Logo

3. Hukuk Dairesi2024/2773 E. 2025/2077 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya borç olarak verildiği iddia edilen paranın ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, banka havale dekontlarında paranın gönderilme sebebi "borç olarak aktarılan" şeklinde belirtilmiş olması ve davalının aksini ispatlayamaması nedeniyle, davacının davalıya borç verdiğini ispatladığı kabul edilerek, davalının itirazının kısmen iptaline ve takibin devamına karar verilmiş, ilk derece mahkemesi ve istinaf mahkemesi kararları onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1561 E., 2024/610 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2021/687 E., 2022/576 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkili firma ile davalı firma yetkililerinin Tekirdağ İli, Süleymanpaşa İlçesi, Gazioğlu Köyü, ... Mevkii, 127 ada 1 parselde bulunan gayrimenkulün üzerine okul binası yapılması ve bu binanın kiralanması hususunda anlaşarak 16.06.2017 tarihli kira sözleşmesi ve eki sözleşmeyi yaptıklarını, kiracı olan müvekkili tarafından tüm edimlerin yerine getirildiğini, ancak davalının okul inşaatını tamamlamakta güçlük çektiğini, bu aşamalarda davalı şirket yetkililerinin inşaatı bitirebilmek için müvekkilinden borç para istediğini, müvekkilin de okulun bir an önce bitirilebilmesi için davalı şirket hesabına 13.12.2018 tarihinde 600.000,00 TL, 30.01.2019 tarihinde 400.000,00 TL, 06.02.2019 tarihinde 240.000,00 TL, 13.02.2019 tarihinde 50.000,00 TL, 13.02.2019 tarihinde 200.000,00 TL, 14.02.2019 tarihinde 100.000,00 TL, 02.04.2019 tarihinde 50.000,00 TL, 26.04.2019 tarihinde 250.000,00 TL'yi gönderdiğini, ayrıca davalı adına ... İnşaat firmasına 18.03.2019 tarihinde 172.500,00 TL, 02.04.2019 tarihinde 92.000,00 TL, 05.04.2019 tarihinde 79.000,00 TL, 11.04.2019 tarihinde 94.432,48 TL, davalı adına ... ... firmasına 02.04.2019 tarihinde 85.181,25 TL, 09.04.2019 tarihinde 65.000,00 TL ödendiğini, davalı şirketin borç olarak ödenilen parayı geri vermekten imtina etmesi nedeniyle Tekirdağ 2. İcra Dairesinin 2020/4 E. sayılı dosyasında asıl alacak ve işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.903.639,08 TL tutarında davaya konu icra takibinin başlatıldığını, takibe davalı tarafından haksız olarak itirazda bulunulduğunu ileri sürerek; borçlunun itirazının iptali ile takibin devamını, davalı hakkında %20 den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; taraflar arasındaki ... ilişkinin 16.05.2017 tarihili kira sözleşmesinden kaynaklandığını, Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunu, taraflar arasında işbu dava dışında ayrıca Tekirdağ 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/105 E. ve Tekirdağ 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/88 E. sayılı dosyalarında itirazın iptali talepli davaların açıldığını, bu davaların aynı kira sözleşmesinden kaynaklı olması nedeniyle davaların birleştirilmesi gerektiğini, taraflar arasında ödünç para ilişkisinin bulunmadığını, davacı şirketin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirememesi nedeniyle inşaata sözleşmede belirtilen tarihten 2 yıl geç başlandığını, aradan geçen sürede artan inşaat maliyetleri nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını, davacı şirketin ortaya çıkan zararı karşılayacaklarını taahhüt ettiğini ve bu taahhütleri doğrultusunda davaya konu ödemeleri yaptıklarını savunarak, davanın reddini ve davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasında Tekirdağ İli, Süleymanpaşa İlçesi, Gazioğlu Mahallesi 127 ada 1 parselde bulunan taşınmaza okul binası yapılması ve binanın kiralanması üzerine sözleşme yapıldığı, dosyaya sunulan ödeme makbuzlarına göre davacı tarafından banka aracığı ile davalı hesabına 8 adet

borç olarak aktarılan açıklamalı toplam 1.890.000,00 TL

ödeme yapıldığı, davalının gönderilen paraların kira sözleşmesinden kaynaklanan zarar karşılığı gönderildiği iddiasını ispatlayamadığı, davacının üçüncü şahıslara yapmış olduğu 588.111,25 TL ödeme yönünden davalıya ödünç para verdiğini ispat edemediği, söz konusu ödemelerin bir takım malzeme veya hizmet bedellerinin ödemeleri için üçüncü kişilere yapılan ödemeler olduğu, davacının sözleşmeye konu alacağı yönünden davalıyı icra takibi tarihinden önce temerrüde düşürmediği, davacının işlemiş faiz yönünden talebinin reddinin gerektiği, davacının alacağının sözleşme kapsamında belirlenebilir olduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, davalının Tekirdağ 2. İcra Dairesinin 2020/4 E. sayılı icra dosyasında yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile icra takibinin 1.890.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, davacının asıl alacak yönünden fazlaya ilişkin talebi ile işlemiş faize dair talebinin reddine, davalının icra dosyasında uygulanan faiz oranına yapmış olduğu itirazın reddine, asıl alacak miktarının %20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş; karara karşı, taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Mahkemece verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; Mahkemece reddedilen miktar yönünden dinlenilen tanık beyanlarının dikkate alınmadığını, ödünç ilişkisinin ispatında yazılı delil aranmadığını, müvekkili tarafından ... ve ... isimli firmalardan malzeme alınarak davalı firmaya verildiğinin tanık beyanları, faturalar ve sevk irsaliyeleri ile ispat edildiğini, davalının da bu malları almadığına dair bir iddiasının bulunmadığını ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.

2. Davalı vekili; taraflar arasındaki ... ilişkinin kira sözleşmesinden kaynaklı olması nedeniyle davanın Sulh Hukuk Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, davacının sözleşme içerisindeki ödemelerini müvekkiline verilmiş borç gibi göstermeye çalıştığını, her iki tarafın ticari şirketi olduğu nazara alındığında taraflar arasında ödünç ilişkisinin yasal olarak kurulamayacağını, davada taraflar arasındaki ilişkinin net olarak ortaya konulması ve hukuki değerlendirmelerin yapılabilmesi için taraflar arasında görülen ve birleştirilmesini talep ettikleri dosyaların bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini, Mahkemece birleştirme taleplerinin dikkate alınmadığını, müvekkili adına kayıtlı olan Tekirdağ İli Süleymanpaşa İlçesi Gazioğlu Mahallesi ... mevkii 126 ada 1 parselde kayıtlı 2 no'lu malikanenin davacı şirkete Özel Okul teşvik kredisi başvuruları sonuçlanana kadar finansman oluşturmak ve kredi kullanmak maksatlı geri alınmak şartıyla satışının yapıldığını, satışı yapılan malikanenin değerinin 2.750.000,00 TL olmasına rağmen satışın 750.000,00 TL olarak gösterildiğini ve davacının da bu miktarı ödediğini, davacının taşınmazı müvekkiline iade etmediği gibi bakiye bedeli de ödemediğini, Mahkemece bu hususların dikkate alınmaksızın karar verildiğini, davaya konu iddia edilen alacağın likit olmadığını, icra inkar tazminatına hükmedilmeyeceğini, davacı şirket aleyhine Tekirdağ Ticaret Mahkemesinin 2022/333 E. sayılı dava dosyası ile kayyum atanmasına ilişkin dava açıldığını, iş bu davanın sonucunun beklenmesine karar verilmemiş olmasının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, borç olarak verilen paranın ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 6. maddesi gereğince herkes iddiasını ispatla yükümlü olup, bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190. maddesinde “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.” şeklinde düzenlenmiştir.

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarının doğru şekilde belirlendiği, banka havale dekontlarında paranın gönderilme sebebi konusunda borç olarak aktarılan açıklaması bulunduğu, davacının davalıya bu miktar kadar borç verdiğini ispatladığını, davalının davacı ile aralarında bir ödünç ilişkisinin bulunmadığını yasal delillerle ispatlayamadığı, davacının ise, üçüncü şahıslara yapmış olduğu ödemelerin ödünç ilişkisi kapsamında davalıya yapıldığını ispat edemediği, bu hususun tanıkla ispatının mümkün olmadığı anlaşılmakla, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.