"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin verilen ilk derece mahkemesinin kararına karşı, davacı idare vekilinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin kabulü ile HMK'nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararı düzeltilmek suretiyle esas hakkında yeniden karar verilmesine dair yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince 6100 sayılı HMK’nın 353-1-b-2 maddesi gereğince, ödeme ve vekalet ücretine yönelik hükümler yönünden düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuş; karar, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arazi niteliğindeki İstanbul ili, Şile ilçesi, Bucaklı mahallesi 1847 ve 2956 parsel sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1- Her ne kadar Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirse de, ilk derece mahkemesince verilen karar aleyhine davalı tarafça istinaf yoluna başvurulmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- İlk derece mahkemesince tespit edilen kamulaştırma bedeline karar tarihine kadar faiz işletildiği ve bu karara karşı davalı tarafça istinaf yoluna başvurulmadığı halde, davacı idare aleyhine olacak şekilde fark bedele istinaf karar tarihine kadar faiz işletilmesi,
Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 2019/2407 Esas ve 2021/308 Karar sayılı ilamında;
1- (6) nolu bendinde yer alan (08/03/2021 istinaf karar) ibaresinin çıkartılmasına yerine (ilk derece mahkemesi karar tarihi olan 15/03/2019) ibaresinin yazılmasına,
2- Ayrı bir bent olarak (Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre hesaplanan 4.080 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine) cümlesinin eklenmesine,
Hükmün böylece HMK'nun 370/2. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 11/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.