"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak hüküm kurulmuş, karar davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arsa niteliğindeki Van ili, Edremit ilçesi, ... Mahallesi 837 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesine ve tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1) Bozma öncesi verilen kararda dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan kısmında %9,67 değer azalışına hükmedildiği ve bu husus Dairemizce bozma konusu yapılmayarak davacı idare lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu gözetilmeden, bozma sonrası düzenlenen ve söz konusu parselin arta kalan kısmına % 10 değer azalışı uygulayarak hesaplama yapan bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle fazla bedele hükmedilmesi,
Doğru olmadığı gibi,
2) Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak fark bedelin derhal ödenmesi ve dairemiz karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerektiğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a) 2 numaralı bendinde geçen (217.729,35) rakamlarının hükümden çıkartılmasına, yerine (214.324,548) rakamlarının yazılmasına,
b) 2 numaralı bendinin sonuna gelmek üzere ( Dvacı idare tarafından fazla yatırılan 3404,81 TL ‘nin davalılar tarafından bankadan çekilmişse çekildiği tarihe kadar varsa işlemiş faizi ile davalıdan alınarak davacıya iadesine, çekilmemişse varsa işlemiş nemalarıyla davacıya iadesine) cümlesinin yazılmasına,
c) 3. ve 4. bentlerinde geçen (84.161,15) rakamlarının hükümden çıkartılmasına, yerlerine (80.756,34) rakamlarının yazılmasına,
d) 3 nolu bendinde geçen (kararın kesinleşme) ve (karar kesinleştiğinde) ibarelerinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerlerine sırasıyla (Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin düzelterek onama tarihi olan 30.09.2021) ibaresinin ve (derhal) kelimesinin yazılmasına,
e) 4 nolu bendinde geçen (karar kesinleştiğinde ve talep halinde) ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine (işlemiş tüm nemaları ile derhal) ibaresinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 30/09/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.