"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2024/149 Esas-2024/351
HÜKÜM/KARAR : Ret
Taraflar arasındaki tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
Karar davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; Midyat Devlet Hastanesinde ambar sorumlusu ...'ın 167.300,00 gr şekeri ve laboratuvar sorumlusu ...'ın 24 kalem tahlil malzemesini teslim etmediğinden ...'dan 321.606,50 TL, ...'dan 267,68 TL olmak üzere toplam 321.847,18 TL'nin Nisan 2002 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 03.03.2010 tarih, 2007/42-2010/147 sayılı kararı ile bilirkişi ...'in raporu ve ceza dosyasında davalıların beraat etmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1.İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 24.11.2011 tarih, 2011/12250 Esas, 2011/12421 Karar sayılı kararı ile "... mahkemenin karara dayanak yaptığı bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. Dosyadaki müfettiş raporu ve bilirkişi raporları birbiri ile çelişmektedir, ayrıca bilirkişi incelemesi tüm belgeler getirtilmeden yaptırılmıştır. Her ne kadar bilirkişilerce ambar defteri, demirbaş eşya defteri, teslim fişi ve tutanaklarının bulunmadığı belirtilmişse de ... Müfettişlerince hazırlanan teftiş raporunun 10 sayfasında fiili sayım yapıldığı belirtilerek, söz konusu malzemelerin, ambar defterleriyle, ambar defteri sarf kayıtlarının iaşe tabelası, laboratuvar kayıt defteri, eczane sarf defteri, demirbaş eşya defteri istek pusulaları, 2002-2003 yıllarında döner sermayeli işletmelerce kullanılan fiyat tarifesiyle yapılan laboratuvar tetkiklerinin karşılaştırılması sonucu inceleme ve tespit tutanağı düzenlendiği, 145 kalem malzemeden 47 kalemde noksanlık çıktığı, ancak 35 kalem malzemede fazlalık çıktığı belirtilmiştir. Bu bakımdan eksik olduğu belirtilen belge ve defterlerin mevcut olduğu müfettiş raporu ile sabittir. Mahkemece tüm belgeler getirtildikten sonra bilirkişi kurulundan rapor alınarak varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yetersiz raporla karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden..." gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1.Bozmaya uyan Mahkemece verilen 02.05.2013 tarihli ve 2021/20531 Esas, 2022/873 sayılı kararıyla; bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, bilirkişiler raporlarında belirtilen tıbbi malzemelerin ...'a teslim edildiğine dair dip koçanı olmadığını bu sebeple sorumluluğuna gidilemeyeceğini belirtmiş ise de bilirkişi incelemesinin takdiri delil olduğu, bilirkişilerin bu tespitine katılmanın mümkün olmadığı, laboratuar görevlisi olarak kesintisiz şekilde çalışan davalı ...'ın ayrıntıları ... başmüfettişlerince tanzim edilen raporda belirtilen malzemeleri usulüne uygun kaydetmedikleri, bazı malzemeleri farklı isim altında kaydettikleri, yıl sonu ve yıl içi sayım işlemlerini yapmadıkları, bunun yanı sıra ihale ile alınan malzemelerin ihale usullerine aykırı şekilde ihtiyaç fazlası pazarlık usulü ile alındığı, farklı bir anlatımla malzemelerin alımından korunmasına kadar olan tüm aşamalarda birden çok usulsüz işlemin cereyan ettiği, kanunen laboratuar sorumlusu olan ...'ın sorumlu olduğu dönemde alınan ve müfettiş raporlarında ayrıntılı belirtilen tıbbi malzemelerin gerekli sayımlarını yapmadığı, bu hali ile laboratuar görevlisi olan ... kendisine yüklenen görevi usul ve yasaya uygun olarak icra etmesi halinde mevcut usulsüzlüğün oluşmayacağı, ...'ın gerekli kayıt ve bilgileri usulüne uygun tutmadığı, bu hali ile zararın oluşmasına sebebiyet verdiği gerekçesi ile davalıyı denetlemeyen diğer kurum çalışanlarının da sorumluluğunun bulunduğu belirtilerek %50 indirim yapılarak davanın davalı ... yönünden kısmen kabulüne, davalı ... yönünden davacının bir zararı kalmadığı anlaşıldığından bu davalı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
2. Karar, davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3.Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 20.01.2022 tarihli 2021/20531 Esas, 2022/873 Karar sayılı kararı ile " davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; bozma sonrası Sayıştaş Uzman Denetçisi ve mali müşavir bilirkişi heyetinde alınan raporda; dava dosyası eki 5 çuvalda bulunan defter ve belgeler üzerinde yapılan incelemede; ... müfettişleri tarafından tutulan raporda tazmine ilişkin davalı ...’in sorumluluğunda bulunan malzemeler listesinin bulunduğu, 10 adet klasör içinde bulunan istem ve ayniyet çıkış belgeleri, 35 adet istek ve teslim belgesi makbuz dip koçanı, 8 adet anestezi defteri dip koçanının incelemesinde bu belgelerde ...’ın isim ve imzasının bulunmadığı, davacı kurum tarafından eksik olduğu tespit edilen malzemelerin davalı ...’e teslim edildiğine dair bir belge de dava dosyasına ibraz edilmediği, bu nedenle eksik malzemelerin davalı İzzetin’e teslim edildiğine dair bir belgenin bulunmadığı, davalıların sorumluluklarının bulunmadığının bildirildiği, öte yandan davalılar hakkında zimmet nedeniyle kamu davası açıldığı, yapılan yargılama neticesinde Midyat Ağır Ceza Mahkemesi’nin 04.05.2006 günlü 2004/50 Esas 2006/61 Karar sayılı kararı ile dava konusu zararın oluştuğuna ilişkin demirbaş malzemelerin hastanede kullandıkları ancak demirbaş eşya defterinde kayıtlarının bulunmadığı, ambarda eksik veya fazla görülen malzemelerle ilgili hesapların düzenli tutulmadığı, iaşe tabelalarında yazılan miktarların kayıtlara aynen yazılmaması veya yazılanların toplamlarının yanlış hesaplanmasından bu hatanın kaynaklandığı, davalı sanıkların herhangi bir şekilde zimmetlerine para ve malzeme geçirmediklerinin anlaşıldığı bu tespitin ... Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından yaptırılan ilk müfettiş incelemesi sonucunda düzenlenen müfettiş raporuyla da belgelendiği, bu durumda sanıkların zimmetlerine para ve malzeme geçirdikleri yönünde telefon ihbarı dışında mahkumiyetlerine yetecek şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, ceza hukukunun temel prensiplerinden olan "şüpheden sanık yararlanır" ilkesi gereğince sanıkların üzerlerine atılı suçu işlediklerinin sabit olmaması nedeniyle ayrı ayrı beraatlerine kararı verildiği, verilen kararın Yargıtay 5. Ceza Dairesi’nin 09.06.2008 tarihli 2007/8555 Esas 2008/6041 Karar sayılı kararı ile onanmasına karar verildiği, şu durumda davalı ... yönünden davaya konu zarardan sorumluluğu bulunmadığının kabulü ile davanın tümden reddi gerekirken, kısmen kabulü usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilerek davalı ... yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; müvekkil kurum olan hastanenin davalıların ihmali sebebiyle uğramış oldukları zarar ortada ve bir kamu zararı mevcutken davalılar açısından davanın reddine karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; müvekkili ... yönünden davanın reddine karar verilmesi doğru olup kararın bu yönden onanması gerektiğini, ancak takdir edilen vekalet ücretinin hesabında hata yapılmış olup düzeltilmesi gerektiğini, davacı mahkemeye sunmuş olduğu 22.02.2007 tarihli dilekçesinde; laboratuvar sorumlusu ...'ın 24 kalem tahlil malzemesini teslim etmediğinden 321.606,50 TL'nin ...'dan tahsilini talep ettiğini, avukatlık ücretinin, tarifenin üçüncü kısmına göre nisbi olarak hesaplanması gerekir iken maktu olarak hesaplanmasının yanlış olduğunu belirterek kararın bu yönden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
Uyuşmazlık, zimmet nedeniyle açılan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma gereğince karar verilmiş olmasına, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin ve davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda dökümü yazılı temyiz peşin harcının onama harcına mahsubuna,
492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,06.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.