Logo

3. Hukuk Dairesi2024/1877 E. 2024/2332 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı Kurumun, davalı eczane tarafından protokole aykırı olarak fatura edilen reçete bedelleri ve cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Birden fazla reçetenin sistem çıktısına manuel olarak majistral ilaç eklenmesinin sehven gerçekleştirilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olması ve davalının protokol hükümlerine aykırı hareket etmesi gözetilerek, istinaf başvurularının reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1562 E., 2022/2711 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/174 E., 2020/79 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA

Davacı vekili; .... Eczanesi sahibi ve mesul müdürü olan davalı tarafından Kuruma fatura edilen Ekim 2012-Aralık 2012 dönemlerine ait reçetelerde inceleme yapıldığını, reçetelerde majistral ilaç yazılmadığı halde sisteme majistral ilaç kaydedildiğini, reçete arkasına majistral tarife bulunmayan sistem çıktısı eklendiğinin tespit edildiğini, 2012 yılı protokolünün (4.3.6.) ve (5.3.9) maddeleri gereği 22 adet reçeteyle ilgili 380.635,58 TL bedelin ve cezai şart olarak 3.995.342,90 TL bedelin aynı protokolün (4.3.7) maddesi gereğince eczacıdan tahsil edilerek 1. kez uyarılmasının uygun görüldüğünü ileri sürerek; şimdilik 10.000,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile dava değerini 4.375.978,48 TL'ye yükseltmiştir.

II.CEVAP

Davalı vekili; 380.635,58 TL reçete bedelinin davalıya ödenmediğini, bu nedenle davacı Kurumun zararının bulunmadığını, cezai şart talebinin keyfi bir tasarrufla tayin edildiğini, toplam reçete bedelinin 380.635,58 TL olduğu halde 3.995.342,90 TL hesaba nasıl ulaşıldığının anlaşılmadığını, 2012 yılı protokolü uyarınca söz konusu reçetelerin sehven düzenlendiğinin eczacı tarafından beyan edilmesi halinde cezai şartın uygulanmaması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III.İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; eczacıların hastalara teslim edilen reçeteleri kuruma fatura etmeden önce kontrollerini gerçekleştirdikten sonra aylık olarak kuruma fatura etmeleri gerektiği, reçete üzerinde yazılmayan ilacın sistem çıktısında görülmesinin eczacı tarafından göz ardı edilemeyecek bir durum olduğu, reçeteye eklenen majistral ilaç tutarlarının yüksek değerde bulunduğu, ekleme işlemi manuel yapıldığından bunun sehven yapılmış olmasının da olağan bir durum olmadığı, 2012 yılı protokolünün (5.3.9.) maddesinin 2019 yılı protokolünde değiştiği, bu değişiklikle reçete bedelinin 5 katı tutarında cezai şart uygulanacağı, davalının eczanesini 2013 yılı Mart ayında kapatmış olmasına rağmen getirilen değişikliğin lehine olduğu, Yargıtay içtihatları da nazara alındığında davalı eczane lehine olan değişikliğin uygulanması gerektiğinden bahisle, davanın kısmen kabulü ile 380.635,58 TL reçete bedeli ile 1.997.671,45 TL cezai şart bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV.İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

Mahkemesi yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; 2013 yılında davalı eczanenin faaliyetine son verdiğini, 2019 yılı protokolündeki değişikliklerin somut uyuşmazlıkta uygulanamayacağını, 2012 yılı protokolüne göre ceza verilmesi gerektiğini, bunun yanında ıslah dilekçesi verildiği tarihte henüz 2019 yılı protokolünün yürürlükte olmadığını, sonradan meydana gelen bu değişiklik nedeniyle müvekkili aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilemeyeceğini belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili; Mahkemece hüküm altına alınan toplam 1.997.671,45 TL cezai şartın davalının ekonomik mahvına davacının da sebepsiz zenginleşmesine yol açacağını, 2013 yılında eczanenin kapandığını, sözleşme sona erdiği için cezai şartın talep edilemeyeceğini, protokolün 01.02.2012-01.07.2015 tarihleri arasında geçerli olduğunu, davalının meslek icrası için sözleşmeyi mecburen imzaladığını, 2017 yılında açılan dava ile protokol yürürlükten kalktıktan sonra cezai şart talebinde bulunulamayacağını, Mahkemece cezai şartın tamamen kaldırılması veya davalının ekonomik ve mesleki mahvına sebep olacak fahiş cezai şartın indirilmesi ve sembolik hale getirilmesi taleplerini değerlendirilmediğini, davacı Kurumun zarara uğradığına ilişkin soyut beyanının dışında bu ödemenin yapıldığına dair sunduğu bir belge ve beyan olmadığını ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Mahkemece uzman bilirkişilerden oluşan 3 farklı heyetten alınan bilirkişi raporlarının aynı doğrultuda görüş bildirdiği, davalıya ait eczanede değişik tarihli reçetelerde majistral ilaç yazılmadığı halde sisteme majistral ilaç kaydedildiği, reçete arkasına majistral tarife bulunmayan sistem çıktısı eklendiği, birden fazla reçetenin sistem çıktısına manuel olarak majistral ilaç eklenmesinin sehven meydana gelmesinin hayatın olağan akışına uygun bir durum olmadığı, 2019 yılı protokolünde (5.3.9) sayılı maddenin değişikliğe uğradığı, değişikliğin davalı eczacı lehine olduğu, açılan davanın emsal Yargıtay içtihatları gereğince yazılı başvuru kabul edilerek lehe hükümlerin eldeki davada uygulanmasının isabetli olduğu, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin yargılama sırasında verilen ıslah dilekçesine göre belirlenmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Taraf vekilleri; istinaf sebeplerini tekrarlayarak, kararın bozulmasını istemişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı Kurumun sigortalılarına ilaç temin etmek amacıyla imzalanan protokol hükümlerine aykırılık bulunduğu iddiasıyla tahakkuk ettirilen cezai şart ve reçete bedeli alacağının tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. ... Kapsamındaki Kişilerin Türk Eczacıları Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin 2012 yılı protokolünün (5.3.9.) maddesi.

2. ... Kapsamındaki Kişilerin Türk Eczacıları Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin 2019 Yılı Ek Protokolünün 15 inci maddesiyle değiştirilen 2016 yılı protokolünün (5.3.9.) maddesi.

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçeye, özellikle birden fazla reçetenin sistem çıktısına manuel olarak majistral ilaç eklenmesinin sehven gerçekleştirilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olmasına göre, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,16.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.