"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/180 E., 2023/2191 K.
DAVACILAR : Kendi adına asaleten, ... adına velayeten ... vekili Avukat ...
DAVALILAR : 1.... vekili Avukat ... 2.Ak Sigorta A.Ş. vekili Avukat ...
DAVA TARİHİ : 07.12.2020
HÜKÜM/KARAR : İstinaf Başvurusunun Kısmen Kabulü, Esas Hakkında Yeni Hüküm Kurulması ile Davanın Kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2020/835 E., 2022/829 K.
Taraflar arasındaki destekten yoksun kalma tazminatı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; davalı ... şirketi tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi ile teminat altına alınan, diğer davalının sürücüsü olduğu aracın 10.09.2020 tarihinde elektrikli bisiklet sürücüsü davacılar desteğine çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında vefat nedeniyle şimdilik 500,00'er TL destekten yoksun kalmaya dayalı maddi tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiş, talebini davacı ... için 150.000,00 TL, davacı ... için 850.000,00 TL olarak artırmıştır.
II. CEVAP
Davalılar davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; meydana gelen trafik kazasında araç sürücüsü davalı ...'in %90 oranında, elektrikli bisiklet sürücüsü ...'nın i %10 oranında kusurlu olduğu, ...nin ise bu aracın olay tarihinde geçerli ZMMS poliçesini düzenlemekle belirlenen zararlardan müteselsilen sorumlu oldukları, ölüm-sürekli sakatlık şahıs başına teminata ilişkin poliçe limitinin 390.000,00 TL olduğu, aktüer bilirkişi raporunda davacı çocuk ...'nın destek zararı 170.746,90 TL, davacı eş ...'nın destek zararı ise 969.449,19 TL olarak belirlenmiş ise de, davacılar vekilince ıslah dilekçesinde davacı ... için 150.000,00 TL, davacı ... için 850.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı talep edildiği gerekçesiyle davanın kabulü ile davacı eş ... için 850.000,00 TL, davacı çocuk ... için 150.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ... yönünden kaza tarihi olan 10.09.2020 tarihinden, davalı ...yönünden ise temerrüt tarihi olan 21.10.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (Davalı ...nin sorumluluğu poliçe limiti olan 390.000,00 TL ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; davalı ... şirketinin kaza tarihi olan 10.09.2020 tarihi itibarıyla geçerli olan 410.000,00 TL poliçe limiti ile sorumlu olduğunu, İlk Derece Mahkemesince istinafa konu gerekçeli kararda, dava konusu ZMMS poliçesinin incelenmesi neticesinde ölüm-sürekli sakatlık şahıs başına teminata ilişkin poliçe limitinin 390.000,00 TL olduğunun hüküm altına alındığını, istinafa konu kararı bu yönüyle kabul etmediklerini, davalı Muhammed Hezer’in yüzde yüz kusurlu olduğunu, müvekkillerinin murisi ...’nın %10 kusurlu olduğuna ilişkin kararı kabul etmediklerini, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın ıslah edilen tutar üzerinden kabulünün gerektiğini, yapılan kusur indirimini kabul etmediklerini, karara esas alınan bilirkişi raporunda hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatının eksik hesaplandığını, hesaplamalara esas alınan ücret eksik tespit edildiğinden tazminat tutarının da eksik kaldığını, buna ilişkin bilirkişi raporuna beyan dilekçesinde itirazları bulunduğunu, İlk Derece Mahkemesinin itirazı dikkate almadığını, müvekkilleri lehine hükmedilen destekten yoksun kalma tazminatını da kabul etmediklerini belirterek İlk Derece Mahkeme kararının ortadan kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kazanın meydana geliş şekline ilişkin ceza yargılamasında belirlenen maddi olgular ile kusura ilişkin bilirkişi raporunda tespit edilen kural ihlalleri dikkate alınmak suretiyle mahkemece davacıların desteği müteveffa ...'nın %10 oranında, davalı sürücü ...'in %90 oranında kusurlu olduğu kanaatine varılarak hüküm kurulmasında herhangi bir isabetsizlik olmadığı, müteveffanın asgari ücretin 1,713 katı gelirinin olduğu tespit edilmiş, SGK tarafından ölüm nedeniyle davacılara rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılmadığı, davacı eş ...'nın yeniden evlenme ihtimalinin %12 olarak belirlendiği ve Yargıtay kararlarına uygun şekilde TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %10 iskonto yöntemiyle raporun hazırlandığı ve bu raporun hükme esas alındığı anlaşılmakla davacılar vekilinin aktüer raporuna yönelik itirazlarının yerinde olmadığı, İlk Derece Mahkemesince dosyada bir örneği bulunan poliçede ölüm halinde limitin 390.000,00 TL olduğu belirtilerek, davalı ...Ş. hakkında poliçe limitiyle (390.000,00 TL) sınırlı olmak üzere davanın kabulüne karar verilmiş ise de, kaza tarihindeki poliçe limitinin 410.000,00 TL olduğu anlaşılmakla davacılar vekilinin bu hususa ilişkin istinaf sebebinde haklı olduğu gerekçesiyle davacıların istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/835 Esas, 2022/829 Karar sayılı kararının yeniden hüküm kurulmak üzere kaldırılmasına, esas hakkında yeni hüküm kurulmasına, davanın kabulü ile, davacı eş ... için 850.000,00 TL, davacı çocuk ... için 150.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ... yönünden kaza tarihi olan 10.09.2020 tarihinden, davalı ...yönünden ise temerrüt tarihi olan 21.10.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (Davalı ...nin sorumluluğu poliçe limiti olan 410.000,00 TL ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi dikkate alınarak davacılar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı ... şirketi tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile teminat altına alınan, diğer davalının sürücüsü olduğu aracın elektrikli bisiklet sürücüsü davacılar desteğine çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında ölüm nedeniyle ölenin desteğinden yoksun kalanların destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 85, 89, 90, 91 ve 92 nci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 53 üncü maddesi, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.
3. Değerlendirme
Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davacılara yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.03.2024 tarihinde Başkan ...'ın karşı oyu ve oy çokluğuyla karar verildi.
(Karşı Oy)
KARŞI OY
1-Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
İhtiyari dava arkadaşı olan davacılar bakımından temyiz sınırı ayrı ayrı belirlenecektir.
Dosya kapsamında, davacı ... için ıslahla birlikte 150.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı talep edildiği, İlk Derece Mahkemesi tarafından istemin kabulüne dair verilen hükmün davacı yanca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulüyle yeniden karar verilip davacı ... için aynı miktarda tazminatın hüküm altına alındığı, davacılar vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını sadece vekalet ücretleri yönünden temyiz ettiği görülmektedir.
Davacı ... yönünden Bölge Adliye Mahkemesi tarafından hüküm altına alınan ve davacı tarafın temyize konu etmediği tazminat miktarı Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kaldığından davacılar vekilinin adı geçen davacıya yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerektiğini düşündüğümden sayın çoğunluğun onama kararına katılmıyorum.
2-Dosya kapsamında; davacı ...'ın ıslahla birlikte 850.000,00 TL tazminat talep ettiği ve İlk Derece Mahkemesi tarafından bu miktara hükmedildiği, davacılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin davalı trafik sigortacısının sorumlu olduğu teminat limitine ilişkin karar kısmının düzeltilmesiyle yeniden hüküm tesis ettiği (tazminat miktarını değiştirmediği) görülmektedir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin (AAÜT) 21 inci maddesinde "Avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan Tarife esas alınır" şeklinde düzenleme yapılmıştır. Somut olayda İlk Derece Mahkemesi 22.11.2022 tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereği davacı ... için vekalet ücretine hükmetmiş; davacılar vekilinin istinaf başvurusu yapması ile Bölge Adliye Mahkemesi nezdindeki inceleme ve sonucunda karar verilmesine kadar da vekilin davacı için hukuki yardımının devam ettiği açıktır. Bu itibarla somut olayda uygulanması gereken tarife 21.09.2023 tarihinde yürürlüğe giren tarife olup, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihinde yürürlükte olan tarife gereği davacı ... için vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bu yönden düzeltilerek onanması gerektiği kanaatinde olduğumdan, sayın çoğunluğun onama kararına katılmıyorum.