Logo

3. Hukuk Dairesi2024/1521 E. 2025/698 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İhtiyati tedbirli taşınmazın icradan satışı sonucu uğranılan zararın tazmini istemiyle açılan davada icra memurunun kusurunun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Satış ilanında taşınmaz üzerindeki takyidatlara ilişkin bilgilendirmenin yapılmış olması ve davacının tapu kaydını inceleyerek takyidatları öğrenebilme imkanı bulunması gözetilerek davacının tazminat talebinin reddine ve ilk derece mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2005 E., 2024/316 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 44. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/369 E., 2022/134 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi 2018/342 E. sayılı dava dosyasında tasarrufun iptali istenilen taşınmaz hakkında ihtiyati tedbir kararı verildiğini, Ankara 7. İcra Müdürlüğünün 2014/4366 E. Sayılı icra takip dosyasında borçluya ait taşınmazın cebri icra yolu ile satışa çıkartıldığını, davacının ise bu ihalede taşınmazı alan ilgili kişi olduğunu, müvekkilinin taşınmazı almasından sonra Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen davanın neticelendiğini ve tasarrufun iptaline karar verildiğini, bedelini ödeyerek taşınmazı satın alan müvekkilinin bu davada verilen nihai karar nedeniyle taşınmaz üzerindeki haklarını kaybettiğini, satış ilanında taşınmaz üzerinde ihtiyati tedbir kararı bulunduğunun belirtilmediğini, davacının bunu bilebilme imkanının bulunmadığını ileri sürerek; davanın kabulü ile 259.305,66 TL maddi tazminatın taşınmaz için yapılan masrafların davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; yapılan işlemlerde icra müdürlüğünün hatalı bir işleminin olmadığını, davacının ilgili icra dairesine başvurup dosyayı inceleme hakkı varken bunu yapmadığını, maddi tazminat şartlarının oluşmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ihale alıcısı olan davacı icra müdürlüğüne başvurup icra dosyasını inceleyerek veya tapu sicilinin açıklığı prensibi uyarınca tapu sicil müdürlüğüne başvurarak taşınmaz üzerinde bulunan mükellefiyetleri öğrenebileceği, satışta icra memurlarına atfedilecek bir kusur olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ihale alıcısı olan davacının, icra müdürlüğüne başvurup icra dosyasını inceleyerek veya tapu sicilinin açıklığı prensibi uyarınca tapu sicil müdürlüğüne başvurarak taşınmaz üzerinde bulunan mükellefiyetleri öğrenebileceği, taşınmazın vasıflarında hataya düşürüldüğü iddiasının yerinde olmadığı gerekçesiyle, başvurunun esastan reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekilince temyiz yoluna başvurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; İcra müdürlüğünün hakkında ihtiyati tedbir kararı bulunan taşınmazı, satış ilanında bu hususa ilişkin herhangi bir bilgilendirme yapılmadan satışa sunduğunu, zarara uğrayan müvekkili aleyhine nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca icra memurunun kusurlu eylemi nedeniyle uğranıldığı iddia edilen maddi zararın tazmini istemine ilişkindir.

1. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere ve özellikle davaya konu edilen taşınmazın açık artırma şartnamesi ve tutanağında “7-Tapu sicilindeki diğer bilgiler: Dosyasında” şeklinde açıklamanın bulunduğu, açık artırma ilanında ise “Kaydındaki Şerhler: Dosyasında” şeklinde açıklamanın bulunduğu anlaşılmakla davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2. 20.11.2021 tarihli ve 31665 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve İlk Derece Mahkemesi karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinde; "Maddi tazminat istemli davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur.

" düzenlemesine yer verilmiş olup, tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde Asliye Mahkemelerinde görülen davalar için maktu vekalet ücreti 5.100,00 TL olarak belirlenmiştir.

3. Somut olayda; talep olunan alacak hukuki yapısı nedeniyle bir tazminat alacağı olup, davanın tümden reddine karar verilmesi nedeniyle İlk Derece Mahkemesince davalı Bakanlık lehine maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde nisbi vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/2 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, kararının hüküm fıkrasının (5) numaralı bendinin çıkartılarak yerine ''5- Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT Madde 13/4 uyarınca hesaplanan 5100 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,” bendinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,10.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.