Logo

5. Hukuk Dairesi2021/7268 E. 2022/1841 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, kamulaştırmasız el atılarak üzerinden enerji nakil hattı geçirilen taşınmazı için irtifak hakkı bedeli talebinde bulunduğu davada, kadastro tespitinden sonraki 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.

Gerekçe ve Sonuç: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü süre gözetilerek, kadastro tespitinin kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra açılan davanın reddine dair istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılarak üzerinden enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın irtifak hakkı karşılığının tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin verilen ilk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı idare vekilinin istinaf başvurusu üzerine Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi'nce istinaf isteminin kabulü ile HMK'nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmak suretiyle esas hakkında yeniden karar verilmesine dair yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

- K A R A R -

Dava, kamulaştırmasız el atılarak üzerinden enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkindir.

İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi'nce kabulü ile 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca hak düşürücü süre nedeniyle davanın usulden reddine ilişkin yeniden esas hakkında hüküm kurulmuş; karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki "bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz" maddesi dikkate alındığında dava konusu taşınmazların kadastro tespitinin 27.07.1995 tarihinde kesinleştiği, 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra eldeki davanın açıldığı anlaşıldığından, ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 10/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.