"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın taraf teşkili sağlanmadığından usulden reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, ancak davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde; davalılardan ... ve ...’in yargılama devam ederken öldüğü, adı geçenlerin mirasçılık belgelerini sunması için mahkemece davacı vekiline 14.10.2020 tarihli ara karar ile 2 haftalık ihtaratlı süre verildiği, ara kararın davacı vekiline tebliğ edildiği, 05.11.2020 tarihinde de davacı vekilinin verilen süre içerisinde veraset ilamlarını ibraz etmediğinden bahisle davanın usulden reddedildiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 14/5. maddesi uyarınca kamulaştırma davalarında paydaşlar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmasa da adı geçen davalıların yargılama safhasında vefat ettiği, davacı idarenin tapu maliki murisin payının tamamına yönelik bedel tespiti talebi olduğu dikkate alındığında;
Bir kısım mirasçıların duruşmaya katılarak davaya devam etmek istedikleri beyanı da dikkate alındığında; Kamulaştırma Kanununun 14/5 ve HMK’nın 115/2 nci maddeleri gereğince taraflara ölen kişilerin veraset ilamlarının dosyaya sunulması için kesin süre verilmesi ve taraf teşkili sağlanarak davaya devam edilmesi gerekirken, usulüne uygun olmayan ihtarat ile verilen süreye uyulmadığından bahisle davanın usulden reddine karar verilmesi doğru olmadığı gibi, sağ olan davalılar hakkında da hüküm kurulmaması,
Doğru görülmemiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 30/09/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.