"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2022/172 D.İş, 2022/222 K.
SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU İTİRAZ HAKEM HEYETİ
SAYISI : 2022/İHK-300
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul / Davalı vekilinin itirazının kısmen kabulü ile Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararı kaldırılarak kısmen kabul
SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ
SAYISI : K-2021/166821
Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karara davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının kısmen kabulü ile Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararı kaldırılarak başvurunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İtiraz Hakem Heyeti kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı tarafından zorunlu mali sorumluluk sigortası (ZMSS) ile sigortalı olan araç ile müvekkilinin sevk ve idaresindeki motosikletin 05.06.2016 tarihinde karıştığı trafik kazası sonucunda müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını, davalıya başvuru yapılmasına rağmen zararın giderilmediğini belirterek fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak üzere 4.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 500,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 500,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 5.000,00 TL'nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davacı vekili ıslah dilekçesi ile dava değerini 154.629,29 TL'ye yükseltmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; başvurunun zamanaşımına uğradığını, davacı tarafından eksik belge ile başvurulması nedeniyle başvurunun usulden reddedilmesi gerektiğini, davacı tarafından sunulan raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, sigortalı araç sürücüsünün kusurunun tespit edilmesi gerektiğini, davacıya Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından ödenen miktarın indirilmesi gerektiğini, davacının kask takmadığının tespit edilmesi halinde müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı giderinden müvekkilinin sorumlu olmadığını, müvekkilinin yasal faizden sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
III. UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı giderinden sorumlu olduğu, kaza tespit tutanağından sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunun anlaşıldığı, meydana gelen kaza nedeniyle davacının %20 oranında sürekli maluliyeti olduğunun, iyileşme süresinin 1,5 ay ve 15 gün bakıcıya ihtiyacı olduğunun adli kurul raporu ile tespit edildiği, davacının zararının TRH 2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemine göre belirlendiği, davacının kaza sırasında geçerli sürücü belgesi olmaması nedeniyle %20 oranında müterafik kusur indirimi yapıldığı gerekçesiyle başvurunun kısmen kabulüne, 121.483,44 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 1.561,20 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 658,80 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 123.703,44 TL'nin temerrüt tarihi olan 27.07.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.
B. İtiraz Sebepleri
Davalı vekili itiraz dilekçesinde; başvurunun zamanaşımına uğradığını, davacı tarafından eksik belge ile başvuru yapılması nedeniyle başvurunun usulden reddedilmesi gerektiğini, davacı tarafından sunulan maluliyet raporunun hükme esas alınamayacağını, sigortalı araç sürücüsünün kusurunun tespit edilmesi gerektiğini, davacıya Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından yapılan ödemenin tazminattan indirilmesi gerektiğini, davacının zararının %1,8 teknik faiz esas alınarak belirlenmesi gerektiğini, müvekkilinin geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı giderinden sorumlu olmadığını, davacının kaza sırasında kask takmaması nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, davacı yararına fazla vekalet ücretine hükmedildiğini ileri sürerek Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu olay aynı zamanda suç olduğundan ceza zamanaşımının uygulanması gerektiği ve başvuru tarihi itibarıyla uygulanması gereken 8 yıllık zamanaşımının dolmadığı, hükme esas alınan maluliyet raporunun olay tarihinde yürürlükte olan yönetmeliğe uygun düzenlendiği, Uyuşmazlık Hakem Heyetince müterafik kusur indiriminin yapıldığı, davacının zararının Yargıtay uygulamalarına uygun şekilde belirlendiği, davalının geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı giderinden sorumlu olduğu, olay iş kazası olmadığından SGK ödemesinin araştırılmasına gerek görülmediği, davacı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre vekalet ücreti belirlenmesinde isabetsizlik olmadığı, davalının bu yönlere ilişkin itirazının yerinde olmadığı, kazanın taraflarının kusuruna ilişkin bilirkişi raporu alınmaması nedeniyle heyetçe bu hususta rapor alındığı ve sigortalı araç sürücüsünün %75 oranında, davacının %25 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, bu nedenle davalının bu yöne ilişkin itirazının yerinde olduğu, hesap raporunda belirlenen tazminat miktarının davalının %75 kusuruna göre heyetçe hesaplandığı gerekçesiyle davalı vekilinin itirazının kısmen kabulüne, Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, başvurunun kısmen kabulü ile 91.112,58 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 1.170,89 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 494,10 TL bakıcı gideri olmak üzere 92.777,57 TL maddi tazminatın 27.07.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; itiraz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerle İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı tarafından ZMSS poliçesi ile teminat altına alınan araç ile davacının sevk ve idaresindeki motosikletin karıştığı trafik kazası sonucunda davacının yaralanmasından kaynaklanan sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı ile bakıcı gideri istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 49, 51 ve 54 üncü maddeleri, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun (2918 sayılı Kanun'un) 85, 89, 90 ve 91 inci maddeleri, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30 uncu maddesi, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16 ncı maddesinin on üçüncü fıkrası, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin(AAÜT) 17 nci maddesi, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına, zamanaşımının dolmamış olmasına, davacı tarafından yapılan başvurunun mevzuata uygun olmasına, olayın iş kazası olmaması nedeniyle SGK ödemesinin araştırılmasına gerek görülmemesine, geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı giderinden davalının sorumlu olmasına, Uyuşmazlık Hakem Heyetince müterafik kusur indirimi yapılmış olması ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması hâlinde, zararın kapsamının tespiti açısından geçici iş göremezlik süresi ile sürekli iş göremezlik oranının doğru bir şekilde belirlenmesi zorunludur. Söz konusu belirlemenin, bağlı oldukları mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu vermeye yetkili hastaneler veya sağlık kuruluşları tarafından çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetince kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuata göre yapılması gerekir.
11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 ilâ 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 ilâ 01.06.2015 tarihleri arasında Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015 ilâ 20.02.2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik ve 20.02.2019 tarihinden sonra ise Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik yürürlükte olduğundan kaza tarihinde geçerli mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu düzenlenmelidir. Eldeki davada kaza, 05.06.2016 tarihinde meydana gelmiştir.
Davacı tarafından başvuru sırasında sunulan ve Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı tarafından düzenlenen 30.06.2021 tarihli maluliyet raporu olay tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik'e göre düzenlenmiş ise de raporda davacının 12,5 yıl paket sigara kullanımı olduğu belirtilmiş olup davacıda bulunan "solunum fonksiyonu az etkilenme" rahatsızlığının davaya konu trafik kazası sonucunda gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda net bir belirleme yapılmadığı görülmektedir. Bu hali ile davacının maluliyeti ile meydana gelen kaza arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı hususunda tereddüt hasıl olmuştur.
Bu durumda İtiraz Hakem Heyetince; davacının kazaya ilişkin tüm tedavi evrakı eklenip (eksik varsa temini ile) dosyada bulunan sağlık kurulu raporları da irdelenmek ve bizzat muayene edilmek suretiyle davalı vekilinin itirazlarını da karşılayacak ve meydana gelen kaza ile illiyet bağını da tespit edecek şekilde kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak içerisinde göğüs hastalıkları uzmanının da bulunduğu heyetten rapor alınıp(davacı tarafından kararın temyiz edilmediği göz önüne alındığında davalının usuli kazanılmış hakları gözetilerek) sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
3. 5684 sayılı Kanun'un 30 uncu maddesinin (17) numaralı fıkrası, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 üncü ve AAÜT’nin 17/2 nci maddeleri bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği anlaşılmaktadır.
Bu itibarla; İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekâlet ücretine ilişkin olarak anılan mevzuat uyarınca maktu vekâlet ücretinin altında kalmamak kaydıyla asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin 1/5’i oranında vekâlet ücreti yerine nispi ve tam vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır.
VI. KARAR
1. Değerlendirme bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,
2. Değerlendirme bölümünün (2) ve (3) numaralı bentlerinde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davalıya iadesine,
Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,
29.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.