Logo

4. Hukuk Dairesi2024/13262 E. 2025/2986 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Zorunlu Deprem Sigortası'nda, sigorta tazminatı hesabında poliçe üzerindeki bedelin mi yoksa poliçe sonrası yürürlüğe giren yeni tarifenin mi esas alınacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddedilmesine, davacı vekilinin temyiz itirazlarının ise, dosyadaki belgeler ve mevcut hukuki durum değerlendirilerek reddiyle İtiraz Hakem Heyeti kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2024/1334 D.İş, 2024/1334 K.

SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU İTİRAZ HAKEM HEYETİ

SAYISI : 2024/İHK-78595

SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ

SAYISI : K-2024/444188

Davacı vekili tarafından adli yardım, temyiz yoluna başvuru sırasında talep edilmekle; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 336 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, adli yardım talebini inceleme görevi Yargıtaya aittir.

Adli yardım, 6100 sayılı Kanun’un 334 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan maddelere göre gerçek kişiler ile kamuya yararlı dernek ve vakıfların yararlanabileceği adli yardımın şartları, ödeme gücünden yoksun olma ve talebin açıkça dayanaktan yoksun olmamasıdır. Adli yardım talebinde bulunan gerçek kişi veya tüzel kişinin yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgeleri de mahkemeye ibraz etmesi gerekir. Adli yardım talebinde bulunanın ödeme gücünden yoksun olup olmadığı, bu belgeler incelenerek belirlenecektir.

Bu açıklamalar ışığında adli yardım talebinde bulunan davacının, 06.02.2023 tarihli depremde konutunun ağır hasar aldığı, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken temyiz yoluna başvuru giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşıldığından, adli yardım talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.

İtiraz Hakem Heyeti kararı davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıya Zorunlu Deprem Sigortası (ZDS) Poliçesi ile sigortalı konutun 06.02.2023 tarihinde meydana gelen depremde hasara uğradığını, müvekkiline 313.600,00 TL ödendiğini, yeni tarifeye göre tam ödeme yapılması gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak kaydıyla 313.600,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının talepte bulunabilmesi için ipotek alacaklısının açık muvafakati gerektiğini, kısmi dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, ödeme yapıldığını, sorumluluğun sona erdiğini, ek prim alınmaksızın güncel tarife ücretinden sigorta bedeli ödenmesinin söz konusu olmayacağını, teminat dışında kalan bir durum olup olmadığının araştırılması gerektiğini, keşif yapılarak bilirkişi raporu alınması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI

Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; zeyilname düzenlenmeksizin ve ek prim ödenmeksizin 25.11.2022 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Zorunlu Deprem Sigortası Tarife Ve Talimat Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Tebliğ'in uygulanma imkanı olmadığı gerekçesiyle başvurunun reddine karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ

Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine; İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; itirazın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan Yargıtay ilamının bağlayıcı olmadığını, sigorta bedelinin ZDS Genel Şartlarına her yıl Bakanlıkça belirlenen bedel olduğunu, mevzuatta zeyilname düzenlenmesi gerektiği yönünde bir yükümlülük söz konusu olmadığını, davalının aydınlatma yükümlülüğünü ihlal ettiğini, tarife değişikliğinin yazılı olarak bildirilmesi gerektiğini, davalı tarafından yazılı bildirim yapılmadığını, kısa mesaj ile yapılan ve içeriği belli olmayan bildirimin esas alınmasının mümkün olmadığını ileri sürerek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili katılma yoluyla temyiz dilekçesinde; her iki taraf için de maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla nispi vekalet ücretinin 1/5'ine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

1. Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;

Uyuşmazlık; Zorunlu Deprem Sigortasında sigorta tazminatı olarak poliçe üzerinde yazılı olan sigorta bedelinin mi, yoksa poliçe düzenlendikten sonra yürürlüğe giren Zorunlu Deprem Sigortası Tarife ve Talimat Tebliği’ne göre belirlenecek bedelin mi ödeneceğine ilişkindir.

İtiraz Hakem Heyetinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

2. Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;

Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen karara davalı tarafça itiraz edilmediğinden, İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine dair verilen kararı davalının temyiz etmekte hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu nedenle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

1. Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan İtiraz Hakem Heyeti kararının ONANMASINA,

2. Yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin hukuki yarar yokluğundan REDDİNE,

Davacı adli yardım talebi Dairemizce kabul edilmiş ise de HMK 339. maddesi gereğince temyizde haksız çıktığından 615,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,

20.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.