Logo

3. Hukuk Dairesi2024/2084 E. 2024/3511 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hile nedeniyle irade sakatlığıyla akdedilen araç satış sözleşmesinin iptali ve aracın önceki malikine tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Araç satış sözleşmesinin davacının iradesinin hile ile sakatlanması sebebiyle geçersiz olduğu, davalının iyi niyetinin hukuki bir değer taşımadığı ve tescil işleminin idari bir işlem olması nedeniyle mahkemece tescil talebinin reddinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1736 E., 2024/391 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Pazar(Rize) 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/16 E., 2023/337 K.

Taraflar arasındaki araç satış sözleşmesinin iptali, olmadığı taktirde bedel iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından duruşma istemli, davacı vekili tarafından katılma yoluyla duruşmasız olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 05.11.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir

Belli edilen günde gelen davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ...'ın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin esası incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin sahibi olduğu aracını sahibinden.com adlı sitede 10.01.2023 tarihinde 680.000,00 TL üzerinden satışa çıkardığını, aracın bu bedelle satımı konusunda ... isimli kişiyle telefon üzerinden anlaştıklarını ve müvekkilinin hesabına ''kapora'' açıklaması ile 500,00 TL gönderildiğini, satış günü ise davalının aracı ... adına şoför olarak götürmek üzere geldiğini, ...'ın müvekkiline ödemenin yapıldığına dair banka dekontu görüntüsünü gönderdiğini, müvekkilinin de eftnin banka hesabına geçmesini beklemeden noter satış senedini imzaladığını ancak paranın hesabına hiç geçmediğini ve alıcı olarak telefonda görüştüğü kişinin dolandırıldıklarını söylediğini, beyan ederek; ... Noterliğinin 11.01.2023 tarih ve 298 yevmiye numaralı satış işleminin iptaline karar verilmesini, araç satış sözleşmesinin aldatma ve bedelsizlik nedeniyle iptali ile, aracın müvekkil adına trafik tescil ve sicile haciz veya sair tüm takyidatlardan ari surette tesciline hükmedilmesini, bu talebin yerinde görülmemesi haline mahsus olmak üzere ikinci surette fazlaya ilişkin dava ve talep hakkının saklı tutulması kaydıyla 680.000,00 TL tazminatın davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faiziyle birlikte alınarak müvekkile ödenmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; müvekkilinin sahibinden.com isimli site üzerinden dava konusu aracı görerek beğendiğini, ilanda yazılı olan telefonu arayarak kendisini ... olarak tanıtan biriyle konuştuğunu, müvekkilinin de aracı görmek için arkadaşı ile birlikte Ardeşen'e gittiğini, ...'ın çaktırma, senin muhattabın benim şeklinde söylemleri dolayısıyla aracı kendisinin götüreceğini söylediğini, son pazarlık yapılarak aracın 530.000,00 TL bedelle satımı konusunda anlaşmaya varıldığını ve bu bedeli ...'ın bildirdiği hesaplara peyder pey gönderdiğini, sonrasında ...'ın kendisini arayarak dolandırdığını söylediğini, olayda asıl mağdur olanın müvekkili olduğunu, konu edilen satış işleminin usulüne ve yöntemine uygun olarak gerçekleştirildiğini, davacının sahte para transferi ile iddiasına konu ettiği eyleme maruz kalmasında müvekkilinin hiç ilişki ya da dahli olmadığını, bu dava muhatabının müvekkilinin olmadığını savunarak açılan davanın husumetten reddini, aksi halde davanın esastan reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı tarafın aracı esasen kendisinin satın almasına rağmen davacıyı yanıltarak aracın alıcısının Ankara'daki şahıs olduğunu, kendisinin yalnızca aracı götürecek emanetçi olduğunu beyan ederek sözleşmenin yapılması için davacıda esasen mevcut olan hatalı bir kanaati koruma ve sürdürme fiilini gerçekleştirdiği, davalı tarafın yaptığı hilenin dolandırıcılık kast ve menfaati boyutunda olmaması halinde dahi dürüstlük ve temizlik ilkelerine aykırı olacak şekilde davacıda üçüncü şahıs tarafından oluşturulan hatalı kanıyı kuvvetlendirdiği, davacının hak düşürücü süre içerisinde her daim sözleşmeyi iptal edebileceği, bu nedenle taraflar arasında yapılan araç satış sözleşmesinin irade sakatlığı nedeniyle malul olduğu, motorlu araçların tescil işlemi idari bir işlem niteliğinde olup Mahkemece trafik kaydına tescile karar verilemeyeceği, gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile; 53 ABT ... plaka sayılı 2016 model czc625752 motor numaralı wvwzzz16zhm010678 şase numaralı Volkswagen Marka hususi araca ait ... Noterliğinin 11/01/2023 tarihli 0298 yevmiye nolu araç satış sözleşmesinin iptali ile araç mülkiyetinin davacı ... (T.C:...)'e ait olduğunun tespitine, tescil işlemi idari bir işlem niteliğinde olduğundan tescil talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davalı vekili; davacı tarafın iddialarını kabul etmediklerini, olayda mağdur olanın davalı olduğunu, davalının dolandırıcılık kast ve menfaat saiki ile hareket eden taraf olmadığını, davaya konu olayda davacının değil aksine davalının iradesinin hataya düşürüldüğünü, davalının davaya konu olayda zarar gören olduğunu, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; İlk Derece Mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davacı vekili; her ne kadar içtihatlarda idarenin tescile zorlanamayacağı şeklinde gerekçe ile tescil isteminin reddine karar verilmiş ise de araç mülkiyetlerinin tespit işleminin genel mahkemelerin görev alanına girmesi nedeniyle tescil hükmünün genel mahkemeler tarafından verilebileceğinin açık olduğunu, sonra oluşacak takyitaklardan ari surette mülkiyetin davacıya ait olduğunun tespitine şeklinde karar verilmesi gerektiğini, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; ilk derece mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davalı vekili; istinaf başvuru dilekçesinde yer alan beyanlarını tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Katılma yoluyla davacı vekili; istinaf başvuru dilekçesinde yer alan beyanlarını tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, hile ve bedelsizlik iddiasına dayalı olarak noterlikçe yapılan araç satış sözleşmesinin iptali ile önceki malik adına tescili ile bunun mümkün olmaması halinde bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 36 ncı maddesi.

2. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20/d maddesi.

3. Değerlendirme

''.... 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 20. maddesinin (d) bendinde tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirlerinin noterler tarafından yapılacağı belirtilmiştir. Diğer bir anlatımla trafikte kayıtlı araçlar, yapıları itibariyle taşınır mal olsalar da mülkiyetlerinin geçişi taşınır ve taşınmazlardan farklı olarak, özel ve kendine özgü bir düzenlenme koşuluna bağlanmıştır.

Bu açık hüküm karşısında, trafik sicilinde kayıtlı araçların satımına ilişkin bir sözleşmenin hukuki sonuç doğurabilmesi için o sözleşmenin 2918 sayılı Kanun’un 20/d maddesi gereğince resmî biçimde yapılmasının bir geçerlilik koşulu olduğu açıktır. Anılan hüküm ile bir aracın mülkiyetinin geçişi için noterde resmî bir sözleşme yapılmasını zorunlu kılan kanun koyucu, tarafların iradelerinin ancak yasada öngörüldüğü biçimde birleşmeleri durumunda bir değer ifade edebileceğini, aksi hâlde sonuç doğurmayacağını ve geçersiz olduğunu düzenleme altına almak istemektedir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 05.12.2019 tarihli, 2017/13-505 E., 2019/1289 K. Sayılı kararı.)

''Taraflardan biri diğer tarafı hileyle sözleşme yapmaya yöneltmişse hata esaslı olmasa bile aldatılan taraf için sözleşme bağlayıcı sayılamaz. Değinilen koşulların varlığı hâlinde aldatılan taraf, hakkını kullanmak suretiyle hukuki ilişkiyi geçmişe etkili (makable şamil) olarak ortadan kaldırılabilir ve verdiği şeyi geri isteyebilir.'' (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 29.05.2024 tarihli, 2023/(14)7-475 E., 2024/284 K. Sayılı kararı.)

Dosya kapsamının incelenmesinde; davalı iyi niyetli olduğunu ve asıl mağdur olanın kendisi olduğunu savunmuş ise de; araç satış sözleşmesinin satıcı davacının iradesi hile ile sakatlanmış olduğundan geçersiz olduğu, bu sebeple davalının iyi niyetli olup olmamasının hukuken değer taşımadığı, tescil işlemlerinin idari işlem olması ve mahkemece idare yerine geçilerek işlem tesis edilmesinin mümkün olmaması karşısında mahkemece tescil talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

28.000,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin karşılıklı olarak alınarak birbirlerine verilmesine,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.