"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3523 E., 2024/300 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara Batı 2. Tüketici Mahkemesi
SAYISI : 2021/184 E., 2022/737 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle: kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı vekili; asıl davada, müvekkilinin 22.09.2013 tarihinde üzerine beton kalıp düşmesi suretiyle iş kazası geçirdiğini, kaza sonrası davalı hastanenin ... Şubesi acil servisine kaldırıldığını ve ameliyata alındığını, sol femur cisim ve femur boyun kırıkları ile sağ ön kol kırıkları nedeniyle dış merkezde cerrahi müdahalede bulunulduğunu, ancak 13 ay boyuncu durumunda iyileşme olmadığını, çektiği acı ve ızdırapların bir türlü hafiflememesi üzerine başka bir ortopedi ve travmatoloji uzmanına muayene olunca önceki ameliyatta matkap ucu unutulmuş olduğunu öğrendiğini, muayene sırasında müvekkilinin fiziki muayene ve grafiklerinden femur boyun kırığının kaynamamış olabileceğinden şüphelenildiğini, bu nedenle müvekkilinin yeniden ameliyat olmak zorunda kaldığını, kemiğe konulan vidalar çıkartıldığında da kırığın hiç kaynamadığının anlaşıldığını, müvekkiline yapılan cerrahi müdahale sırasında kırıldıktan sonra bırakılan matkap ucunun daha büyük bir delik açmaması ve enfeksiyon riskini artırmaması için çıkartılmadığını, müvekkilinin yaşadığı bu durumun iyileşme süresini uzattığını, çalışmasına ve işgücü kaybına neden olduğunu, sürekli rapor almak zorunda kaldığını, halen çalışamadığını, birden fazla cerrahi müdahale geçirdiğini, tüm bu tedavi sürecinde sarf ettiği masrafların matkap ucunun unutulmasının sonucu olduğunu, müvekkilinin yanlış operasyon sonrası yaşam kalitesinin düşmesi ve çalışamamasından dolayı gelir kaybına uğradığını, ayrıca uzun tedavi sürecinin müvekkilinin manevi olarak da yıpranmasına neden olduğunu ileri sürerek; fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, 100,00 TL maddi tazminatın ameliyat tarihi olan 22.09.2013 tarihinden itibaren uygulanacak yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
2. Birleşen davada ise aynı iddiaları ileri sürerek, 5.000,00 TL manevi tazminatın ameliyat tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; ameliyatta matkap ucunun kırılması dolayısıyla müvekkiline kusur izafe edilemeyeceğini, matkap ucunun unutulmadığını, matkap ucunun kırılarak kaldığı yerden çıkartılmasının davacıya daha fazla zarar vereceği düşüncesiyle çıkartılmamasının tıbben doğru bir karar olduğunu, davacıda meydana gelen zararın iş kazası sonucu meydana gelmesi sebebiyle işvereni ve Sosyal Güvenlik Kurulu tarafından karşılanması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayılı belirtilen kararıyla; Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı üyelerinden, Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulundan, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı üyelerinden alınan raporlar ile davacının, iş kazası sonrası götürüldüğü davalıya ait hastanede doktor tarafından yapılan muayenesi sonucunda femur kırığı tespit edilip davacı ve yakınlarının ameliyatın yöntemi ve olası komplikasyonları hususunda usulüne uygun olarak bilgilendirmesi yapılarak acil olarak ameliyat alındığı, hastanenin, doktor ve ameliyat ekibinin ameliyat sürecinde vekalet ilişkisinden kaynaklanan dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirdikleri, ameliyat sırasında matkap ucunun kırılmasının kırık kemiğin kaynaşmasını sağlamak için yapılan ameliyatın olası komplikasyonlarından olduğu, matkap ucunun kemik içerisinde kalmasının sağlık açısından engel olmadığı, yeniden ameliyatın sonuçlarında komplikasyonların oluşma ihtimalinin yüksek olduğu, vücuda zararı olmayan matkap ucu alınmaması uygulamasının yerinde olduğu ve özen yükümlülüğü ihlali olmadığı, davacının matkap ucundan dolayı herhangi bir maluliyetinin söz konusu olmadığı kanaatine varıldığı gerekçesiyle, asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla Mahkemece yargılama sırasında dava konusu olayın niteliğine uygun, akademisyenlerden oluşan konusunda uzman bilirkişi heyeti ile ATK 2. ve 3. İhtisas Kurullarından alınan, hüküm kurmaya, taraf ve kanun yolu denetimine uygun raporlar karşısında; davalı özel sağlık kurumunda, davacıya uygulanan tıbbi tedavi ve gerçekleştirilen ameliyatların tıp kuralarına uygun yapıldığı, hastanın aydınlatılmış onam formları ile ameliyat süreci ve komplikasyonlar konusunda usulünce bilgilendirildiği, davacının ameliyat sonrasında yaşadığı sorunun komplikasyon niteliğinde olduğu ve meydana gelmesinde davalı tarafın kusur ve ihmalinin olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; iddialarını tekrar ederek matkap ucu unutulmasının normal bir durum olmadığını, adli tıp raporlarında bacaktaki kısalmanın değerlendirilmediğini, matkap ucu unutulmasının müvekkilinin iyileşmesine etkisinin değerlendirilmediğini, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesinden alınan rapora ilişkin itirazlarının değerlendirilmediğini, matkap ucunun unutulmasının açıkça davalının kusuru olduğunu, matkap ucu yüzünden kırıklarının kaynamasının geciktiğini tedavi süresinin ve çektiği acının arttığını, manevi tazminat verilmesi gerektiğini belirterek kararı temyiz etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Asıl ve birleşen davalarda uyuşmazlık, vekilin özen borcuna aykırı davranmasından doğan maddi manevi zararın tazmini istemine ilişkindir.
Dosyanın incelenmesi sonucunda, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporları arasında görüş farklılığı bulunmadığı, bilirkişi raporlarında, davacının sol uyluk kemiğinin boynu ile shaftında meydana gelen kırıkların onarılması amacıyla yapılan internal fiksasyon sırasında vidalara yer açmak amacıyla kullanılan matkap ucunun kemik içinde kırıldığı, bu durumun ortopedi ameliyatları sırasında sıkça karşılaşılan bir komplikasyon niteliğinde olduğu, anatomik bölgenin kanlanması ve kemik rezervindeki potansiyel kayıp dikkate alınarak matkap ucunun çıkartmama kararının tıbben doğru ve davacının lehine olduğu, kemik içinde bırakılan matkap ucunun insan vücudu ile uyumlu malzemeden üretildiği, zararının bulunmadığı, davacının iyileşmesini geciktirmediği ve maluliyetine sebep olmadığı, mevcut klinik tablo ile illiyetinin bulunmadığı tespit edilmiş olmakla davalının özen yükümlülüğüne aykırı davranışının bulunmadığı, davacının komplikasyonlara ilişkin aydınlatılmış onamının alındığı anlaşıldığından, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 maddesi uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.