"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini davasının kısmen kabulüne, birleştirilen davanın reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş; davacılar vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 07/12/2021 günü temyiz eden davalı ... vekilinin yüzüne karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden temyiz eden davacılar vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak davalı ... vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava ve birleştirilen dava; tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma kararına uyularak davanın kısmen kabulü ile 779.163,09 TL tazminat bedelinin tahsiline, birleştirilen davanın ise reddine karar verilmiş; hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 178 parsel sayılı arsa vasıflı taşınmazın tapusunun 1958 yılında tapulama yolu ile davacılar murisi adına tescil edildiği, Orman Genel Müdürlüğü tarafından açılan dava sonucunda ... 12. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/78 Esas, 2008/335 Karar sayılı ilamı ile taşınmazın 5.734,20 m2'lik kısmının tapusunun iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verildiği, kararın temyiz incelemesinden geçerek 17.03.2009 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 24.02.2015 tarihinde 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre, 5.734,20 m2'lik kısmı mahkeme kararı ile iptal edilen arsa niteliğindeki ... ile, ... ilçesi, ... mahallesi 178 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak tazminata hükmolunmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle davalı idare vekilinin tüm, davacılar vekilinin ise sair temyiz itirazları yerinde değildir. Şöyle ki;
Davacı tarafından yatırılmış olan harçların talep halinde davacı tarafa iadesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden;
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2 nolu bendinin çıkartılmasına, yerine (İlk karar gereği ıslah harcının iadesine karar verildiğinden; davacı tarafından yatırılmış olan ıslah harcı haricindeki harçların, davalı ... haçtan muaf olduğundan talep halinde davacı tarafa iadesine) cümlesinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davacılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 07/12/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.