Logo

4. Hukuk Dairesi2024/709 E. 2024/2695 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu yaralanan davacının, kaza sorumlularına karşı açtığı maddi ve manevi tazminat davasında hükmedilen tazminat miktarının düşük olduğu iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki kusur raporlarının hüküm kurmaya elverişli olduğu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile zararın ağırlığı gibi hususlar gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2019/65 E., 2021/232 K.

DAVALILAR : 1- ...

2- Anadolu Sigorta A.Ş. vekili Avukat ...

3- Belka A.Ş. vekili Avukat ...

4- Ankara Elektrik Havagazı ve Otobüs İşletmesi

DAVA TARİHİ : 23.02.2016

HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul/Davacı Vekilinin İstinaf Talebinin Kabulü İle Davalıların İstinaf Talebinin Esastan Reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2016/165 E., 2018/285 K.

Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince maddi tazminat davasının reddine, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili, davalılardan Belka ve EGO vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalıların istinaf taleplerinin esastan reddine, davacının istinaf talebinin kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili, davalılardan Belka ve Ego vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 01.10.2015 günü otobüs durağında beklerken, davalı Belka A.Ş. çalışanı sürücü ...'ın sevk ve idaresindeki, davalı EGO Genel Müdürlüğüne ait, diğer davalı ... A.Ş. tarafından sigortalanan otobüsün çarpması neticesinde yaralandığını belirterek, davacının kazanç kaybı nedeniyle şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, 200.000,00 TL manevi tazminatın davalı ... dışındaki davalılardan yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Belka A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davalının işçi alımlarında büyük özen gösterdiğini, işçileri psikoteknik testleri geçmeleri halinde işe aldığını, işçilere iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili eğitimleri verildiğini, yaşanan bir olumsuzlukta işçinin kusuru halinde işçiler hakkında disiplin süreci başlatıldığını hatta iş akitlerinin feshedildiğini, işçilerin gerek şirket yönetimi gerekse şirket nezdinde çalışan baş şoförler tarafından denetlendiğini, bu nedenle müvekkiline adam çalıştıranın sorumluluğundan dolayı hiçbir sorumluluk yüklenemeyeceğini, yine kazaya sebebiyet veren araç üzerinde davalının herhangi bir fiili tasarrufu olmadığından 2918 sayılı yasa kapsamında sorumlu tutulamayacağını, talebe konu manevi tazminatın miktarının davacı yönünden zenginleşmeye sebebiyet vereceğini, davacının maddi tazminat talebinden Sosyal Güvenlik Kurumu'nun sorumlu olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Davalı EGO Genel Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde; mahkemece kusur raporu alınması gerektiğini, otobüs şoförü kusurlu olsa bile müvekkilinin zarardan sorumlu tutulamayacağını, davanın kabulü anlamına gelmemek şartıyla talep edilen maddi ve manevi tazminat miktarının çok yüksek olduğunu, kazaya karışan aracın Anadolu Sigorta A.Ş. tarafından sigortalandığını ve zarardan sigorta şirketinin sorumlu olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.

Davalı ... A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; aracın davalı ... nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, ancak somut olayda davacının araç sürücüsünün kusuru ile maluliyet oranını ve maluliyetin kaza ile illiyet bağını kanıtlaması gerektiğini, kazada birçok kişinin yaralandığını bu nedenle 2 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde müvekkili şirkete başvuru yapılıp yapılmadığının araştırılması gerekeceğini, davacının müterafik kusurunun dikkate alınmasının zorunlu olduğunu, davacıya rücuya tabi bir ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "...maddi tazminata yönelik davanın feragat nedeniyle reddine, manevi tazminata yönelik davanın kısmen kabulü ile 100.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 23.02.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ..., EGO Genel Müdürlüğü ile Belka A.Ş.'den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine" karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili, davalı Belka vekili, davalı EGO vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; hükmedilen manevi tazminat miktarının düşük olduğunu, kazanın gerçekleşmesinde kusurun tamamının davalı sürücüde olduğunu, kaza sonrası davacının iç organlarının ağır hasar gördüğünü, yüzünün ve vücudunun çeşitli yerlerinde kemik kırıkları oluştuğunu, kasık kısmından itibaren sol bacağının tamamını kaybettiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

Davalı EGO vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece kusur incelemesi yapılmadığını, ceza dosyasındaki kusurla bağlı kalındığını, hükmedilen tazminat miktarının fahiş olduğunu, davalı kurumun araç bakımında titizlik gösteren bir kurum olduğunu, tazminat miktarının belirlenmesinde bu hususun göz önüne alınması gerektiğini, sigorta poliçeleri kapsamında yapılan ödemelerin dikkate alınması gerektiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

Davalı Belka A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; ...’ın davalı şirketin işçisi olması sebebiyle, bu durumdan davalı şirketin sorumlu tutulabilmesinin mümkün olmadığını, davalı şirketin, Karayolları Trafik Kanunu kapsamında da, işleten olarak sorumlu tutulamayacağını, mahkemenin, manevi tazminata hükmederken davalının ekonomik durumunu göz önünde bulundurmadığını, davacının genel çalışma gücü kaybının ve geçici iş göremezlik süresinin yeniden tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi'ne gönderilerek rapor alınması gerektiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "...davalı EGO vekilinin istinaf talebinin incelenmesinde, olaya ilişkin kaza tespit tutanağı uyarınca, 01.10.2015 günü sürücü ... sevk ve idaresindeki resmi körüklü belediye otobüsü ile seyri sırasında orta refüjle bölünmüş yolda, ilerisinde meydana gelen başka bir kazadan dolayı kapanan yolda sürücü ...'ın aracından indiği, belirli bir süre sonra aracına tekrar binerek aracını kenara almak istediği sırada aracın aniden hızlanarak ileri doğru yolun en sağ şeridinden sağa manevra ile önce yaya kaldırımı bordür taşına sürterek yaya kaldırımına çıktığı, araç hakimiyetini kaybettiği, kontrolsüz ve frensiz seyri sırasında orta refüjde bulunan reklam panosu ağaç ve EGO durağına çarparak yaya kaldırımı ve otobüs durağında bekleyen yayalara çarptığı, bu esnada otobüs durağında bulunan yayalardan 10 kişinin ölümüne 15 kişinin yaralanmasına neden olduğu, kazanın oluşumunda sürücü ...’ın kusurlu olduğunun belirlendiği, Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/465 Esas sayılı dosyasından alınan 16.11.2015 tarihli bilirkişi heyet raporuna göre, davaya konu kazanın oluşumunda davalı sürücü ...'ın asli kusurlu olduğunun belirlendiği, alınan kusur raporunun kaza tespit tutanağına ve oluşa uygun bulunmasına göre davalı EGO vekilinin istinaf talebinin esastan reddine, davalı Belka A.Ş. vekilinin istinaf talebinin incelenmesinde, davalı EGO Genel Müdürlüğünün araç işleteni sıfatı ile kusursuz sorumluluğunun bulunmasına, davalı Belka A.Ş.'nin, davalı EGO Genel Müdürlüğüne, aralarında düzenlenen hizmet alım sözleşmesi kapsamında şoför temin etmesine, davalı sürücünün davalı Belka çalışanı olmasına, adam çalıştıran sıfatı ile davalı Belka A.Ş.nin tazminattan sorumlu olmasına, davalı EGO Genel Müdürlüğü ile davalı Belka A.Ş. arasında düzenlenen hizmet alım sözleşmesinin sadece tarafları yönünden iç ilişkide bağlayıcı olduğu, haksız fiil nedeniyle zarar gören 3. kişi konumundaki davacıya karşı ileri sürülememesine, davalı tarafın davacıya karşı tazminattan müştereken ve müteselsilen sorumlu bulunmalarına, meydana gelen kaza neticesi Ankara Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 21.02.2018 tarihli heyet raporuna göre davacının vücut genel çalışma gücünden %65 oranında kaybettiği, 4 ay süre ile işgöremez halinde kaldığı, devamlı suretle başkasının bakımına muhtaç olmadığı ancak iş göremez halde kaldığı 4 ay boyunca başkasının bakımına muhtaç olduğunun belirlenmesine, maluliyete ilişkin raporun hüküm vermeye ve denetime elverişli bulunmasına göre, davalı Belka A.Ş. vekilinin istinaf talebinin yerinde bulunmadığı gerekçesiyle reddine, davacı vekilinin istinaf talebinin incelenmesinde; davacının otobüs durağında beklediği sırada davalı EGO Genel Müdürlüğüne ait otobüsün yaya kaldırımına çıkarak davacıya çarpması neticesi meydana gelen kazada, davacının sol bacağını kaybettiği, sağ gözünde görme kaybı oluştuğu, sol bacağına protez takıldığı, burun kökünde hasar oluştuğu,davacının meydana gelen kazada kusurunun bulunmadığı, davalı sürücünün % 100 kusurlu olduğu, olayın oluş şekli, davacının yaya olması ve kazanın meydana gelmesinde kusursuz olması, kaza neticesi davacının % 65 oranında meslekte kazanma gücünü kaybedecek şekilde yaralandığı, zararın ağırlığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kaza tarihindeki paranın alım gücü gibi hususlar dikkate alındığında davacı lehine takdir olunan manevi tazminat miktarının yetersiz olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 02.04.2018 tarih ve 2016/165 Esas 2018/285 Karar sayılı kararının HMK.nın 353/1-b-2 maddesi gereğince düzeltilerek, yeniden esas hakkında karar verilmesine, buna göre; maddi tazminat talebi yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, manevi tazminat talebi yönünden 150.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 23.02.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ..., EGO Genel Müdürlüğü ile Belka...A.Ş.'den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine" karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili, davalı EGO vekili ile davalı Belka A.Ş. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; hükmedilen manevi tazminat miktarının düşük olduğunu belirtmiştir.

Davalı EGO vekili temyiz dilekçesinde; müvekkilinin sadece aracın maliki olduğunu, o nedenle aleyhlerine hüküm kurulmaması gerektiğini belirtmiştir.

Davalı Belka vekili temyiz dilekçesinde; hükmedilen manevi tazminat miktarının yüksek olduğunu belirtmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; davalı ... tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta (ZMSS) Poliçesi ile teminat altına alınan, davalı ...' ın sürücüsü ve davalı EGO'nun işleteni olduğu, davalı Belka'nın sürücünün işvereni olduğu aracın yaya konumunda bulunan davacıya çarpması sonucunda davacının malul kalması nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49 uncu, 50 nci, 54 üncü ve 56 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile dosyada mevcut kusur raporlarının hüküm kurmaya ve denetime elverişli bulunmasına ve kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine,

Aşağıda dökümü yazılı 10.246,50 TL temyiz peşin harcının onama harcına mahsubuna,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.