"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/124 E., 2022/178 K.
Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
Davacı vekili; davacının, 17.10.2012 tarihinde yapılan ihale sonucunda davalı ile imzaladığı kira sözleşmesi ile yurt olarak işletilmek üzere 285 ada 4 nolu parselde yer alan binayı kiraladığını, davacı kiracının binayı ve metal aksamını boyattığını, yüksek miktarda masraf yaptığını, kiraya verenden kaynaklanan sorunlar nedeni ile kiralananı yurt olarak işletmesinin mümkün olmadığını, yurt ruhsatı almak için milli eğitim müdürlüğüne başvurduğunda binada deprem mevzuatına göre güçlendirme yapılıp yapılmadığı, depreme dayanıklı olup olmadığına dair belge istendiğini, ayrıca yapı kullanma izin belgesinde yapı denetimi yetkililerinin isim ve imzalarının bulunmadığının da tespit edildiğini, davalıya müracaat ettiğinde binanın güçlendirmesinin yapılmadığını belirterek sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini, kiraladığı binayı yurt olarak 32 ay işletip kar elde edeceği inancı ile masraflar yaptığını, 72 öğrenci kapasiteli kiralananın işletme süresine ilişkin kârdan mahrum kaldığını, binada işletilecek kantin ve ekstra hizmetler sebebi ile zararının bulunduğunu, zararın giderilmesi için yapılan müracaatlardan olumlu sonuç alınamadığını ileri sürerek; 12.315,00 TL faydalı ve zorunlu masraf bedeli ile kâr kaybı şimdilik 5.000,00 TL'nin ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile mahrum kalınan kâr yönünden talebini 73.155,00 TL'ye yükseltmiştir.
II.CEVAP
Davalı vekili; 05.11.2012 tarihinde yapılan kira sözleşmesi ile 285 ada 4 nolu parselde yer alan binanın davacıya teslim edildiğini, davacının yükümlülüklerini yerine getirmeyerek yurt açmak için gerekli ruhsatı alamadığını, davacının ruhsat alamama gerekçesi olarak "eski binalara yapı güçlendirme belgesi" arandığını gösterdiğini, bu durum üzerine sözleşmeyi feshettiğini, davacının ödediği kira ve kesin teminatın iade edildiğini, sözleşme gereğince davacının herhangi bir talepte bulunamayacağını, söz konusu binaya depreme dayanıklılık ve kullanma gerekleri açısından yapı güçlendirmesi gerektiğinden, müstecirin ve öğrencilerin mağdur olmaması için sözleşme feshedilerek davacının ödediği kira bedellerin iade edildiğini, önceki senelerde de bu binanın yurt olarak kullanıldığını ve ruhsat sorunu olmadığını, davacının ruhsat almak için geç başvuruda bulunduğunu, sözleşme gereğince kiracının bakım onarım boya ve badanadan sorumlu olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemecenin, 27.05.2015 tarihli kararıyla; faydalı ve zorunlu ntelikteki boya ve alçı imalatlarının imal tarihi itibarıyla 13.420,25 TL değerinden yıpranma payı düşülmüş bedeli 12.078,22 TL'nin ve davacının aynı özelliklere sahip bir taşınmazı kiralayabileceği 6 aylık süreye ilişkin kâr kaybının benzer iş yerlerinin ortalama gelir ve giderleri dikkate alındığında 73.155,00 TL olabileceği, ilçe nüfusu, üniversite bulunması, ülkenin genel ekonomik koşulları ve mevcut enflasyon durumu nazara alınarak takdiren %30 hakkaniyet indirimi yapılması gerektiğinden bahisle; talebinin kısmen kabulüne, 51.208,50 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
1.Yargıtay (Kapatılan) 6. Hukuk Dairesinin 07.04.2016 tarihli ilamıyla; tarafların sair temyiz itirazları reddedilerek, kâr kaybı yönünden Mahkemece öncelikle yurt işletmeciliği konusunda uzman bilirkişi ve hesap uzmanı bilirkişi tayin edilerek denetime elverişli rapor alınması suretiyle karar verilmesi, ayrıca kâr kaybından hakkaniyet gerekçesiyle yazılı şekilde indirime gidilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle karar bozulmuştur.
2.Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın kısmen kabulü ile 12.078,22 TL faydalı ve zaruri masraf bedeli ile 15.046,56 TL mahrum kalınan kârın 5.000,00 TL'sinin sözleşmenin feshedildiği 08.07.2013 tarihinden, 10.046,56 TL'sinin ıslah tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili; bozma sonrası alınan bilirkişi raporlarının birbirleri ile çelişkili olduğunu, son alınan rapor yerine en düşük bedelli raporun hükme esas alındığını, gerekçeli kararda hangi rapora dayanıldığının açıkça ve gerekçesi ile belirtmediğini, bilirkişi raporlarının hiçbirinin alanında uzman bilirkişilerce hazırlanmadığını, bozma ilamıın gereklerinin yerine gelmediğini ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir .
2.Davalı vekili; alınan raporların çelişkili olduğunu, bozmaya uygun rapor alınmadığını, davacının başka işten elde ettiği gelirlerin dikkate alınmadığını, gelir elde etmeyeceğinin düşünülemeyeceğini, bilirkişi raporlarının neredeyse hepsinde çalışan sayısının davacı lehine düşük tutulduğunu, raporlar arasında afaki farklar olduğunu, bozma ilamı kapsamında uzman bilirkişiden hakkaniyetli hesaplamalar içeren bir rapor alınarak karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, kira sözleşmesinin feshinden kaynaklı kâr kaybı ve kiralanana yapılan faydalı ve zorunlu masraf bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulmasına karar verilen bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapıldığı, bozmanın kapsamı dışında kalan hususların incelenmesinin artık mümkün olmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporundaki hesaplamanın yerinde olduğunun anlaşılmasına göre, taraf vekillerinin temyiz itirazlarını reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Mahkeme kararının ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3. maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
15.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.