"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2022/221 D. İş, 2022/221 K.
SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU İTİRAZ HAKEM HEYETİ
SAYISI : 2022/İHK-1720
DAVA TARİHİ : 26.07.2021
HÜKÜM/KARAR : Davanın Usulden Reddi/İtirazın Kabulü ile Davanın Kabulü
SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ
SAYISI: K-2021/153145
Taraflar arasındaki tahkim davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Karara davacı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince itirazın kabulüne karar verilmiştir.
İtiraz Hakem Heyeti kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıya zorunlu trafik sigortalı olan aracın 05.06.2020 tarihinde karıştığı çift taraflı trafik kazası sonucunda sigortalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralanarak malul kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile sürekli-geçici iş göremezlik tazminatı, tedavi ve bakıcı gideri ile rapor ücreti olarak 5.950,00 TL talep etmiş, yargılama sırasında talebini 426.772,00 TL'ye yükseltmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kusur ve poliçe limiti ile sınırlı şekilde sorumlulukları bulunduğunu, kusur raporu alınması gerektiğini, geçici iş göremezlik, bakım gideri ve tedavi gideri talebinin teminat dışında olduğunu, maluliyet durumu yönünden Adli Tıp Kurulu'dan (ATK) rapor alınması gerektiğini, hesaplamada TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz oranı kullanılması gerektiğini, hesaplamada beyana dayalı gelirin esas alınmaması, resmi geliri belli değilse asgari ücretin esas alınması gerektiğini, müvekkilinin başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden sorumlu olabileceğini, rücu şartlarının sorgulanması gerektiğini, rapor ücretinin talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, hükmedilebilecek vekalet ücretinin 1/5 oranında olabileceğini belirterek davanın reddini istemiştir.
III.UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI
Uyuşmazlık Hakem Heyeti'nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına süresi içinde davacı vekili tarafından itiraz edilmiştir.
B.İtiraz sebepleri
Davacı vekili itiraz dilekçesinde; davalının cevap dilekçesinde maluliyet raporunun iyileşme süresine veya esasına ilişkin bir itirazının bulunmadığını, hakemin savunma ile bağlı olduğunu, Yönetmelikteki 12 aylık sürenin alt ekstremite kapsamındaki uzuvlara ilişkin olduğunu belirterek Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına itiraz etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile: dosyaya sunulan maluliyet raporunun başvuru sahibinin fiziki muayenesi yapılarak hazırlandığı, içeriği itibarıyla da Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik m.8’de yer alan Erişkinler İçin Engellilik Sağlık Kurulu düzenleme usulüne uygun olduğu ve hükme esas alınabileceği, 24.01.2022 tarihli itiraz bilirkişi raporunda davacının dosyaya sunulu gelir vergisi beyanından Art Lojistik ve Dış Ticaret Ltd. Şti.'nin %100 ortağı, Wordtransport Lojistik ve Taşımacılık Tic. Ltd. Şti.'nin %50 ortağı olduğunun, Art Lojistik Şirketinin 2020 yılı karının 80.428,05 TL olduğunun, Wordtranspor Şirketi'nin 2020 yılında vergi sonrası 46.574,90 TL kar beyan ettiği ve %50 ortaklığı olduğundan 23.287,45 TL kar payı bulunduğu, bu gelir kişinin kazancı olarak alınacak olursa 8.642,96 TL aylık geliri olacağı, ticaretle uğraşırken bir ömür boyu hep kazanç sağlayacağının kabulü mümkün olmadığından tazminat hesabının asgari ücretten yapıldığı ve raporda sigorta teminatını aşacağı açıklamasının da bulunduğu, davacı ...’ın sürekli iş göremezlik yönünden maddi tazminatının rapor tarihi itibariyle 504.225,23 TL olarak hesaplandığı, sigorta şirketinin davaya konu poliçe kapsamında müşterek ve müteselsil sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden sorumluluğunun 410.000,00 TL ile sınırlı olduğu, davacının kaza sonucu oluşan 270 gün geçici iş göremezliğe ilişkin tazminat tutarının 21.941,41 TL ve kaza sonucu oluşan 120 gün geçici bakıcı ihtiyacına ilişkin tazminat tutarının 11.772,00 TL olarak hesaplandığı, sürekli iş göremezlik(teminat limiti ile sınırlı), geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı ihtiyacı olmak üzere (müşterek ve müteselsil) toplam tazminat tutarının 443.713,41 TL olduğunun belirlendiği, yargılama gideri olarak 750,00,00 TL rapor ücreti talep edilmekte ise de, bu gidere ilişkin, dosya kapsamında herhangi bir belgeye rastlanmadığını, aracın kullanım şeklinin ise hususi olduğu" gerekçesiyle davacı itirazının kabulüne, Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, 410.000,00 TL sürekli işgöremezlik tazminatı, 21.941,41,00 TL geçici işgöremezlik tazminatı ve 11.772,00 TL geçici bakıcı gideri olmak üzere toplam 443.713,41 TL sigorta tazminatı olmakla birlikte, “Taleple Bağlılık İlkesi” gereği 426.772,00 TL sigorta tazminatının 25.05.2021 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde müvekkilinin gelirinin resmi belgelerle somut şekilde ispat edilmiş olmasına rağmen asgari ücret üzerinden hesaplama yapıldığını, taraflarınca bu hususa itiraz edildiğini ancak poliçe limiti üzerinde zarar tespit edildiğinden iş bu uyuşmazlıkta hukuki yararları olmayacağından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak suretiyle poliçe limitleri doğrultusunda talep arttırımı yapıldığını, usuli müktesep hak oluşturmaması açısından gerekçenin eleştirisi yapılarak düzeltilmesini talep ettiklerini, 34 BZP 254 plakalı aracın Bosfor Lojistik ve Taşımacılık Ltd Şti adına kayıtlı olduğunu ve avans faizine hükmedilmesi gerektiğini, davacı lehine tam vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasını istemiştir.
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davanın başvuru şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi gerektiğini, İtiraz Hakem Heyetince verilen kararın teminat limitini aştığını, sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı ile bakıcı ve tedavi giderlerinin tek poliçe limitinden karşılanmakta olduğunu, tek taraflı talep ile alınan maluliyet raporunu kabul etmediklerini, maluliyet ile ilgili olarak ATK'dan rapor alınması gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatı, geçici bakıcı tazminatı ve tedavi gideri taleplerinin teminat dışında olduğunu, geçici iş göremezlik tazminatı talep edebilmek için davacının fiilen çalıştığını belgelemesi gerektiğini, bakıcı gideri talep edebilmek için fiilen bakıcı tutulmuş olduğunun belgelenmesi gerektiğini, hesaplamanın TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz kullanılarak yapılması gerektiğini, müvekkiline sigortalı aracın kusurunun varlığı halinde zarar hesabının aktüer sıfatını haiz bilirkişi tarafından yaptırılmasını talep ettiklerini, müvekkilinin ancak başvuru tarihinden itibaren yasal faizden sorumlu olacağını belirterek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davalı ... tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacının uğradığı zarar nedeniyle tazminat talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 54 üncü maddesi, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 85, 89, 90 ve 91 inci maddeleri, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30 uncu maddesi, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin ve davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Söz konusu belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Davaya konu kazanın gerçekleştiği tarih (05.06.2020) itibariyle Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik yürürlükte olup, davacının maluliyetinin bu Yönetmelik hükümlerine göre belirlenmesi gereklidir. Bu Yönetmeliğin omurga yaralanmalarına ilişkin “1-1.1 Yaralanma modeli veya Tanı İlişkili Değerlendirme” başlıklı bölümünde “Travma durumlarında ilk tercih edilecek yöntemdir. Eğer bir yaralanma yok ise, bu yöntem yetersiz kalıyor ise veya yaralanma aynı omurga bölgesinde birden fazla segmenti etkiliyor ise eklem hareket genişliği modeli kullanılır. Yaralanma modeli nörolojik kayıp varlığına, kırık, dislokasyon ve hareket segmenti bütünlüğüne dayanır. Birden fazla omurga bölgesi etkilenmiş ise her biri ayrı ayrı değerlendirilir, kişinin engel oranını hesaplamak için Balthazard Hesaplama Tablosundan yararlanılır (Ek.3). Yaralanma bulgularına kortikospinal yol bulguları da eşlik ediyor ise spinal kord lezyonları ile ilgili tablolar kullanılır (Bölüm 4). Bu değerlendirme için engel kalıcı ve stabil olmalı, son 12 ayda değişiklik olmamalıdır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak İstanbul Medeniyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 23.03.2021 tarihli raporda omurga travması olduğu belirtilerek kaza nedeniyle oluşan maluliyet oranının Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre %28 olduğu belirlenmiştir. Anılan raporun tanziminde Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik ekindeki cetveller kullanılarak belirleme yapılması yerinde olmakla birlikte, davacının kazada nedeniyle oluşan omurga arızası nedeniyle oluşan özür durumu için Yönetmelikteki 12 aylık süre gözetilmemiş ve bu hususta bir değerlendirme de yapılmamıştır.
Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; davacının yeniden muayenesi de yapılarak kaza nedeniyle maluliyeti oluşup oluşmadığı ve varsa maluliyet oranının, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere göre belirlenmesi için, en yakın üniversite hastanesinin adli tıp anabilim dalı başkanlığından rapor alınıp oluşacak sonuca göre (maluliyet oranı bakımından davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar dikkate alınarak) karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
3. Çalışma gücü kaybı zararının hesabında yaralanan veya malul olanın gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır. Zarar görenin kaza tarihi itibariyle mesleği ve geliri tespit edilmelidir. Kişinin herhangi bir işi yoksa, zarar görenin geliri asgari ücret kabul edilerek, raporun hazırlandığı tarihteki net asgari ücret üzerinden hesaplama yapılacaktır.
24.01.2022 tarihli bilirkişi raporunda; davacının dosyaya sunulu gelir vergisi beyanından Art Lojistik ve Dış Ticaret Ltd. Şti.'nin %100 ortağı, Wordtransport Lojistik ve Taşımacılık Tic. Ltd.Şti.'nin %50 ortağı olduğunun, Art Lojistik Şirketinin 2020 yılı karının 80.428,05 TL olduğunun, Wordtranspor Şirketi'nin 2020 yılında vergi sonrası 46.574,90 TL kar beyan ettiği ve %50 ortaklığı olduğundan 23.287,45 TL kar payı bulunduğu, bu gelir kişinin kazancı olarak alınacak olursa 8.642,96 TL aylık geliri olacağı belirlenmiş ancak dosyaya sunulu gelir vergisi beyannamelerine karşın bilirkişi tarafından "ticaretle uğraşırken bir ömür boyu kazanç sağlayacağının kabulü mümkün olmadığı" ileri sürülerek tazminat hesabı asgari ücret üzerinden yapılmış ve Hakem Heyetince gerçek gelir durumu araştırması yapılmadan asgari ücretten yapılan hesaba göre karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli değildir.
Davacı vekili, müvekkilinin bir şirketin sahibi diğer şirketin ise ortağı olduğunu ve kazancının asgari ücretten fazla olduğunu iddia ettiğine göre, davacının kazadan önce ne kadar gelir elde ettiğinin tespiti için İtiraz Hakem Heyetince ilgili Ticaret Odalarına yazı yazılması, davacının sahibi ve ortağı olduğunu iddia ettiği şirketlerin ticaret sicil kayıtlarının getirtilerek şirket ortağı ise elde edebileceği gelirin sorulması, SGK ve çalıştığı iş yerinden gelire ve ödemelere ilişkin belgelerin getirtilmesi, kendi hesabına çalışıyorsa ilgili kuruluşlardan gerekli belgelerin sorulması, gelirin kazadan önce geriye doğru tespitinin yapılması,davacı limited şirket ortağı olduğuna göre davacının kişisel yetenek ve emeğinin şirket gelirine katkısı ve davacının gerçek geliri belirlenerek, gerçek gelirin asgari ücretin üzerinde olması halinde yeniden aktüer raporu alınması ve sonucuna göre tazminat miktarının belirlenmesi, ancak davalı ZMSS olup poliçe limiti ile sınırlı şekilde sorumlu olduğundan limitle bağlı kalınarak karar verilmesi ve bu suretle davacının usuli kazanılmış hakkının korunması gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi yerinde olmamış ve kararın bozulmasını gerektirmiştir.
4. Davacı vekili, meydana gelen kaza nedeniyle zararının tazmini amacıyla açtığı eldeki davada faiz türü olarak avans faizine karar verilmesini talep etmiş olup, sigortalı aracın Bosfor Lojistik ve Taşımacılık Ltd. Şti. adına kayıtlı olduğu ve şirket aracı olması nedeniyle ticari faaliyet kapsamında kullanılması nedeniyle avans faizine hükmedilmesi gerekirken yasal faize hükmedilmiş olması da bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
1.Değerlendirme bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,
2.Değerlendirme bölümünün (2) numaralı bendinde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin, (3) ve (4) numaralı bentlerinde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA,Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya ve davacıya iadesine,Dosyanın İtiraz Hakem Heyetine iletilmek üzere mahkemeye gönderilmesine
26.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.