"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan ret/Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kahramanmaraş 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tesciline ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Kahramanmaraş ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1240 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11 ve 12 parsel ile 1242 ada 12 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekilinin cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporu ile öncesinde aldırılan raporların çelişkili olduğunu, daha önce uygulanan %40 düzenleme ortaklık payı kesintisinin yapılmadığını ve tamamı üzerinden hesaplama yapıldığını, taşınmaz arazi niteliğinde olup arsa vasfında kabul edilmesinin mümkün olmadığını, taşınmaza biçilen değerin aynı ada içerisindeki komşu parsellerden kat be kat fazla hesaplandığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunun kaldırma kararına uygun hazırlanmadığı, taşınmazın değerinin kamulaştırma tarihi esas alınarak hesaplanması gerektiğini, emsal alınan taşınmazların hatalı olduğunu, hatalı tespitlerin yapıldığını, hesaplama yapılırken %40 düzenleme ortaklık payı kesintisinin yapılması gerektiğini, davacı kurumun harçtan muaf olmadığını, gerekçeleri ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın m² birim fiyatının komşu parsellere göre düşük belirlendiğini, emsal satış değerlerinin altında bir bedelle kamulaştırmasına karar verildiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun'un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği sonucuna varılmakla birlikte, ilk kararla tespit edilen bedelden acele el koyma dosyasında depo edilen bedelin mahsup edilerek bakiye bedele dava tarihinden dört ay sonrasından başlamak üzere ilk karar tarihine, ikinci kararla tespit edilen bakiye bedele ise ikinci karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiği ve maktu harca hükmedilmesi gerekirken nispi harca hükmedilmesi yönlerinden hüküm düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın arazi vasfında olup, fiilen zirai faaliyet amacıyla kullanıldığını ve içerisinde bulunan su kuyusunun da bu durumu açıkça ortaya koyduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda 1240 ada 1 ilâ 12 parsel sayılı taşınmazların metrekare birim fiyatlarının 318,87 TL, 1242 ada 12 parsel sayılı taşınmazın ise 278,28 TL olarak belirlendiğini, aralarında fahiş fark olduğunu, dava konusu taşınmazdan büyük farkları olan taşınmazların emsal alınmasının kabul edilemeyeceğini, aynı ada içerisinde komşu parseller için metrekare birim fiyatlarının 126 TL olarak belirlendiğini, dava konusu taşınmazların kadastro parseli olduğundan düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılmasını, taşınmazın değeri belirlenirken kamulaştırma tarihinin esas alınmasını talep etmiştir.
2.Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; belirlenen kamulaştırma bedelinin çok düşük olup, komşu parsellerin metrekare birim bedellerinin 500 TL-890 TL üzerinden satıldığı dikkate alındığında dava konusu taşınmaz için taktir edilen bedelin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı arasında kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki Kahramanmaraş ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1240 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11 ve 12 parseller ile 1242 ada 12 parsel sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yerindedir.
3.Dosyada bulunan 11.11.2016 tarihli ... Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü'nün yazısına göre 1242 ada 12 parsel sayılı taşınmazın kadastro parseli, diğer taşınmazların da imar parseli olarak değerlendirilmesi doğrudur.
4.Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı idare vekilinin tüm,davalılar vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
5.Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, önceki tarifeye göre vekâlet ücreti belirlenmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı tarafın tüm, davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davalı tarafın Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (B) bendinin (6) numaralı alt bendindeki "3.400,00" sayısının çıkartılarak yerine "5.100,00" sayısının yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine, davalıdan alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,06.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.