"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan inceleme ve işlem sonucunda hüküm kurulmuş; karar, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
1-Yapılan incelemede; davacı idarece dava konusu taşınmazın Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Parsel Sorgulama Uygulaması üzerinden yapılan sorgulamasında 25.01.2021 tarihli imar uygulaması ile pasif konuma alındığı ve 866/4, 869/1 ve DOP parseli olmak üzere parsellere ayrıldığı belirtilmiş olup, UYAP sistemi üzerinden yapılan takbis sorgulamasında da dava konusu taşınmazın davalı adına kayıtlı iken 25.01.2021 tarih 3685 yevmiye numaralı imar işlemi ile kaydının pasif duruma alındığı anlaşılmıştır.
Bu durumda; dava konusu taşınmazın oluşan yeni tapu kayıtları ilgili tapu müdürlüğünden, kadastro krokileri ilgili kadastro müdürlüğünden, imar uygulamasına ilişkin tüm bilgi ve belgeler ise ilgili belediye başkanlığından temin edildikten sonra yeni tapu kayıtlarındaki maliklik durumu da gözetilip, mahallinde refakate resen alınacak fen bilirkişisi eşliğinde keşif yapılarak kamulaştırma krokisinin yeni oluşan taşınmazlara uygulanıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gibi,
2-Kabule göre de;
Anayasa Mahkemesi'nin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunu'nun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesinin; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak hüküm kurulması gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle davacı idare vekilinin temyiz isteminin kabulü ile HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 27/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.