Logo

4. Hukuk Dairesi2024/8389 E. 2024/10540 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu yaralanan davacının, davalı sigorta şirketinden sürekli iş göremezlik tazminatı talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Sürekli iş göremezlik oranının tespiti için kaza tarihinde yürürlükte olan mevzuata uygun sağlık kurulu raporu alınması, çelişkili kusur raporları arasında tercih yapılması veya yeni bir rapor alınması ve hükmedilen vekalet ücretinin mevzuata uygun hesaplanması gerektiği gözetilerek İtiraz Hakem Heyeti kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2021/318 E., 2021/299 K.

İtiraz Hakem Heyeti kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; 10.05.2018 tarihinde davalı ... şirketi nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı olan aracın sağ tarafının kör nokta olması nedeni ile yaya durumdaki davacıyı farkedemeyerek çarpmasına bağlı gerçekleşen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarını saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, talebini ıslah ile toplam 360.000,00 TL'ye yükseltmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; kazanın trafik iş kazası niteliğinde olduğunu, mükerrer ödeme yapılmaması için davacıya rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığının sorulması gerektiğini, maluliyete ilişkin raporun yönetmeliğe uygun olmadığını, tazminat hesabının genel şartlar dikkate alınarak TRH 2010 Yaşam Tablosu ile %1,8 teknik faiz yöntemi dikkate alınarak hesaplanması gerektiğini, kusur durumunun ve müterafik kusurun belirlenmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI

Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; başvurucunun geçirmiş olduğu trafik kazası nedeni ile malul kaldığı, davalı ... şirketinin kazaya karışan aracın ZMMS poliçesi uyarınca işletene düşen hukuki sorumluluğu üstlenmesi nedeni ile sorumluluğunun bulunduğu gerekçesi ile başvuru sahibinin talebinin kabulü ile 360.000,00 TL tazminatın 27.10.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ

A. İtiraz Yoluna Başvuranlar

Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.

B. İtiraz Sebepleri

Davalı vekili itiraz dilekçesinde; mükerrer ödeme olmaması için davacıya rücuya tabi bir gelir bağlanıp bağlanmadığı hususunun tespit edilmesi gerektiğini, başvuranın maluliyet raporunun mevzuata uygun olmadığını bu yüzden başvuru şartının yerine getirilmediğini, maluliyet raporunun ilgili yönetmelikteki esaslar dikkate alınarak hazırlanması gerektiğini, tazminat miktarının zorunlu mali sorumluluk (trafik) sigortası genel şartlarınca (yeni genel şartlar) benimsenen TRH-2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz kullanılarak hesaplanması gerektiğini, kusur oranının öncelikle belirlenmesi gerektiğini, müterafik kusur durumunun araştırılması gerektiğini, davacı lehine hükmedilen vekalet ücretinin hatalı olduğunu savunarak Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; rücuya tabi ödemenin davalı tarafından belgelendirilmediği, maluliyete ilişkin raporun hükme esas alınabilir nitelikte olduğu, hesaplamanın davalının talebi gibi TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz yöntemine göre yapıldığı, kusura ilişkin düzenlenen raporun ayrıntılı ve yeterli olduğu, davacının müterafik kusuruna ilişkin dosya içerisinde delil olmadığı, yönetmelik hükmü kanuna aykırı olamayacağından hükmedilen vekalet ücretinde hata olmadığı gerekçeleri ile davalı vekilinin itirazlarının reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı yaptığı itiraz başvurusunda bildirdiği sebepler ile İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

Uyuşmazlık, davalı ... şirketi tarafından ZMSS poliçesi ile teminat altına alınan aracın yaya durumdaki davacıya çarpması sonucu davacının yaralanması nedeniyle uğradığı sürekli iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere, hesaba ilişkin bilirkişi raporunun denetime elverişli olmasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması hâlinde, zararın kapsamının tespiti açısından geçici iş göremezlik süresi ile sürekli iş göremezlik oranının doğru bir şekilde belirlenmesi zorunludur. Söz konusu belirlemenin, bağlı oldukları mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu vermeye yetkili hastaneler veya sağlık kuruluşları tarafından çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetince kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuata göre yapılması gerekir.

11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 ilâ 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 ilâ 01.06.2015 tarihleri arasında Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015 ilâ 20.02.2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik ve 20.02.2019 tarihinden sonra ise Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik yürürlükte olduğundan kaza tarihinde geçerli mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu düzenlenmelidir. Eldeki davada kaza, 10.05.2018 tarihinde meydana gelmiştir.

Bu durumda İtiraz Hakem Heyetince; davacı tarafından kararın temyiz edilmediği göz önüne alındığında davalının usuli kazanılmış hakları gözetilerek davacının kazaya ilişkin tüm tedavi evrakı eklenip (eksik varsa temini ile) dosyada bulunan sağlık kurulu raporları da irdelenmek ve bizzat muayene edilmek suretiyle kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak ve yukarıda açıklandığı şekilde yetkili sağlık kurulundan rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.

3. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 266 ve devamı maddeleri gereğince, çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilir.

Dosyanın incelenmesinde; dosya içerisinde bulunan 11.01.2021 tarihli kusur raporunda davacının oluşan kazada %50 oranında, davalıya sigortalı araç sürücüsünün %50 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, dosya içerisinde yer alan tarihsiz kusur raporunda ise davacının oluşan kazada %25 oranında, davalıya sigortalı araç sürücüsünün %75 oranında kusurlu olduğunun belirlendiği anlaşılmaktadır.

Ancak İtiraz Hakem Heyetince bu raporlardan ikincisine itibar olunarak hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Yargılama makamlarınca çelişkili raporlardan birine neden itibar edildiği, diğer raporun neden tercih edilmediği gerekçelendirilmeli veya her iki rapor arasındaki çelişkiyi gideren üçüncü bir rapor alınmalıdır.

Şu durumda İtiraz Hakem Heyetince, dosyada mevcut her iki rapordaki tespitler de irdelenmek suretiyle kusura ilişkin çelişkiyi giderecek yeni bir rapor alınması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

4. 5684 sayılı Kanun'un 30 uncu maddesinin (17) numaralı fıkrası, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 üncü ve AAÜT’nin 17/2 nci maddeleri bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği anlaşılmaktadır.

Bu itibarla; İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekâlet ücretine ilişkin olarak anılan mevzuat uyarınca maktu vekâlet ücretinin altında kalmamak kaydıyla asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin 1/5’i oranında vekâlet ücreti yerine nispi ve tam vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır.

VI. KARAR

1. Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan sebeplerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Yukarıda (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde açıklanan sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davalıya iadesine,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine, 06.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.