"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2022/479 Değişik İş - 2022/480 Karar
İtiraz Hakem Heyeti kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı tarafından zorunlu mali sorumluluk sigortası(ZMSS) ile teminat altına alınan araç ile müvekkilinin sevk ve idaresindeki aracın 13.08.2019 tarihinde karıştığı trafik kazası sonucunda müvekkilinin yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak üzere 4.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 500,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 500,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 5.000,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davacı vekil ıslah dilekçesi ile dava değerini 124.159,74 TL'ye yükseltmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; başvuru şartının gerçekleşmediğini, müvekkilinin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduğunu, rapor ücreti talep edilemeyeceğini, müterafik kusuru indirimi yapılması gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı giderinin teminat dışı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
III. UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın kısmen kabulüne, 117.482,79 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 4.118,55 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 2.020,90 TL bakıcı giderinin 29.07.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. İTİRAZ
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine; İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı vekilinin itirazının kısmen kabulüne, Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının vekalet ücretine ilişkin bendinin düzeltilmesine karar verilmiştir.
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacı tarafından yapılan başvurunun usulüne uygun olmadığını, davacı tarafından sunulan raporun hükme esas alınamayacağını, ceza dosyasında uzlaşma sağlanıp sağlanmadığının araştırılması gerektiğini, hükme esas alınan kusur raporu ile kaza tespit tutanağının çelişkili olduğunu, davacının zararının TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz esas alınarak belirlenmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı giderinin teminat dışı olduğunu, bakıcı giderinden hakkaniyet indirimi yapılması gerektiğini, davacıya Sosyal Güvenlik Kurumu(SGK) tarafından ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılmadığını, davacının emniyet kemeri takmaması nedeniyle müterafik kusurlu olduğunu, davacı yararına fazla vekalet ücretine hükmedildiğini ileri sürerek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasını talep etmiştir.
B. Gerekçe
Uyuşmazlık, davalı tarafından ZMSS poliçesi ile teminat altına alınan araç ile davacının sevk ve idaresindeki aracın karıştığı trafik kazası sonucunda davacının yaralanmasından kaynaklanan sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı ile bakıcı gideri istemine ilişkindir.
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına, davacı tarafından usulüne uygun başvuru yapılmış olmasına, ceza dosyasında davacı şikayetten vazgeçtiğinden uzlaşmanın söz konusu olmamasına, hükme esas alınan kusur raporunıun ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli olmasına, Anayasa Mahkemesinin 17.07.2020 tarihli ve 2019/40-2020/40 sayılı kararı sonrasında %1,8 teknik faizin uygulanma imkanı olmamasına, 2918 sayılı Kanun'un 98 inci maddesi kapsamında tedavi gideri niteliğinde olmayan geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı giderinden davalının sorumlu olmasına, olay iş kazası olmadığından SGK ödemesinin araştırılmasına gerek görülmemesine, davacının müterafik kusurunun somut olarak ispat edilememiş olmasına, davacı yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin yerinde olması ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. 6100 sayılı Kanun'un "Taleple bağlılık ilkesi" başlıklı 26 ncı maddesi "(1) Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.
(2) Hâkimin, tarafların talebiyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümleri saklıdır." şeklindedir.
Dosyanın incelenmesinde; davacı vekili tarafından başvuru dilekçesinde davacının zararının PMF Yaşam Tablosuna göre hesaplanmasının talep edildiği, Hakem Heyetlerince hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının zararının TRH 2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemine göre belirlendiği anlaşılmaktadır.
Trafik kazasında cismani zarara uğrayan ve buna dayalı olarak işgücü kaybı tazminatı isteminde bulunan hak sahiplerinin bakiye ömürleri daha önceki yıllarda Fransa'dan alınan 1931 tarihli "PMF" cetvellerine göre saptanmakta ise de; Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, Marmara Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi'nin çalışmalarıyla "TRH 2010" adı verilen "Ulusal Mortalite Tablosu" hazırlanmıştır. Gerçek zarar hesabı, özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda; Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içerdiği göz önüne alındığında, Dairemizce de tazminat hesaplamalarında TRH 2010 Yaşam Tablosu'na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir.
Ne var ki, TRH 2010 Yaşam Tablosu ile birlikte progresif rant formülünün uygulanması lehe olmasına rağmen, davacı vekili tarafından başvuru dilekçesinde açıkça PMF Yaşam Tablosuna göre tazminatın hesaplanması talep edildiğinden taleple bağlılık ilkesi gereğince PMF Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemine göre (davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar da gözetilmek suretiyle) davacının zararının belirlenmesi gerekir. Kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
VI. KARAR
1.Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,
2.Yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine,
Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,18.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.