Logo

5. Hukuk Dairesi2021/8531 E. 2021/12325 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ayıplı araç satışı nedeniyle açılan alacak davasında yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemeleri arasında karşılıklı yetkisizlik kararları bulunmadığı ve yargı yeri belirleme koşulları oluşmadığı gözetilerek dosyanın mahalline iadesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Ayıplı araç satışı nedeniyle alacak istemine ilişkin olarak açılan davada Akhisar 2. Asliye Hukuk ile Tekirdağ 2. Asliye Hukuk ( Tüketici mahkemesi sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR

Dava, ayıplı araç satışı nedeniyle alacak istemine ilişkindir.

Akhisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, davacı davayı tüketici mahkemesi sıfatıyla açmış ve mahkemece de davacının tüketici olduğu kanaatiyle 6502 sayılı TKHK m.73/5 uyarınca tüketicinin yerleşim yeri mahkemesi olarak mahkemenin yetkili olduğu değerlendirilmiş ve davalının yetki ilk itirazının reddine karar verilmiş ise de aşamalarda yapılan sorgulamalarda davacının tacir sıfatını haiz olduğu tespit edilmiştir. TTK'nın 19.maddesinde "Bir tacirin borçlarının ticari olması asıldır. Ancak, gerçek kişi olan bir tacir, işlemi yaptığı anda bunun ticari işletmesiyle ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirdiği veya işin ticari sayılmasına durum elverişli olmadığı takdirde borç adi sayılır. Taraflardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır" hükmü bulunmaktadır. Somut olayda, davacı taraf galerici ve tacir olduğunu ancak uyuşmazlığa konu aracı özel kullanım için aldığını beyan etmiş ise de tacirin borçlarının ve alacaklarının ticari olması asıl olduğundan ve davacı taraf aracı satın alırken karşı tarafa işin ticari işletmesiyle ilgili olmadığını açıkça bildirdiği hususunu ispatlayamadığından davacının tüketici olmadığı değerlendirilmiş, davaya asliye hukuk mahkemesi sıfatıyla bakılmasına karar verilmiş, davacının tüketici olmaması sebebiyle 6502 Sayılı Yasa m.73/5 hükmünün uyuşmazlığa uygulanması mümkün görülmemiş, davalı ... tarafından süresinde yetki ilk itirazında bulunulduğu anlaşılmakla 6100 sayılı HMK m.6 ve m.10 hükümleri uyarınca yetkili mahkemenin Tekirdağ Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine, davaya bakmaya Tekirdağ Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğunun tespitine karar verilmiştir.

Tekirdağ 2. Asliye Hukuk (Tüketici mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesince, dosyada mevcut bilgi ve belgelerden davalı ...'ın araç alım satımını mesleki amaçla yapan galerici sıfatını taşıdığı, davacının ise mevcut alım satımda tüketici sıfatını haiz bulunduğu,dosyada davacının ticari faaliyet yaptığına ilişkin herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı, bu nedenle taraflar arasındaki ihtilafın çözüm yerinin genel mahkeme değil Tüketici Mahkemesi olduğu, mahkemece yargılamanın Tüketici Mahkemesinin görev alanında kaldığı anlaşılmakla görevsizlik kararı verilerek ilde müstakil Tüketici mahkemesi bulunmadığından yargılamaya Tüketici Mahkemesi sıfatı ile devam olunduğu, 6502 sayılı Kanunun 73/5. maddesinde açıkça tüketici davalarının tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesinde de açılabileceğinin hüküm altına alındığı, Tüketici Mahkemesinde görülen davalarda yetkinin kesin olmadığı, davacının, davasını kendi ikametgahı mahkemesinde açtığı, açıklanan nedenlerle davanın Akhisar Nöbetçi Tüketici Mahkemesi'nde görülüp sonuçlandırlması gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir.

HMK’nın 22/II. maddesinde “İki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca belirlenir.” hükmüne yer verilmiştir.

Somut olayda, dava Akhisar Nöbetçi Tüketİci Mahkemesine açılmış ancak mahkemece 11.02.2020 tarihli celse de davacının tacir kaydının bulunduğu görülmekle davaya Asliye Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla bakılmasına karar verilmiş ,yargılamaya Akhisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesi olarak devam edilmiş ve mahkemece yetkisizliğine ,davaya bakmaya Tekirdağ Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğunun tespitine karar verilmiştir. Tekirdağ 2. Asliye Hukuk ( Tüketici mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesince davanın Akhisar Nöbetçi Tüketici Mahkemesi'nde görülüp sonuçlandırlması gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir.

Hal böyle olunca mahkemeler arasında karşılıklı olarak verilmiş bir yetkisizlik kararı bulunmamakta olup, mahkemece Akhisar Nöbetçi Tüketici Mahkemesinin yetkili olduğundan bahisle ortaya çıkan yetki uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Dairemize geldiği anlaşılmıştır. Oysa, olumsuz yetki uyuşmazlığından bahsedilebilmesi için Tekirdağ 2. Asliye Hukuk ( Tüketici mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesinin kararında yetkili olduğu belirtilen Akhisar Tüketici Mahkemesinin de (Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla olmayıp) karşı yetkisizlik kararı vermesi ve bu kararın kesinleşmesi gerektiği nazara alındığında yargı yeri belirlenmesi için aranan "iki mahkeme arasında olumsuz yetki uyuşmazlığı bulunması" koşulunun henüz gerçekleşmediği kuşkusuzdur. Bu nedenle yargı yeri belirlenme koşulları oluşmadığından dosyanın mahalline iadesine karar vermek gerekmiştir.

Bu aşamada yargı yeri belirleme koşulları bulunmayan dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 01/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.