Logo

4. Hukuk Dairesi2024/12575 E. 2025/2002 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Zorunlu Deprem Sigortası'nda, depremden sonra güncellenen tarife üzerinden tazminat ödenmesi gerektiği iddiasıyla açılan davada, güncel tarifenin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin, yeni tarifenin uygulanması gerektiği yönündeki temyiz itirazları, dosyadaki belgeler ve uygulanması gereken hukuk kuralları çerçevesinde değerlendirilerek reddedilmiş ve İtiraz Hakem Heyeti kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2024/1108 Değişik İş, 2024/1134 Karar

SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU İTİRAZ HAKEM HEYETİ

SAYISI : 2024/İHK-64409

SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ

SAYISI : 2024/285819

İtiraz Hakem Heyeti kararı davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili tarafından temyiz edilmiş olup incelemenin duruşmalı yapılması davacı vekili tarafından istenilmekle duruşma istemi miktar itibarıyla reddedilerek kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıya Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) Poliçesi ile sigortalı konutun 06.02.2023 tarihinde meydana gelen depremde hasara uğradığını, müvekkiline 263.055,52 TL ödendiğini, yeni tarifeye göre tam ödeme yapılması gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak kaydıyla 263.055,52 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının talepte bulunabilmesi için ipotek alacaklısının açık muvafakati gerektiğini, kısmi dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, ödeme yapıldığını, sorumluluğun sona erdiğini, ek prim alınmaksızın güncel tarife ücretinden sigorta bedeli ödenmesinin söz konusu olmayacağını, teminat dışında kalan bir durum olup olmadığının araştırılması gerektiğini, keşif yapılarak bilirkişi raporu alınması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI

Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; zeyilname düzenlenmeksizin ve ek prim ödenmeksizin 25.11.2022 tarihli Tebliğ'in uygulanma imkanı olmadığı gerekçesiyle başvurunun reddine karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ

Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine; İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; itirazın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; 25.11.2022 tarihli Tebliğ'de tarife değişikliğinin uygulanmasının herhangi bir şarta bağlanmadığını, TBMM Kamu Denetçiliği Kurumu tarafından 25.11.2022 tarihli Tebliğ'e göre sigorta bedelinin belirlenmesi yönünde tavsiye kararı verildiğini, davalının aydınlatma yükümlülüğünü yerine getirmediğini, Sigorta Sözleşmelerinde Bilgilendirmeye İlişkin Yönetmelik'in 10 uncu maddesine göre davalının yazılı bildirim yükümlülüğü olduğunu, davalı tarafından yazılı bildirim yapıldığına dair delil sunulmadığını, kısa mesaj ile yapılan bildirimin kabulünün mümkün olmadığını, İtiraz Hakem Heyeti kararında dayanılan Yargıtay ilamının eldeki başvuruya ilişkin olmadığını ileri sürerek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili katılma yoluyla temyiz dilekçesinde; her iki taraf için de maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla nispi vekalet ücretinin 1/5'ine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

1. Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;

Uyuşmazlık; Zorunlu Deprem Sigortasında sigorta tazminatı olarak poliçe üzerinde yazılı olan sigorta bedelinin mi, yoksa poliçe düzenlendikten sonra yürürlüğe giren Zorunlu Deprem Sigortası Tarife ve Talimat Tebliği’ne göre belirlenecek bedelin mi ödeneceğine ilişkindir.

İtiraz Hakem Heyetinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

2. Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;

Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen karara davalı tarafça itiraz edilmediğinden, İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine dair verilen kararı davalının temyiz etmekte hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu nedenle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

1. Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan İtiraz Hakem Heyeti kararının ONANMASINA,

2. Yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin hukuki yarar yokluğundan REDDİNE,

Aşağıda yazılı temyiz harcının davacıya yükletilmesine,

6305 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, davalı ... (DASK) harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,

06.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.