"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/67 E., 2023/190 K.
Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, davalılardan ...'in ... Noterliğinin 07.03.1996 tarihli gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile almış olduğu Antalya ili Serik ilçesinde bulunan taşınmazı diğer davalı ...'ya ... Noterliğinin 23.08.1996 tarihli sözleşme ile satma vaadinde bulunduğunu, davalı ...'nın ise bu satış vaadine istinaden Serik 2. Noterliğinin 06.03.2002 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile aynı taşınmazı müvekkiline satma vaadinde bulunduğunu, bedelini eksiksiz olarak aldığını ve taşınmazın zilyetliğini fiilen de devrettiğini, müvekkilinin malik olduğu düşüncesi ile iyiniyetli olarak faydalı masraflar yaparak taşınmazın değerini artırdığını fakat arsa sahipleri ile müteahhit olan davalı ...'in arasındaki sözleşmenin feshedildiğini, tapu iptal ve tescil talebine ilişkin davanın reddedilerek kesinleştiğini, sözleşmenin ifa olanağının kalmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere 50.000,00 TL tazminatın ifanın imkansız olduğunun tespit edildiği Serik 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin karar tarihi olan 22.09.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili, inşaatın % 5’ini tamamladıktan sonra sözleşmeyi feshettiklerini, başka bir yüklenici ile arsa sahipleri arasında 20.07.2000 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, davada kendisine husumet düşmediğini, arsa sahipleri ile ibralaştığını savunmuş; diğer davalı ... ise davanın zamanaşımı ve husumet yönünden reddi ile davacının bugüne kadar elde ettiği kira bedellerinin istenen tazminat miktarından düşülmesini ve takas hükümlerinin uygulanmasını talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 19.01.2016 tarihli kararıyla; davacı ile davalı ... arasında yapılan sözleşmenin geçersiz olduğu, geçersiz sözleşme gereğince tarafların aldıklarını geri vermekle yükümlü oldukları gerekçesiyle davalı ...'ya karşı açılan davanın kısmen kabulü ile; 8.210,90 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı ... aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
Mahkemenin 19.01.2016 tarihli kararının süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece verilen 11.03.2020 tarihli ilamla; söz konusu taşınmazın, diğer davalı ve müteahhit olan ...'e kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile özgülenen daire olduğu, bu daireye ilişkin olarak diğer davalı ... ile satış vaadi sözleşmesi yapıldığı, davacının bu daireyi diğer davalı ...'dan alacağın temliki hükümlerine göre aldığı ve aralarındaki sözleşmenin geçerli olarak kurulması sebebiyle aynen ifa yerine geçen müspet zarar talebinde bulunabileceği, mahkemece, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshedildiği gözetilerek, bağımsız bölümün dava tarihi itibariyle belirlenen rayiç değeri de belirlenmek suretiyle davacının alacağının belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle, kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma sonrası yapılan yargılama sırasında davacı vekili ıslah dilekçesi ile talebini 94.500,00 TL'ye arttırmıştır. Vefat eden davalı ... mirasçıları davaya dahil edilmiştir.
Bozmaya uyan Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın kabulü ile 94.500,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı ...'in mirasçıları vekili; önceki bozma ilamında davalı ... aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddine dair karara ilişkin bir değerlendirme yapılmadığı, sadece alacağın belirlenmesi yönünden kararın bozulduğu, bozma kararına uyulmasına rağmen bozma gereğinin yerine getirilmediğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, taşınmaz satış sözleşmesinden doğan müspet zararın tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece; uyulan bozma ilamında gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yapılmasına, bu doğrultuda bilirkişi heyetinden alınan raporun denetime elverişli bulunmasına, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşen kısımlara yönelik itirazlarının incelenemeyecek olmasına, davacının alacağın temlikinden kaynaklanan hakkını davalı müteaahite karşı da ileri sürebileceğinin anlaşılmasına göre, davalı ... mirasçıları vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3. maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439. maddesi gereğince ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
1086 sayılı Kanun’un 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,26.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.