Logo

3. Hukuk Dairesi2024/2311 E. 2025/417 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Rödövans sözleşmesine konu maden ruhsatının iptali nedeniyle uğranılan zararın tazmini isteminin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, bozma kararında belirtilen hususlara uyularak hüküm verildiği, bozma dışı hususların incelenemeyeceği ve davacının uğradığı zararın denetime elverişli bilirkişi raporu ile tespit edildiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/362 E., 2022/1413 K.

vekili Avukat ...

Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar davacı vekili tarafından duruşma istemli ve davalılardan ... Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 14.01.2025 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde gelen davacı vekilleri Avukat ... ve Avukat ... ile davalı Teck Madencilik San. Tic. AŞ vekili Avukat ..., davalılar ... Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş. ile ... İşletmeleri A.Ş. vekili Avukat Bengü Kayalak’ın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin daha derinlemesine incelenmesi ve bu konuda bir araştırma yapılması gerektiği heyetçe zorunlu görüldüğünden, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 24/1 maddesi ve Yargıtay İç Yönetmeliği'nin 21/3 maddesi uyarınca görüşmenin bırakıldığı 21.01.2025 tarihinde dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkili ile davalı ... Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş. (... A.Ş.) arasında Ekim 1989 başlangıç tarihli rödovans sözleşmesi düzenlendiğini, davalıların müşterek kusurlu hareketleri ile idare mahkemesi tarafından sözleşmeye konu maden ruhsatının iptal edildiğini ve hak sahibi olduğu maden sahasındaki menfaatlerinin yok olduğunu, sözleşmeden umulan gelirden mahrum kalındığını, diğer davalıların dava konusu maden sahasının perde arkası işleticileri olup ocağın yıllarca üretime geçilmeden bekletilmesinden ve nihayet ruhsatın iptal edilmesinden sorumlu olduklarını, davalı şirketlerin adreslerinin ve şirket ortaklarının aynı olduğunu ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 5.000.000,00 TL'nin temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekilleri; ayrı ayrı davanın reddini istemişlerdir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 16.11.2017 tarihli kararıyla; davanın kabulüne, (taleple bağlı kalınarak) 5.000.000,00 TL işletme payı bedelinin 01.11.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; karara karşı süresi içinde davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin 26.12.2018 tarihli kararıyla istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

1. Dairece verilen 03.12.2019 tarihli ilamla; davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, davalılar ... İşletmeleri A.Ş. ve Teck Madencilik San. Tic. A.Ş.nin husumete ilişkin temyiz itirazları yönünden, sözü geçen şirketlerin farklı tüzel kişiliklere sahip oldukları nazara alınmadan yazılı şekilde karar verilmesinin doğru görülmediği, Mahkemece, önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak konusunda uzman içerisinde maden ve jeoloji mühendislerinin de olacağı bilirkişi heyetinden, komşu İR:4252 nolu ruhsat alanında tespit edilen bakır rezervi baz alınmaksızın çelişkileri gideren, tarafların rapora itirazlarını karşılayan, objektif ve bilimsel verilere dayanan, Yargıtay ve taraf denetimine elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, itiraza uğramış çelişkili bilirkişi raporlarından ek rapor benimsenerek yazılı şekilde karar verilmiş olmasının doğru görülmediği gerekçesiyle, kararın bozulmasına karar verilmiştir.

2. Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın kısmen kabulüne, 5.000.000,00 TL alacağın temerrüt tarihi 01.11.2010 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalı ... Maden San. ve Tic. A.Ş. (Artvin Bakır Maden İşletmeleri A.Ş.)'den tahsiline, Çayeli Bakır İşletmeleri A.Ş ve Teck Madencilik San. ve Tic. A.Ş. yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davacı vekili ve davalılardan ... AŞ. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1.Davacı vekili; dava konusu maden sahasının iptaline dair sebeplerden davalıların sorumlu olduklarını, müvekkili ile sözleşme yapan davalı dışında diğer davalıların Maden Kanununun emredici hükümleri sebebiyle, maden sahasını âkid şirket üzerinden, sermaye değişiklikleri yaparak uhdelerinde bulundurduklarından, sözleşmenin de tarafı haline geldiklerini, her üç davalının da birlikte hareket ettiklerini, sadece kağıt üzerinde unvanlarının farklı olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.

2-Davalı ... AŞ vekili; davacının talepleri zamanaşımına uğradığı halde Mahkemece bu itirazın değerlendirilmediğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunun bozma ilamının gereklerini karşılamadığını, tamamen varsayımlara dayalı rezerv oranları üzerinden hesaplama yapıldığını, dava konusu maden sahasında bakır rezervi bulunmadığının dosya kapsamı ile de sabit olduğunu, maden sahası işletme ruhsatının iptalinde kusura ilişkin olarak hiçbir değerlendirme yapılmadığı yönündeki itirazlarının dikkate alınmadığını, iptal kararında müvekkil şirketin hiçbir kusuru bulunmadığını ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, rödövans sözleşmesine konu maden ruhsatının iptali nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.

Mahkemece uyulan bozma kararında belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verilmiş olmasına, bozma kararının kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmamasına, davacının uğradığı zararın denetime elverişli bilirkişi raporu ile tespit edildiğinin anlaşılmasına göre, tarafların temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370/1 maddesi uyarınca ONANMASINA,

28.000,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalı ... A.Ş.den alınıp davacıya verilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz harcının mahallinde temyiz eden davacıdan alınmasına, bakiye temyiz harcının temyiz eden davalı ... A.Ş.ye yükletilmesine,

21.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.