"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2022/500 D. İş, 2022/500 K.
İtiraz Hakem Heyeti kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; 22.10.2019 tarihinde davacının yolcu olduğu motosiklet ile plakası tespit edilemeyen başka bir motosikletin karıştığı trafik kazasında davacının yaralandığını ve malul kaldığını, zararın giderilmesi için davalı kuruma başvuru yapıldığını ancak olumlu yanıt alınamadığını iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 4.750,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile 250,00 TL geçici bakıcı giderinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının başvurusunun reddedilmediğini eksik evrakların istendiğini, davacının bu eksik evrakları sağlamak yerine iş bu başvuruyu yapmasının yerinde olmadığını talebin usulden reddi gerektiğini, alınan maluliyet raporu yürürlükteki yönetmelik hükümlerine uygun olmadığından davacının yetkili sağlık kuruluşuna yönlendirildiğini ve rapor istendiğini, maluliyet raporunun sağlanmadan iş bu başvurunun yapılmasının yerinde olmadığını, maluliyet raporunun hatalı olduğunu hükme esas alınamayacağını, aldıkları medikal firma raporu ile çeliştiğini, davacının kazaya ilişkin iddialarının ispata muhtaç olduğunu, kazaya varlığı tespit edilemeyen aracın neden olduğunun ispat edilmesi gerektiğini, soruşturma aşamasında şikayetçi olunmadığından tazminat hakkı kalmadığını, kusur tespitinin yapılmasının mümkün görünmediğini, tazminat hesabının TRH-2010 Yaşam Tablosu ve % 1,8 teknik faiz ile yapılması gerektiğini, müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, istiap haddinin aşıldığını, geçici bakıcı giderinin poliçe kapsamında olmadığını, temerrüt gerçekleşmediğinden faiz talebinin yerinde olmadığını, vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (AAÜT)'ne göre belirlenen rakamın 1/5' i oranında olması gerektiğini savunarak talebin reddini istemiştir.
III. UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların iddia ve savunmaları, sunulan delillere göre ve “...davacı tarafça Kaza Tespit Tutanağı ibraz edilmiş ise de söz konusu belgeler münhasıran davacı taraf beyanlarını içermekte olup objektif olarak dava konusu kazayı ispata yarar kolluk ve savcılık soruşturma evrakı ile soruşturma sonucuna ilişkin (daimi arama kararı, takipsizlik kararı, iddianame gibi) herhangi bir belge ibraz edilmediği gibi, somut olaya ilişkin herhangi bir tanık beyanı, olay yeri incelemesi, kamera kaydı gibi başkaca bir delilin de bulunmadığı...” gerekçesiyle usulüne uygun yapılmayan başvurunun usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İTİRAZ
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekilince itiraz edilmesi üzerine; İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının trafik kazası neticesi yaralandığı belirlenmekle davacı vekilinin itirazlarının kabulüne, Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, tarafların iddia ve savunmaları, sunulan deliller ve benimsenen bilirkişi raporları doğrultusunda hesaplanan tazminatın poliçe limiti aştığını bu nedenle sürekli iş göremezlik tazminatı olarak 390.000,00 poliçe limiti sınırlı olarak ve geçici bakıcı gideri olarak 2.803,92 TL' ye karar verilebileceğini ancak davacı talebini ıslah etmediğinden taleple bağlı kalınarak 4.750,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile 250,00 TL geçici bakıcı giderinin 10.08.2021 tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacının yabancı uyruklu olduğunu, teminat yönünden mütekabiliyet araştırılarak, teminat yatırması gerekiyorsa teminat yatırması için süre verilerek yargılamaya devam edilebileceğini bu hususun bozma sebebi olduğunu, kazanın oluşunun ispat edilemediğini, kusur durumunun ispat edilemediğini, kusur durumunun belirlenmesi için denetime elverişli rapor alınmadığını, kusur durumunun belirlenmesi için keşif gerektiğini, bu nedenle uyuşmazlığın tahkim yargılamasına uygun olmadığını, davanın usulden reddi gerektiğini, kusur tespit edilemiyorsa eşit kusur kabul edilmesi gerektiğini, istenen eksik evraklar tamamlanmadan sigorta tahkime başvurulmasının hatalı olduğunu, talebin bu nedenle de usulden reddi gerektiğini, hesaplamanın % 1,65 teknik faiz ile yapılması gerektiğini, maluliyet oranını hatalı belirlendiğini, medikal firma görüşü ile rapor arasında çelişkiler bulunduğunu, müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, istiap haddi aşılarak motosiklete binildiğini, geçici bakıcı giderinin poliçe kapsamında olmadığını, temerrüt gerçekleşmediğinden faiz talep edilemeyeceğini, vekalet ücretinin AAÜT'ye göre belirlenen rakamın 1/5'i oranında olması gerektiğini belirterek kararı temyiz etmektedir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık; plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yolcunun sürekli iş göremezlik tazminatı ve geçici bakıcı gideri talebine ilişkindir.
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması hâlinde, zararın kapsamının tespiti açısından geçici iş göremezlik süresi ile sürekli iş göremezlik oranının doğru bir şekilde belirlenmesi zorunludur. Söz konusu belirlemenin, bağlı oldukları mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu vermeye yetkili hastaneler veya sağlık kuruluşları tarafından çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetince kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuata göre yapılması gerekir.
11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 ilâ 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 ilâ 01.06.2015 tarihleri arasında Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015 ilâ 20.02.2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik ve 20.02.2019 tarihinden sonra ise Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik yürürlükte olduğundan kaza tarihinde geçerli mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu düzenlenmelidir.
Somut olayda; 22.10.2019 tarihli kazada davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan 16.07.2021 tarihli raporda Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik'in 14 üncü maddesi uyarınca trafik kazası sonucu yaralanan çocuklar hakkında 30.03.2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik ve ekinde yer alan cetvellere göre maluliyet oranının % 12 olduğu belirlenmiştir. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şarları A.2 maddesinin (i) fıkrasında "Kurul Raporu: Usulüne uygun olarak tanzim edilen, 20.02.2019 tarihli ve 30692 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik ve Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmeliğe göre düzenlenen, sakatlık oranını, geçici iş göremezlik süresini ve bakıcı ihtiyacını gösterir kurul raporunu ifade eder" hükmü yer almakta ise de Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik incelendiğinde Yönetmeliğin amacının terör, kaza ve yaralanmaya bağlı olarak çocuklar ile ilgili özel gereksinim alanlarının belirlenmesine yönelik raporun hazırlanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemek olduğu anlaşılmaktadır. Yönetmeliğin 4 üncü maddesinin (n) fıkrasında ise “Özel Gereksinim”in çocuğun toplumsal yaşama eşit katılabilmesi için bedensel ya da gelişimsel işlev kısıtlılığı olmayan bireylerden farklı sağlık, eğitim, rehabilitasyon, cihaz, ortez, protez, çevresel düzenlemeler ve diğer sosyal ve ekonomik haklara ve hizmetlere gereksiniminin olmasını ifade ettiği belirtilmiştir.
Aynı Yönetmelik'in 8 inci maddesinin (f) fıkrasında açıkça raporda engel oranının yazılmayacağının ifade edilmesi ile EK 2 ve EK.3 de bulunan Çocuklar İçin Özel Gereksinim Raporu (ÇÖZGER) Mevzuatla Uyum Arandığında Kullanılacak Tablo incelendiğinde engel oranı olarak % 20' nin altındaki oranların gösterilmediği, Yönetmeliğin amacının engellilik oranları arasında çocukların özel gereksiniminin olup olmadığı ile ilgili olduğu, oysa TBK'nın 54 üncü maddesi gereği kişinin bedensel zararının belirlenmesi için “Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar” ile sürekli iş gücü kaybı oranının belirlenerek buna bağlı olarak bedensel zararların tespit edilmesi gerektiği, çocukların trafik kazası sonucu sürekli sakatlık oranlarının tespitinde Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik'in uygulanma imkanın olmadığı ve Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik ve eklerinin uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda İtiraz Hakem Heyetince; davalının usuli kazanılmış hakları gözetilerek davacının kazaya ilişkin tüm tedavi evrakı eklenip (eksik varsa temini ile) dosyada bulunan sağlık kurulu raporları da irdelenmek ve bizzat muayene edilmek suretiyle kaza tarihinde yürürlükte bulunan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak ve yukarıda açıklandığı şekilde üniversitelerin Adli Tıp Ana Bilim Dalından rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
1-Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan sebeplerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,
2-Yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine,
Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,18.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.