Logo

5. Hukuk Dairesi2021/6563 E. 2022/7696 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tapu kaydının mahkeme kararıyla iptali nedeniyle oluşan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmin edilip edilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydının iptaline konu taşınmazın Hazine'ye ait tapu kaydı kapsamında kaldığının tespiti ile davacı lehine mülkiyet koşullarının oluşmadığı ve TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmin edilmesi gereken bir zararın meydana gelmediği değerlendirilerek, davanın reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Hazine vekilince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

- K A R A R -

Dava, tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.

İlk derece mahkemesince davanın reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davacılar vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi'nce 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.

Dosya içindeki bilgi ve belgelere, kararın dayandığı gerekçeye göre; davaya konu ... parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sonucunda kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacı ... adına tespit ve 13.01.1983 tarihinde tescil edildiği, davalı Hazine'nin Kadastro Kanunu’nun 12/3 maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü süre içinde Burdur Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 10.11.1988 tarih, 1988/936 Esas - 1090 Karar sayılı dosyasında davaya konu taşınmazın Hazine'ye ait tapu içerisinde kaldığını belirterek tapu iptali ve tescil davası açtığı, yapılan yargılama sonucunda davaya konu taşınmazın davalıya satılmadığı, Hazine'ye ait 1334 tarih ve 10 numaralı tapu kaydı içerisinde kaldığı, tapulu yerin zamanaşımı ile iktisabının mümkün olmadığı gerekçesiyle dava konusu taşınmazın davacı adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verildiği ve kararın temyiz edilmeksizin 24.03.2017 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 20.10.2017 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.

Burdur Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açılan dava sonucu dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmiş ise de, tapu kaydının iptal sebebinin çekişmeli taşınmazın kıyı, orman vs. gibi özel mülke konu olamayacak yerlerden olması sebebine dayanmadığı, dava konusu taşınmazın Hazine'ye ait tapu kaydı kapsamında kaldığının tespiti ile ... lehine mülkiyet koşullarının oluşmadığı ve TMK'nın 1007. Maddesi uyarınca tazmini gereken bir zararın oluşmadığı anlaşıldığından davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesince verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, 27/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.