"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2349 E., 2024/260 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Fethiye 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/506 E., 2022/181 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin, Fethiye İcra Dairesi tarafından satışa çıkarılan taşınmaz için adına ihaleye girmeleri konusunda davalılarla anlaştığını, taşınmaz bedelinin 220.000,00 TL olarak belirlendiğini, sözleşme kapsamında müvekkilinin davalı ...'nın banka hesabına toplamda 108.000,00 TL para yatırdığını, müvekkilinin ihale gününden sonra aradığında davalıların gayrimenkulün satış ihalesine itiraz olduğundan yeni satış gününün verilmesini beklediklerini söylediklerini, davalılar ... ve ...'a uzun bir süre ulaşamaması üzerine gayrimenkulü satın almaktan vazgeçtiğini ve ödediği bedelin iadesini talep ettiğini, davalılardan ...'in parayı geri iade edeceğini ancak 45 gün süre istediğini, ancak beklenilen 45 günlük süre içerisinde de müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığını, daha sonra davalı ... tarafından 108.000,00 TL bedelli senet tanzim edilerek müvekkiline verildiğini, ancak kararlaştırılan vade gününde bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine icra satış dosyasına baktığında; ihaleye katılanlar arasında müvekkili veya davalıların yer almadığını görünce dolandırıldığını anladığını ve Fethiye Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduğunu, davalılar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kamu davası açıldığını, verilen mahkumiyet kararlarının kesinleştiğini, davalı ... hakkında müvekkili tarafından Fethiye İcra Dairesinin 2019/683 E. sayılı takip dosyasında başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibinin devam ettiğini, diğer davalılar hakkında başlatılan Fethiye İcra Dairesinin 2019/6725 E. sayılı takip dosyasının davalı ... yönünden kesinleştiğini, davalı ... tarafından yapılan itirazın iptali açılan davanın Fethiye 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/381 E. sayılı dava dosyasında yargılamanın devam ettiğini, müvekkilinin yaşadığı tüm bu olaylar nedeniyle strese bağlı Pnömotoraks ve Herpes Simpleks virüsü teşhisi konulduğunu, davalılara vermiş olduğu parayı geri alamadığı gibi yasal yollara başvurarak alacağına kavuşma çabası içerisinde dava ve takip masrafları yaptığını, avukat ücreti ödediğini, İstanbul-Fethiye arası gidip gelmelerinden doğan konaklama, ulaşım ve diğer günlük ihtiyaçları için masraf yapmak zorunda kaldığını ileri sürerek; şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminat ile 15.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiilin gerçekleştiği tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ...; davacı ile Fethiye İcra Müdürlüğünün 2017/5965 E. sayılı dosyasından yapılacak olan gayrimenkul satışının ihalesine girme konusunda anlaşma sağlandığını, davacı tarafından işlemlerin yürütülmesi için diğer davalı ...'ya vekaletname verildiğini, satış bedeline istinaden Leyla'nın hesabına ödeme yapıldığını, ihaleye girildiğini ancak ihaleden taşınmazın satın alınamadığını, yapılan itirazlar uzun süreceğinden bahisle davacının sözleşmeden kendi hür iradesiyle döndüğünü, davacıya taşınmazın kesin olarak ihaleden satın alınacağı ve kendisine teslim edileceği vaadinde bulunulmadığını, davacı tarafın bu durumu bilmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, alacağı için kendisine senet verildiğini, senedin bir ödeme aracı olduğu asıl olup hukuken davacı tarafın sözleşmeden kaynaklı alacağını tahsil etmiş olduğunun varsayılması gerektiğini, bu nedenle gayrimenkul alımından kaynaklı borcun davacıya ödendiğini, senedin tahsil edilememesinin ise tamamen başka bir hukuki işlem mahiyetinde olduğunu, senet bedeline asıl alacağa yasa gereği faiz işletilmekte olup davacı yanın maddi bir zararının doğmadığını, manevi tazminat koşullarının oluşmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
2. Davalı ...; davalı ... tarafından davacıya alınan bedele ilişkin senet verildiğini, her iki tarafın da kendisine bu senet için herhangi bir kefalet yada imza atmasını teklif dahi etmediğini, çünkü ortada yapılan alışverişin neticelenmemiş ve kendisinin de herhangi bir komisyon almamış olduğunu, davacının yaşadığı sağlık sorunlarından kendisinin sorumlu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
3. Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı tarafından uğradığı iddia edilen zarar ile davalıların haksız fiili arasında uygun illiyet bağının bulunduğu hususunda herhangi bir sağlık raporu, belge, delil ibraz edilemediği, sunulan kira sözleşmesinin davacı adına yapıldığına dair kayıt bulunmadığı gibi sözleşmenin davacı adına yapıldığı kabul edilse dahi konaklama ihtiyacı karşılığı ödenen kira bedellerinin maddi zarar olarak değerlendirilemeyeceği, davacının dolandırıcılık eylemi nedeniyle davalılara ev almak için ödediği bedelin iadesi için yapmak zorunda kaldığı takip ve dava masrafları, avukatlık ücreti ödemeleri ile Fethiye-İstanbul gidiş geliş ve konaklama masrafları taleplerine yönelik bir belge, delil ibraz edilemediği, davalıların eyleminin davacının iç huzurunu bozacak nitelikte olmadığı, davacının vücut bütünlüğünün ihlali ve kişilik haklarına karşı bir saldırının bulunmadığı, malvarlığına yönelik haksız fiilden dolayı manevi tazminat talep edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; karara karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının yargılama gideri, avukatlık ücreti ve ulaşım gideri taleplerinin ayrı bir dava olarak ileri sürülmesinin mümkün olmadığı, yapılan tedavi giderleri, taşınmaz alınamaması nedeniyle ödenmek zorunda kalındığı iddia edilen kira gideri istemine ilişkin zararların dava konusu haksız eylem neticesinde gerçekleştiğinin ispatlanamadığı, mal varlığına karşı gerçekleştirilen dava konusu eylemin kişinin sosyal, fiziki ve kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem kabul edilemeyeceği gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; haksız fiil nedeniyle müvekkilinde meydana gelen hastalıklara ilişkin fotoğraf ve ilaç reçetelerini sunduklarını, illiyet bağının sağlık raporuyla değil Mahkemece kurulacağını, tanık beyanlarının Mahkemece dikkate alınmadığını, müvekkilinin kiralık evlerde kalarak kira ödemesine ve mağduriyet yaşamasına davalıların eylemlerinin sebep olduğunu, dilekçelerinin hukuki deliller kısmında esas numaralarını sundukları dava dosyaları ve icra takip dosyaları incelendiğinde bu dosyalar için yapılan masrafların tespit edilebileceğini, müvekkilinin açmış olduğu davalarda alacağını tahsil edemediğini, müvekkilinin uğradığı maddi zarar neticesinde hem zihinsel hem de fiziksel olarak yıprandığını, kişilik haklarının zedelendiğini ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Temyiz edilen kararda belirtilen gerekçeye, özellikle dava konusu yapılan maddi tazminat kalemlerinin bir kısmının önceden yapılan icra takipleriyle davalılardan talep edilmesine, diğer talepler yönünden zararla eylem arasındaki uygun illiyet bağının varlığının ispatlanamadığının ve manevi tazminat koşullarının bulunmadığının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/1 uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,10.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.