maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,18.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.