Logo

5. Hukuk Dairesi2022/10597 E. 2023/721 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kat maliklerinden birinin, ortak alana yaptığı tadilat nedeniyle diğer kat malikinin açtığı müdahalenin önlenmesi ve eski hâle getirme davasının kabul edilip edilmemesi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı kat malikinin, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 19. maddesine aykırı olarak, ortak alanda mimari projeye aykırı imalatlar yaptığı ve bu müdahalenin diğer kat maliklerinin mülkiyet hakkını ihlal ettiği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davanın kabulüne ilişkin kararı, istinaf incelemesinde düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Erzurum 2. Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hâle getirme davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden hüküm kurmak sureti ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ... Belediyesinin malik, diğer davalının ise kiracı olduğunu, 52 numaralı bağımsız bölümün bulunduğu kattaki ortak alan lavabo ve tuvaletlerin bağımsız bölüme dâhil edilmek sureti ile kullanımın engellenmek sureti ile ortak alana müdahalede bulunulduğu gerekçesiyle mahkemece davalıların müdahalesinin meni ile yapının eski hâle getirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... cevap dilekçesinde; tüm kat maliklerinin davaya dâhil edilmesi gerektiğini, ayrıca diğer davalı ile aralarında akdettikleri kira sözleşmesi uyarınca bu eylemden kiracının sorumlu tutulması gerektiğini, herhangi bir kusurlarının olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının bu davayı tek başına açamayacağını, tüm kat maliklerinin hukukunu yakından ilgilendirdiğinden kat maliklerinin tümünün davaya dâhil edilmesi gerektiğini, davalı müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, var ise kiracının kusurundan davalı idarenin sorumlu tutulmaması gerektiğini, onaylı mimari projede dava konusu yerin ortak yer tanımında olmadığını belirterek kararın kaldırılması gerektiğini ileri sürmüştür.

2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin bu yerde herhangi bir tadilat veya tamirat yapmadığını, bu yerin mülkiyeti il özel idaresinde iken talepte bulunduğunu ve bu yerin yapımına onay aldığını, binadaki tuvalet ve boşluğun esrar içenlerin mekânı hâline gelmiş olduğunu ve müvekkilinin icraatı ile bunun önüne geçildiğini, eski hâle getirilmesi hâlinde yine suçlu kişilerin mekânı hâline geleceğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan imalatların anagayrimenkulün mimari projesine aykırı olduğunun tespit edildiği, bilirkişi raporunun da denetime elverişli olduğu, ancak mahkemece yapılacak işe hükmedilmesi ve hükmedilen işin yapılması için 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun (634 sayılı Kanun) 33 üncü maddesi gereğince uygun bir süre verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde eski hâle getirme için 1 ay ve 7 gün olarak iki ayrı süre tayin edilmesi, hükümde icraen infaza karar verilmesi ve bilirkişi raporunun kararın eki yapılmamış olması doğru değil ise de, bu hususun giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) numaralı alt bendi uyarınca düzeltilmek suretiyle yeniden davanın esası hakkında hüküm kurarak davanın kabulüne karar vermiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacının dava açma ehliyetinin olmadığını, herhangi bir kusurlarının olmadığını, hiçbir müdahalede bulunmadıklarını, eksik inceleme ve araştırmaya dayalı hüküm kurulduğunu, istinaf taleplerinin incelenmediğini ileri sürmüştür.

2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazı mevcut hâliyle kullandığını, herhangi bir müdahalesinin olmadığını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tarafların kat maliki oldukları anagayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatların eski hâle getirilmesi ve müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 634 sayılı Kanun'un "Anagayrimenkulün bakımı, korunması ve zarardan sorumluluk" kenar başlıklı 19 uncu maddesi şöyledir:

"Kat malikleri, anagayrimenkulün bakımına ve mimarı durumu ile güzelliğini ve sağlamlığını titizlikle korumaya mecburdurlar.

(Değişik ikinci fıkra: 14/11/2007-5711/8 md.) Kat maliklerinden biri, bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anagayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat, onarım ve tesisler, değişik renkte dış badana veya boya yaptıramaz. Ancak, ortak yer ve tesislerdeki bir bozukluğun anayapıya veya bağımsız bir bölüme veya bölümlere zarar verdiğinin ve acilen onarılması gerektiğinin veya anayapının güçlendirilmesinin zorunlu olduğunun mahkemece tespit edilmiş olması halinde, bu onarım ve güçlendirmenin projesine ve tekniğine uygun biçimde yapılması konusunda kat maliklerinin rızası aranmaz. Kat maliki kendi bağımsız bölümünde anayapıya zarar verecek nitelikte onarım, tesis ve değişiklik yapamaz. Tavan, taban veya duvar ile birbirine bağlantılı bulunan bağımsız bölümlerin bağlantılı yerlerinde, bu bölüm maliklerinin ortak rızası ile anayapıya zarar vermeyecek onarım, tesis ve değişiklik yapılabilir.

Her kat maliki anagayrimenkule ve diğer bağımsız bölümlere, kusuru ile verdiği zarardan dolayı diğer kat maliklerine karşı sorumludur.

"

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu anagayrimenkulde davalının mimari projeye aykırı imalatlar dolayısı ile ortak alana müdahalede bulunduğu, yapılan müdahaleye ilişkin herhangi bir tadilat projesi yahut kat maliklerinin muvafakat verdiğine ilişkin belgenin dosyaya sunulamadığı anlaşılmaktadır.

3. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi uyarınca her kat maliki anagayrimenkulün mimari durum ve güzelliğini korumaya mecbur olup dosya kapsamı ile aksinin ispatlanamadığı ve yapılan müdahalenin ortak alanlardaki kat maliklerinin mülkiyet hakkı aleyhine olduğu gözetildiğinde mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir.

4. Yukarıda yapılan açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davanın kabulüne karar verilmesine ilişkin İlk Derece Mahkemesinden verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün infazda tereddüt yaratacak olması sebebiyle düzeltilmek suretiyle yeniden esas hakkında karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

5. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalılar vekilleri tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalılar vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalılardan peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,24.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.