"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmuşsa da, bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki;
1-Dairemizin 12.11.2018 tarihli bozma ilamında dava konusu taşınmazın değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının % 5 uygulanması gerektiği belirtildiği halde % 6 olarak hesap eden ek bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması,
2-Davacı idare harçtan muaf olduğu ve mahkemece bu yönde karar verildiği halde, davalı tarafından ilk karara karşı yapılan temyiz başvurusu için yatırılan harcın davacı idareden alınarak davalıya iadesine karar verilmesi,
Doğru olmadığı gibi;
3-Anayasa Mahkemesi'nin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunu'nun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesinin; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hakim tarafından tespit edilen bedelin fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak hüküm kurulması gerektiğinden, 3’er aylık vadeli hesaba yatırılarak davalı tarafa ödenmeyen fark bedele dava tarihinden 4 ay sonrasında başlayarak ödeme tarihine kadar faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin temyiz isteminin kabulü ile HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve aşağıda yazılı kalan temyize başvurma harcının alınmasına, 16/09/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.