Logo

3. Hukuk Dairesi2025/1178 E. 2025/2090 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Adi ortaklık sözleşmesinin sona ermesinden sonra, sözleşmeye konu taşınmazın tahliye edilmemesi sebebiyle cezai şart ve ecrimisil alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Zamanaşımı itirazının değerlendirilmesinin yerinde olduğu, kefalet sözleşmesinin geçerli olduğu ve adi ortaklık sözleşmesinin davalılar tarafından kabul edildiği gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/283 E., 2022/579 K.

Mahkeme kararının taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece kararın onanmasına dair verilen kararın davalılar vekili tarafından düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davacı ile davalıların 01.04.2009 tarihinde adi ortaklık sözleşmesi imzaladıklarını, sözleşmeye göre; davacının kendisine ait olan ... adresindeki dükkanı davalıların kullanımına tahsis edeceği, davalıların da deri ve konfeksiyon işi ile iştigal edip bu ticari ortaklık sonucu davacıya ticari ortaklığın öngördüğü %10 hisseyi verecekleri, davacının kira bedeli talep etmeyeceği, adi ortaklığın 31.03.2010 tarihinde hiçbir ihtar ve ihbara gerek kalmaksızın kendiliğinden fesholunacağının kararlaştırıldığını, ne var ki davalıların sözleşmenin bitim tarihinden sonra davaya konu dükkanı fuzulen işgal ettiklerini ve herhangi bir bedel ödemediklerini, bunun üzerine davacının davalılara gönderdiği ihtarname ile sözleşmede öngörülen cezai şartı ve ecrimisil bedelini ödemeleri aksi takdirde yasal yollara başvuracağı hususunda ihtarda bulunduğunu, davalıların bu ihtara da uymayarak edimlerini yerine getirmediklerini, bu nedenle alacaklarının tahsili için başlatılan icra takibine davalıların haksız olarak itiraz ettiklerini ileri sürerek; icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili; davalıların Mernis adreslerine göre İstanbul Mahkemelerinin yetkili olmadığını, dava dilekçesinin tebliğinin usulsüz olduğunu, davacı tarafından başlatılan takibe 01.09.2015 tarihinde itiraz edildiğini, takibin yasal ve geçerli bir takip olmadığını, dayanılan sözleşmedeki imzaya itirazları olduğunu, ayrıca davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davalılardan ...'in kefaletinin yasal şartları taşımadığını savunarak davanın reddini ve davacının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece verilen 12.04.2016 tarihli ve 2015/424 E., 2016/132 K. sayılı kararla; itirazın iptali davasına bakılabilmesi için öncelikle takibin yetkili icra dairesinde yapılması gerektiği, somut olayda borçlu tarafından icra dairesinin ve Mahkemenin yetkisine de itiraz edildiği, bu nedenle yetkili icra dairesince borçluya yeni bir ödeme emri tebliğ etme yükümlülüğü yerine getirilmeden geçerli ve yetkili bir icra dairesinde yapılmış bir icra takibinden söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

Dairemizin 25.04.2018 tarihli ve 2016/14445 E., 2018/4538 K. sayılı ilamıyla; taraflar arasındaki adi ortaklık sözleşmesine konu taşınmazın Çarşıkapı Cad. No:58 Beyazıt/ İstanbul adresindeki dükkan olduğu, sözleşmenin ifa yeri Beyazıt/İstanbul olduğundan icra takibinin yetkili icra dairesinde yapıldığı gerekçesiyle karar bozulmuştur.

Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; zamanaşımı def'inin süresinde olduğu, adi ortaklıktan ... alacak için öngörülen beş yıllık zamanaşımı süresinin ortaklığın sona ermesi ile işlemeye başlayacağı, davaya konu adi ortaklık nedeniyle başlatılan takibin incelenmesinde takibin 100.000,00 USD cezai şart ve taşınmazın tahliye edilmediği her ay için toplamda 640.000,00 USD kira bedeli cezai şarta ilişkin olduğu, 100.000,00 USD cezai şartın adi ortaklığın sonlandığı tarihte doğacağı ve bu alacak kalemi için zamanaşımı süresinin dolduğu, taraflar arasında yapılan anlaşmada davalı ...'ın taşınmazı tahliye etmediği her ay için 10.000,00 USD ödeyeceğinin kararlaştırıldığı, bu durumda alacağın taşınmazın tahliye edilmediği her ay için doğacağı bu nedenle de dönemsel edim niteliğinde bulunduğu ve zamanaşımının alacağın doğduğu tarihten itibaren başlayacağı gözetildiğinde her ay için 10.000,00 USD alacağın takip tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre için 60 ay x 10.000,00 USD'lik kısmın ise talep edilebilir olduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile icra dosyasına yapılan itirazın 600.000,00 USD bakımından iptali ile takibin bu tutar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin ve icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; karara karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

IV. TEMYİZ

Dairenin 28.05.2024 tarihli ve 2023/1883 E., 2024/1743 K. sayılı kararıyla, derece Mahkemelerinin zamanaşımına yönelik değerlendirmelerinin yerinde bulunmasına, davalı ...'in kefaletinin 6101 sayılı Kanun'un 1. maddesi atfıyla 818 sayılı Kanunun 483 vd. maddelerine uygun olarak tesis edilmiş olmasına, alacak likit olmayıp yargılama gerektirdiğinden icra inkar tazminatına hükmedilmemesinin yerinde bulunmasına, ayrıca dayanılan adi ortaklık sözleşmesinin davalılarca kabul edildiğinin taraflar arasında görülen men-i müdahale davası dosya içeriğinden de anlaşılmasına göre Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

V. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Sebepleri

Davalılar vekili; adi ortaklık sözleşmesindeki imzaya itiraz edilmesine rağmen sözleşme aslı celbedilip imza incelemesi yapılmadan sözleşmedeki cezai şart hükmüne göre hüküm kurulduğunu, kefaletin geçersizliğine ve her halükarda davalı ...'e husumet yönetilemeyeceğine dair itirazlarının tartışılmadığını, davanın görev yönünden reddi gerektiğini, adi ortaklık sözleşmesi kapsamında tasfiye gerçekleşmeden davacı ortağın alacak talep edemeyeceğinin gözetilmediğini, adi ortaklığın tasfiyesine dair bir Mahkeme kararının bulunmadığını, Mahkemenin sözleşmenin zamanaşımına uğradığını kabul etmesine karşılık ecrimisil hesabını sözleşmeye göre yapmış olmasının çelişkili olduğunu, davacının aynı anda “cezai şart, kira ve ecrimisil” talep ettiğinin gözetilmediğini, sözleşmedeki cezai şart hükümlerinin genel işlem koşullarına aykırı, geçersiz ve her halükarda davalıların ekonomik mahvına sebebiyet verecek tutarda fahiş olduğunu ileri sürerek, kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, adi ortaklık sözleşmesinin sona ermesinden sonra, sözleşmeye konu edilen taşınmazın teslim edilmemesi nedeniyle cezai şart ve ecrimisil alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

Karar düzeltme yoluyla incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle Mahkemece zamanaşımına yönelik değerlendirmelerin yerinde bulunmasına, davalı ...'in kefaletinin 6101 sayılı Kanun'un 1. maddesi atfıyla 818 sayılı Kanunun 483 vd. maddelerine uygun olarak tesis edilmiş olmasına, ayrıca dayanılan adi ortaklık sözleşmesinin davalılarca kabul edildiğinin taraflar arasında görülen men-i müdahale davası dosya içeriğinden anlaşılmasına göre davalılar vekilinin karar düzeltme dilekçesinde bildirdiği sebeplerin reddi gerekmiştir.

VI.KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalılar vekilinin yerinde bulunmayan karar düzeltme isteminin REDDİNE,

Aşağıda yazılı para cezası ile bakiye karar düzeltme harcının düzeltme isteyene yükletilmesine,

14.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.